20 Ağustos 2024 05:05

Kapitalistlere var, emekçiye yok

Fotoğraf: ANKA

Paylaş

Temmuz 2023 öncesinde net asgari ücret 8.506 TL’ydi. Temmuzdan yıl sonuna kadar 11.402,32 TL, aralıkta yapılan yeni zamla 2024 yılı için net asgari ücret 17.002 TL oldu. Rasyonel Şimşek, tabii ki Erdoğan’ın onayıyla, bu yıl temmuzu pas geçti. Temmuzda ne asgari ücrete zam ne de söke söke alındığı az sayıda fabrika dışında ücretleri enflasyonla dengeleyecek alışılagelmiş temmuz zamları yapıldı. Geçen yıl başlayan işten çıkarmalar ise azalmadı, arttı; durgunluk yaratıcı Şimşek ekonomi politikalarıyla daha da artması kaçınılmaz.

Enflasyon geçen yılla bu yıl yüzde 100’ün altında artmıyor. Türkiye dünyada ilk üçte. En az bir misli yükselmeyen temel tüketim maddesi fiyatı yok. Bütçe sadece temmuzda yaklaşık 100 milyar TL açık verdi.

Enflasyon yükselir” ve “Para yok” gerekçesiyle asgari ücrete zam yapılmadı ama israf müthiş. Lüks arabalar ve yurt dışı harcamalarıyla örneğin Diyanetin eli tutulmuyor. Ve biliniyor; Erdoğan “itibardan tasarruf” etmiyor. Orman yangınlarının uçak yokluğundan önü alınamazken Erdoğan’ın 13 uçağı var. Washington’daki son NATO toplantısına 5 uçakla birden gitmişti. Bir uçak sadece kullanacağı arabaları taşımıştı. Ama sadece bu değil.

Saray’ın 2024 giderleri ya da bütçesi 12.3 milyar TL. Tabii artmazsa ki her yıl arttı. Üstelik Saray’ın harcamaları her yıl sadece miktar değil, oran olarak da artıyor.

Örneğin 2014’te Saray’ın harcaması 244 milyon 631 bin TL’ydi ve yaklaşık 290 bin asgari ücretli işçinin toplam ücreti kadardı. 2024’te ise yaklaşık 12.3 milyar TL’ye yükseldi ve bu kez 723 bin asgari ücretlinin toplam ücreti kadar. Ücretliye çay kaşığıyla, Erdoğan’a kazan dolusu!

Saray harcamalarının emekli maaşlarıyla karşılaştırılmasının sonuçları daha da vahim. 2014’te Saray giderleri yaklaşık 250 bin emekli maaşına eşitken, 2024’te bu rakam 1 milyon emeklinin maaşına ulaştı. Bir de Erdoğan’ın kendisi emeklinin karşısına geçip gerine gerine emekli ücretlerini artırırsak yatırım bile yapmaya para bulamayız dedi. Saray harcamalarına buluyor!.. Kapitalistlerin vergi borçlarını silerken de para bol!

Sadece Saray harcamalarına bakılırsa fazla kişileştirilmiş olunur. Erdoğan elbette tekelci sermaye adına yönetiyor ancak bir de tekellerin elde ettikleri devasa kârlar var.

İşçi geçen yıl sonunda 11.402 TL asgari ücretle emekliyse en düşük aylık olarak 5.163 TL ile geçinmeye mahkum edilmişti ama tekellerin kârları olağanüstüydü.

Emeklileriyle ücretliler küçüldükçe küçülürken, Türkiye’nin en büyük 10 bankasının geçen yıl sonunda aktif büyüklüğü 19.4 trilyon liraya ulaştı. Bu, 2022 sonuyla karşılaştırıldığında 65.8’lik bir artış demek. Ne asgari ücret ne de emekli maaşları bu kadar arttı! Genel seçim dönemi bir yana artış yarısı kadar bile olmadı.

Ziraat Bankası, 3.8 trilyon TL ile en büyük aktiflere sahip banka ve geçen yıl 90 milyar TL kâr etti. Bu, yüzde 119’luk bir artış. Kârlılıkta, Garanti BBVA 87.3 milyar TL ile ikinci, Türkiye İş Bankası 72.3 milyar TL ile üçüncü, Yapı Kredi 68 milyar lira ile dördüncü ve Akbank 66.5 milyar lira beşinci.

Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin 2023 yılı net kârı ise önceki yıla göre yüzde 77.2 artarak 1 trilyon TL sınırına dayandı. Ve tabii bu şirketlerin önemli bir bölümü hiç vergi vermediği gibi, büyük bölümü vergi iadesi ve indirimleri türünden kolaylıklardan yararlanıyor.

Tohum, gübre, mazot gibi girdileri desteklenmez, ÖTV ve KDV bile kaldırılmaz, taban fiyat belirlenmeyerek küçük üretici maliyetin altında fiyat dayatan tüccar ve tekellerin insafına terk edilerek tarım ve hayvancılık yapamaz kılınırken, kaçınılmaz hale gelen ithalata da para bulunuyor.

Geçen yıl, buğday ve arpada bile ihracatın en az 10 katı ithalat yapıldı. Buğdaydaki açık 4 milyon tondan fazla. Mısır, pirinç, kırmızı ve yeşil mercimek, ayçiçeğini hep ithal ediyoruz. 2010’dan bu yana kasaplık hayvan ve et ithalatı sürekli arttı. Fiyatlar düşmüyor ama çiftçi ve besiciler yok olmada.

Rize’de çay yakma, Kınık’ta yol kesme, Karacabey’de domatesleri dökme, Nizip’te fıstık fiyatları protestosu yapılmadı değil ama tümü lokal kaldı. CHP mitingleri yasak savma gibiydi.

Çözüm ise belli: Nijerya’da örneğin iki büyük konfederasyonun desteğinde yayılan grevlerin ardından asgari ücret hâlâ düşük ama iki katından fazla yükseltilmesi sağlandı.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa