8 Haziran 2024

Daha da sıcak olacak…

DİĞER YAZILARI

“Siyasetin sıcak gündemi” kalıbını duyasım yok, havalar çok sıcak zaten, ani ve ekstra bir sıcaklamaya daha kimsenin yeri yok. Sıcak gelişmelerden bayılmışız, her şey ılık ve sabit dursa olmuyor mu? Neden böyle, n’pacağız böyle derken dertlerimizin ne kadar da günlük olduğuna aydınlandığım bir haftada, kendi gündemimde de sıcak çok daha sıcak gelişmelerin peşi sıra patlamasıyla kalemi, Avrupa’da iklim politikaları çalışan kardeşime devrettim. Gökşen Licha’nın satırlarıyla, buyurun hiç ana gündemimiz olamayan gerçek cehennemimize bakalım:

“Havalar çok sıcak farkında mısınız?
Son bir haftadır hepimiz haziranın başında 40 dereceyi bulan sıcakları konuşuyoruz. Sadece İstanbul’da, Adana’da değil; dünyanın her tarafında aşırı sıcakları konuşuyoruz. Mesela geçtiğimiz iki haftada, Hindistan’daki seçimler süresince çoğu sandık görevlisi 200’ün üzerinde kişi aşırı sıcaklar yüzünden hayatını kaybetti. Kamboçya’da, Vietnam’da sıcak havalar yüzünden okullar tatil oldu. Avrupa Birliği’nin iklim değişikliği gözlem servisi Copernicus, küresel olarak geçtiğimiz 12 ayın tarihte birbirini takip eden en sıcak 12 ay olduğunu duyurdu. Bu demek ki biz aslında son bir senede hiç ‘mevsim normali’ görmemişiz. 

İklim değişinin sebebinin fosil yakıtlar olduğunu hepimiz biliyoruz. Aralarında Türkiye’nin de olduğu Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Sözleşmesi’ne üye olan tüm ülkeler de geçen seneki Birleşmiş Milletler müzakerelerinden beri iklim değişikliği ile mücadele için fosil yakıtlardan vazgeçmeye başlama kararı verdiler. Ancak verilen sözlerle, yapılan eylemler birbirini tutmuyor. Türkiye bir yandan kömürden vazgeçme sözü veriyor, öbür taraftan fosil yakıt yatırımlarına devam ediyor. Fosil Yakıtların Ötesi kampanyasına göre Türkiye, 2035’e kadar hâlâ kömür ve doğal gaz yatırımlarını sürdürmeyi planlıyor. 

Biz ilginç bir dönemde yaşıyoruz. Bir yandan çocuklarımıza en iyi geleceği bırakmak için, onları en iyi okullara göndermek, ek kurslardan faydalandırmak için durmaksızın çalışıyoruz. Öbür taraftan, aslında gezegenin geleceği ile ilgili vereceğimiz her karar çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakacağımızı belirlerken; biz çocuklarımızın üzerinde yaşayacağı gezegenin geleceği ile pek ilgilenmiyoruz. Sıcak hava dalgaları yüzünden hayatı tehlikede olanın en iyi okul mezunu olmasına dikkat etmek gibi garip bir denkleme giriyoruz. Ama buna direnen kahramanlar da var aramızda. Mesela, Denizli Tavas’ta tarlasını Danıştayın hakkında durdurma kararı verdiği kömür madeninden korumak için uğraşan Hatice Kocalar gibi. Akşamüstü Danıştay kararına göre hakları olmayan şekilde tarlasına giren 5 maden çalışanına çıkın tarlamdan dediği için, gece 1’de alınan darp raporuyla yargılanan ve hakkında 5 yıl hapis cezası verilip, yine de kömüre karşı ömürü savunan Hatice Kocalar gibi.

Hatice Kocalar’ın hikayesi aslında Anadolu’nun her tarafının hikayesi: Akbelen Ormanı’nı yok eden Kemerköy-Yeniköy Termik Santralinden, Afşin-Elbistan Termik Santraline kadar. Türkiye’nin her tarafında çocuklarını sevmenin, onlara gerçek bir gelecek bırakmanın iklim değişikliği ile mücadeleden geçtiğini bilen yüzlerce sivil toplum kurumu; on binlerce insan mücadeleye devam ediyor. Havalar çok sıcak dediğiniz her an aklınıza onlar düşsün."

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime  6 liralık ücret

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime 6 liralık ücret

Saray iktidarının “Milletimiz zenginleşecek” propagandasını yaptığı Gabar petrolünün arkasında ağır bir işçi sömürüsü var. Günde 12 saat çalışma, taşeronlaştırma, sendikasızlık, yoksulluk sınırının yarısı bile etmeyen ücretler… Öyle ki sadece 12.5 saatlik üretim tüm işçilerin ücretini karşılıyor, geri kalan patronların kasasına akıyor.

Şırnak’ta bir günde çıkarılan petrol, Batman’da çıkarılanın yüzde 87 fazlası.

Serbest piyasada ham petrolün varil fiyatı yaklaşık 75 dolar.

İşçiler iki günde çıkarılan petrol kadar ücret alsaydı aylık ücret 160 bin lira olurdu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
RTÜK Başkanı “Ülkemizde olumlu olaylar olmuyormuş gibi haber servis ediliyor” deyip ‘yandık’, ‘bittik’ haberleriyle karamsarlık aşılandığını savundu, ceza tehdidinde bulundu.

Evrensel'i Takip Et