İklim değişikliği

HAZIRLIK

Şimdiki zaman çabucak gelip geçer. Bir anda harcanıp gider her şey. Gelecek mutluluk getirir. Elimizde tutabildiklerimizi aktarabilirsek eğer.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

Sıcak da yakıcıdır, soğuk da. Yoksulun payına düşen. Mevsim normallerinin üstünden öldüren. Açlığın, yokluğun küreselliğinden.

DUYMAZLIK

Kulaklık kulağında. Gün boyu. Telefondan akıp giden sesler senin kulağında yalnız. Dışa sağır. Ne bir kuş sesi ne acıyla bağırıp çağıran bir insan. Ne de uzayan bir türkü dağlardan, ovalardan yansıyan.

SICAKLA

Vantilatör, klima sıcakla kucak kucağa. Dans eder başı zenginin omuzunda. Yoksul boğuşurken ne rüzgar ne su ölümün koynunda.

DUYURU

Duvarlar yıkılır, yol görünür. Seninle yürür ağaçlar kuşlarla. Seninledir tarlalar. Çarpar yürekler. Tik tak. Çınlayarak duyurur sabahı saatler.

KAYIP

Gittikçe koyuluyor karanlık. Açılacağa benzemiyor hava. Güneş nerede? Gökyüzü, bulutlar görünmüyor. Kayıptayız bugün de...

YÜRÜYÜŞ

Ferit Edgü’nün ölümüyle öykücülüğümüzün bir ayağı aksamıştır. Ferit, öyküleriyle yaşadıkça, yaşattıkça öykücülüğümüz yürüyüşünü sürdürecektir.

TEK GERÇEK

Ne savaş ne açlık, yoksulluk, yokluk. Ne Rum, Ermeni, Yahudi, Müslüman ne Sünni, Alevi. Ne kadın ne erkek, dişi. Ne yaşlı, genç, çocuk. Tek gerçek insan, yaşanacaksa insanca…