09 Ağustos 2024 04:15

Roblox sansürü çocukları koruyabilir mi?

Roblox oyun afişi.

Roblox oyun afişi.

Paylaş

78 milyona ulaşan günlük aktif kullanıcısı ile Roblox, özellikle genç kuşakların en büyük çevrimiçi eğlence alanlarından biri. Çocukların ve gençlerin çeşitli inşa bloklarını ve basit bir programlama dilini kullanarak kendi oyun ve eğlence yerleşkelerini oluşturabildikleri bu dev çevrimiçi oyun parkı çarşamba akşamı Adana 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin kararı ile erişime engellendi. Engelleme kararı için atıfta bulunulan madde 5651 sayılı Sansür Yasası’nın 8/A maddesi: Yaşam hakkı ile kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, milli güvenlik, kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması sebeplerinden bir veya bir kaçına bağlı olarak… Çok sayıda genel, soyut ve kontrolsüzce geniş yorumlanmaya müsait başlık içeren bu maddeden Roblox’un kapatılma gerekçesini anlamak imkansız. İletişim Başkanlığı Medya Koordinatörü Aslan Değirmenci X/Twitter’da yaptığı açıklamada sansür kararını “çocuk istismarı” ve “eşcinselliğe özendirme”ye dayandırırken, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç “çocuk istismarı” ve “çocukların gelişimini olumsuz yönde etkileyecek faaliyet” vurgusu ile temellendiriyor.

Çocukların bir şekilde var olabildiği hemen her çevrimiçi platformun çocuk istismarcıları tarafından “avlanma alanı” olarak görüldüğü bilinen bir gerçek. Yaş grubu olarak çocukları ve gençleri hedefleyen bir platform olarak Roblox da bu durumdan azade değil. 3 bin kişilik bir moderatör kadrosu ve çeşitli teknik izleme yöntemleri ile bütün yazılı ve sesli mesajları takip ettiğini iddia eden Roblox’un tedbirlerinin çocukları korumak için ne kadar yeterli olduğunu elbette tartışmak gerek. Ancak buraya koca bir “AMA” koymalıyız: Bu tartışmadan vardığımız nokta sansür oluyorsa bir yerlerde hata yapıyoruz demektir. Çünkü Roblox için kullanılan gerekçeler ya da benzerleri ile çocukların girdiği hemen her platform için benzer nitelikte sansür kararları almak fazlasıyla mümkün. Steam, Epic, Gog, ve diğer oyun platformlarının tümü “erotik oyunlar” gerekçesi ile, sosyal medyanın tamamı istismarcıların çocuklara erişimini mümkün kıldığından, web siteleri içerikleri çocuklara uygun olmadığından vb. kolayca sansürlenebilir.

Öte yanda ise bütün bu sansür çabalarının çocukları koruma yönünde ciddi bir karşılığı olmadığını da ayrıca not düşmek gerek. Salt Türkiye’deki değil dünyadaki diğer örnekler de dahil olmak üzere güncel erişim engelleme pratiklerinin neredeyse tamamı çocukların bile arkasından dolaşmayı başarabileceği/başardığı pratikler. Bir içerik sansürlendiğinde bir kesim VPN, Tor vb. yollarla içeriğe erişirken, daha küçük bir kesim de sansürlenen içeriğe ya da benzerlerine ulaşmak için karanlık ve şaibeli kaynaklara yönelir. Söz konusu şaibeli kaynaklar çoğunlukla orijinal sansürlenen içerikten daha büyük risk oluşturmaktadır.

Gerek Türkiye’de gerekse de dünyada çocukların cinsel istismardan korunması önemli bir tartışma konusu. TÜİK’in 2024 yılı başında açıkladığı 2022 verilerine göre ülkede çocukların cinsel istismarı 9 yılda üç kat artarak vaka sayısı 31 bin 890’a ulaşmış. Çevrimiçi platformlardaki istismar vakalarını elbette önemsiz görmemek gerek ancak yapılan çeşitli çalışmaların (Türkiye’de de dünyada da) gösterdiği somut bir olgu çocuğun cinsel istismarında failin çoğunlukla tanıdık ya da aileden olduğu. Bu veriden yola çıkarak aileyi ve tanıdıkları tümüyle engellemek ne kadar anlamsızsa platformların engellenmesi de bir o kadar anlamsız.

Özellikle dijital oyunlar ve çevrimiçi platformlar söz konusu olduğunda ebeveynlerin fazlasıyla anlaşılır olan endişelerinden politik, pratik ya da mali bir çıkar elde etmek üzerine yaratılmış çeşitli algılar var. “Şiddet içeren oyunların çocuklarda gerçek hayatta benzer davranışlara yol açacağı” bu iddialardan biri örneğin. Son yıllarda yapılan akademik çalışmaların hemen hiçbiri bu yönde doğrudan bir ilişki bulamamış olsa da 1999’daki Columbine Lisesi katliamından beri oyunlardaki şiddet özellikle de endişeli ebeveynlerden gelecek tıklamalara iştahla bakan medyanın da etkisi ile 25 yıldır bir korkuluk gibi sallanıp duruyor. Bu elbette her oyun her yaş grubuna uygun anlamına gelmiyor ancak buradan yola çıkarak oyunları tümden yasaklatamasa da kendi çocuklarının dijital oyun oynamasını yasaklayan çokça ebeveyn var. Çocukların cinsel istismarı tartışmalarında da oldukça benzer bir mekanizma aynı şekilde işliyor. Ringe çıkan boksör bir korkuluğa yumruklarını saydırarak ekran önünde ve medyada kahraman ilan edilirken gerçek düşman gölgelerden sırıtarak bu saçma maçı izliyor.

Çevrimiçi platformların ve çok oyunculu oyunların çocuklar ve gençler için çeşitli riskler barındırdığını kimse reddetmeyecektir. Esas soru bu risklerle ebeveynlerin ve devletin nasıl başa çıkması gerektiği. Hemen her şeyin yasaklı olduğu bir senaryoda çocukların yasaklı şeylere geniş kitleler halinde erişmeyeceğini düşünmek ahmakça olur. 7/24 çocukları gözetim altında tutan, minik bir diktatörlüğü andıran bir ebeveyn olmayacaksanız öncelikle çocuklara müdahil olamadığınız alanlarda karşılaşabilecekleri çeşitli vakalar karşısında ne yapabileceklerinin öğretilmesi sonrasında da çocuklara güvenmemiz gerekiyor.

Halihazırda ülkemiz eğitim ve okul öncesi müfredatları çocukların cinsel istismarı tanımlamalarına ve bu konuda ne yapabileceklerini öğrenmeye dönük bir program içermiyor. Oysaki okul öncesi dönemde dahi çocukların istismar kavramını öğrenebileceklerine ve kendilerini koruma yetisini kazanabileceklerine dair çokça çalışma literatürde mevcut. Türkiye’de 2018’de 3-6 yaş arası 83 çocukla yapılan çalışmada 20-25 dakikalık 7 seansta verilen eğitimlerin ardından deney grubu çocuklarının uygun/uygun olmayan dokunmayı tanıma, söyleme, yapma, anlatma ve bildirme becerilerinde kontrol grubu ile karşılaştırıldığında artış saptanmış, ön test ve son test puan ortalamaları arasındaki fark istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı bulunmuştu (p<0.01). Eğer bugün çocukların cinsel istismardan korunması için atılacak adımları tartışacaksak Roblox ya da tek tek çevrimiçi platformları  tek tek tartışmaktansa bu tip programların okul öncesi ve ilkokul müfredatlarına alınmasını savunmaktan başlamak gerekir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa