Hakemler ve rakipler kirli, biz tertemiziz!
Görsel: Midjourney/Fırat Turgut/Evrensel
İş artık tam anlamıyla komediye dönüştü…
Birbirleriyle oynadıkları maçın ardından bir takımın başkanı, hakemin bütün takdir haklarını rakiplerinden yana kullandığını ve üstünde sadece rakip takımın formasının eksik olduğunu söylerken, diğer takımın yöneticisi de hakem kararlarından dolayı mağdur olduklarından yakınıyor…
Aynı maç, aynı hakem ve iki takım yöneticisi de hakemin kendilerini “doğradığını” iddia ediyor…
İsimlerin hiç önemi yok. Çünkü diğer kulüp yöneticilerinin zihniyeti de bundan farklı değil.
Futbola ağırlıklı olarak hakem üzerinden bakmanın, futbolu bir hakem oyunu şeklinde algılamanın ve dolayısıyla her olumsuzluğu hakem ile ilişkilendirme alışkanlığının kaçınılmaz sonucu bu komik durum. Bu arızalı bakışı, kafalardaki “Hakemleri kullanarak kesin bize tezgah kurmuşlardır” şüphesi besliyor.
Cehalet, utanmazlık ve paranoya bir araya gelince ortaya böyle trajikomik bir tablo çıkıyor…
Dünyada hata yapmayan hakem yok. Bu, futbolun doğasında olan bir gerçeklik. Hakemler 90 dakika boyunca yüzlerce pozisyonla ilgili olarak anında değerlendirme ve yorum yapıp karar vermek zorunda. Ve bu pozisyonların çoğunda gerçekte ne olup bittiğini kameralarla saptamak bile mümkün değil. Üstelik, tribünleri dolduran binlerce (bazen on binlerce) kişinin hakemleri baskı altına alıp etkileyebilmek için küfürlü bağırmasına ve saha içinde de futbolcuların penaltı kazanmak ya da rakibinin kart görmesini sağlamak adına türlü sahtekarlıklar sergilemesine maruz kalarak işlerini yapmaya çalışıyorlar. Yani, psikolojisi en sağlam insanı bile zorlayabilecek, şaşırtabilecek bir ortam söz konusu...
Evet… Yöneticilerin, medyanın, futbolcuların, taraftarların her biri adeta fazilet timsali, hepsi pırıl pırıl tertemiz ama şu hakemler yok mu, futbolu pisliğe bulayanlar hep onlar!..
Sorumluluktan kurtulmak için mazeret uydurma konusunda sağlam bir kültüre sahibiz. Hatalarımızı, zayıflıklarımızı kabul etmekte çok zorlanırız. Bu yüzden öz eleştiriden ödümüz kopar. Gururumuz ve komplekslerimiz öz eleştiriyi geliştirici bir olgu olarak görmemizi ve içselleştirmemizi engeller.
Yaşanan olumsuzlukların ardından, olan biteni sorgulamak ve eksiklerimizi, yanlışlarımızı saptamak yerine kendi dışımızda sorumlu aramak/bulmak bize çok daha kolay gelir.
Sığınılacak en kolay mazeret ise elbette hakemler. Nasıl olsa hakemleri koruyan yok. Konuşmaları da yasak. Yani hakemler kendilerini savunma olanağından yoksunlar. Fırsat bu fırsat, hiç çekinmeden utanmadan sıkılmadan hakemlere hakarete varacak şekilde ahlaksızca laflar söyleyebiliyor, hakemleri hedef gösterebiliyor hatta tehdit bile edebiliyorlar…
Futbolun nasıl bir oyun olduğu ve hakemlerin bu oyundaki rolü doğru algılanmadığı sürece maçlardan sonra duyduğumuz kışkırtıcı ve saldırgan açıklamaların süreceğinden şüphe edilmez...
Futboldaki komiklik sadece hakem takıntısıyla sınırlı kalmıyor.
Fanatik taraftarların rakiplerinin birtakım şüpheli ekonomik ilişkilerini gündeme getirip bunun üzerinden kendi kulüplerini temize çekme gayreti de az komik değil.
Her şeyden önce artık şu gerçek kafalara sokulmalı. Futbol artık çok büyük paraların döndüğü, sahada kazandıkça saha dışında da kazanılan devasa bir endüstriyel faaliyet alanı. Bir yandan da bu alanda yönetici kimliğiyle boy gösteren patronların prestij kazanma, komplekslerini ve kibirlerini tatmin etme aracı.
Böylesi bir düzende hiçbir kulüp, endüstrinin dayattığı “Yaşamak için kazanmalısın, kazanmak için de her yol mubah” anlayışının dışına çıkamaz. Hepsi mevcut sisteme bağlı ve sistemden beslenen yapılar.
Bu nedenle, “Biz temiziz, bizim dışımızdaki herkes kirli” düşüncesinin, kendini kandırma avuntusu olmanın dışında hiçbir gerçekliği ve karşılığı yok...
- Komplodan komediye 07 Kasım 2024 04:12
- Seviyesiz saha dışı, kalitesiz saha içi 31 Ekim 2024 04:34
- Mourinho öğretiyor 24 Ekim 2024 03:33
- Milli takım kazandı çünkü... 17 Ekim 2024 04:04
- Hapishaneden milli takıma 10 Ekim 2024 04:45
- Ne kadar rezil olursak... 03 Ekim 2024 04:28
- Oyunu geriden kurma saplantısı 26 Eylül 2024 03:26
- Kazanırsanız 'Bizim çocuklar'ımızsınız! 12 Eylül 2024 04:27
- Çarpıklıklar oyunu 05 Eylül 2024 04:40
- Avrupa ligi daha uygun 29 Ağustos 2024 04:59
- Trajik haller 22 Ağustos 2024 04:33
- Asla, asla deme 15 Ağustos 2024 04:36