25 Temmuz 2024

İpin ucu kaçtı

DİĞER YAZILARI
Rüyada diploma 13 Mart 2025
Kaybettiniz 6 Mart 2025
Örgüt 27 Şubat 2025
Mehmet Türkmen 20 Şubat 2025
Güç bende artık 13 Şubat 2025
Hadi yine iyiyiz 6 Şubat 2025
Sorun modelde 30 Ocak 2025
Tan ile Bulu 23 Ocak 2025
İkinci çocuk 16 Ocak 2025
Pislik 9 Ocak 2025
YAZI ARŞİVİ

Hemen siyasi yorum yapmayın Devlet Bahçeli gibi. Ucu kaçan İP, o ip değil.

İstanbul. Sıcaklık bence 60. Durduğu yerde su gibi oluyor insan. Emekli için tek avantaj Marmaray. Halkalı Gebze 2 saat. Git, gel 4 saat, 2 tur bir mesai. 3 korner 1 penaltı gibi. Buz gibi. Hem de beleş. Hele bir de Şadırvan ekibi keman, klarnet, darbuka dalarsa trene seyreyle cümbüşü.

“Ben gamlı hazan, sense bahar.”

Hayri. Hem de memur emeklisi. O, 4 tur. Alan olursa buz gibi su. Şişe başı 4 lira kâr.

“Keşke memurken de su satsaydım” diyen gözleriyle, “Çocuğum bilmem ne hastanesinde tedavi görüyor. Lütfen yardım edin” diye vicdanlara seslenirken, elindeki naylona sarılmış kağıdı hızla burnumuzun dibinden geçiren Melahat’e bakıyor inançsız. Bir atımlık barutlu yolcuyu Melahat avlarsa kendine bir şey kalmayacak. Melahat 2 yıldır aynı. Bebek de öyle. Hiç büyümemiş. Ne tedaviymiş. Olsun. Melahat’in emeğine saygı olsun diye heybesine 10 lira.

Emekli polis Muhammet, belki de “d” ile, bir yandan kağıt satıyor, bir yandan gözü istasyon güvenlik görevlisinde. Nerede görülmüş polisin özel güvenlikten saklandığı. Burası İstanbul, İstanbul’un Marmaray’ı. Burada her şey mümkün.

Melodikalı Ali, 10 yaşında. Arkadan kız kardeşi, o da olsa olsa 8. Melodikalı. Sonra bir küçüğü. 6 var yok. Ayakkabı da yok. Uyuyor numarası yapanın dizine vuruyor. Balık ağı gibi. Ali’den seken Gamze’de, Gamze’den seken ayağı çıplak Zeynep’te. Sanki analarının karnındayken dinleye dinleye öğrenmişler gibi hepsinde aynı melodi.

Marmaray’da durum bu. Herkes satıcı, alan yok.

Neden?

Çünkü tepelerde ipin ucu kaçmış. Herkes beleşçi, çalışan yok.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Vergide sahte sefer

Vergide sahte sefer

Maliye Bakanı Şimşek’in servet sahiplerinin vergi ödememesine tepkiler üzerine ilan ettiği “vergi denetimi seferberliği”nden koca bir hiç çıktı. Müfettiş yetersizliği nedeniyle şirketlerin sadece yüzde 2’si denetlendi. Sınırlı denetimde bile kaçırıldığı tespit edilen vergi tüm şirketlerin ödediği kurumlar vergisinin yarısına erişti. Vergi yükü her zaman olduğu gibi bordro mahkumu emekçinin sırtında kaldı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Suriye’de Aleviler hem katledildiler hem de “Esed artığı”, “mezhepçi fitne”, “provokatör” gibi suçlamalara maruz kaldılar.

Evrensel'i Takip Et