Altman’dan AGI’ye gidilir mi?

OpenAI CEO’su Sam Altman son haftalarda biri Stanford eCorner’e diğeri ise MIT Technology Rewiev’e olmak üzere iki röportaj verdi. Altman’ın yapay genel zekaya (AGI) ulaşmaya dair iddialılığını tekrarladığı her iki röportajda da somutlanan yeni bir şey yok. Geniş dil modelleri (LLM) alanındaki ilerleme trendi aylardır yerini düz giden bir grafiğe bıraktığından olsa gerek Altman, ucu açık, tarihi belirsiz, soyut vaatleri olağanca öz güveni ile sunarak OpenAI’nın müşteri ve hissedarlarını tutmaya çalışıyor. Altman ve OpenAI konumlarını koruyabilecek mi zaman gösterecek ancak geniş dil modellerinin son bir yıldaki durumuna ve Altman’ın iddialarına göz atmak alanın geleceğine dair bazı tahminlerde bulunmamızı kolaylaştırabilir.

Elimizdeki en ileri geniş dil modelleri olarak sayılabilecek GPT 4 ve Claude 3 yayımlanalı yaklaşık 14 ay, oldu. Aradan geçen bu bir yılı aşkın süreye ve yapılan milyarlarca dolar yatırıma rağmen performans ve doğruluk açısından her iki modeli de aşabilen yeni bir model yayımlanamadı. GPT ve Claude’un yeni sürümleri konusunda da rivayetin ötesine geçmiş bir şey yok. Yeni ve daha gelişkin modeller için geniş dil modelleri katlanarak artan miktarlarda veriye ihtiyaç duyuyor. Ancak modellerin sahibi şirketler yasal ya da yasa dışı ya da şaibeli yollardan erişebilecekleri neredeyse tüm veriye erişmiş durumdalar. Veri açığını yapay veri ile tamamlama yönlü çabalardan da ciddi bir sonuç şimdiye kadar elde edilemedi.

Tüm bu tablo içinde Altman çıkmış bağırıyor: Yılda 500 milyon da yaksak, 5 milyar ya da 50 milyar da yaksak umurumda değil. Rotada kaldığımız sürece eninde sonunda toplum için bundan daha büyük bir değer üreteceğiz. Faturaları ödemeyi becerebildiğimiz sürece sorun yok. Yapay genel zekayı inşa ediyoruz. Elbette pahalı olacak. LLM trendi sayesinde zevküsefa içinde yaşayarak 20 milyon dolarlık McLaren arabaya binebilen birinin “toplum yararına” iddialarına neden şüpheci yaklaşmak gerektiğini anlatmaya zaten gerek yok. Ancak burada dikkat çekilmesi gereken bir durum mevcut. Altman öz itibarıyla yeterince para yakarak AGI’ye ulaşılabileceğini savunuyor. Alandaki uzmanların “LLM’lerden AGI’ye gidilemeyeceği, LLM’lerin bir çıkmaz sokak olduğu” görüşüne her gün biraz daha yaklaşmasının önemi yok.

“Tüm hayatım, her e-postam, yaptığım her konuşma hakkında kesinlikle her şeyi bilen, ancak bir uzantı gibi hissettirmeyen süper yetkin bir iş arkadaşı.” şeklinde tarif ediyor Altman idealindeki yapay zeka uygulamasını. Bir diğer soruya yanıtında ise bunun kullanıcı tarafındaki fiziksel cihazda değil de bulutta gerçekleşeceğini belirtiyor. Yeterli veri bulunamaması meselesine yanıtı ise “İnsanlar zekayı eğitmenin başka bir yolu olduğunun varoluşsal kanıtıdır. Ve umarım bunu buluruz.” Altman’ın.

Hayâl etmek iyidir. Pek çok icat, önce bir hayâl olarak başlamıştır hayatlarına. Ancak her biri gerçeklikle ve bilimle kesiştiği ölçekte gerçeklikte var olabilmeyi başarmıştır. Altman’ın hayâlleri ne gerçeklikle ne bilimle ne nesnel olarak elimizdekilerle kesişiyor. Pazarladığı da tam olarak bu zaten. Kusurlarının çözülmesi pek mümkün görünmeyen LLM’lerin kusursuzlaşacağını, veri sorununun -her nasılsa- çözüleceğini, buralardan da AGI’ya varacağımızı pazarlıyor. Bu pazarlamayı yedirebildiği sürece yakacak para bulabilecek. Yakacak para bulabildiği sürece de AGI konusunda herkesi oyalamaya devam edecek.