Haydut başı: Amerikan emperyalizmi
Görsel: Pixabay
Son yazımızın başlığı “Haydut Devlet: İsrail”di. Bu tamamen doğrudur ve ABD “haydut devlet” kavramını İsrail için üretmiş gibidir. Siyonist haydudun Lübnan’a yönelik son saldırıları bunu bir kez daha doğrulamıştır.
“Her devlet bir şiddet aletidir” demiş ve “ABD büyük hayduttur” diyerek noktalamıştık.
19. yüzyılın haydut başı neredeyse tüm dünyayı sömürgeleştiren İngiltere’ydi. Belki gelecekte bu payeyi bir başka emperyalist kuşanacak; ancak geçen yüzyılda İngiltere’den devraldığı haydut başılığı günümüzde kimseye bırakmayan ABD’dir.
Herhalde İsrail’in aklına estiği gibi saldırdığını kimse düşünmüyordur. Böyle düşünen varsa ya dinsel vb. ön yargılarla gözü kördür ya da fazlasıyla saftır!
İslami yaklaşım İsrail’i “kötülüklerin başı” sayar ve hatta ABD’yi ve giderek dünyayı Yahudilerin yönettiğine inanır. Kanıtları yok değildir: Rockefellerden Rothschild’e, Dupont’tan Morgan’a, H. Kissenger’e Amerikan mali oligarklarının önemli bir bölümü Yahudi asıllıdır ve Yahudi-Hristiyan öğretisi ABD’de etkilidir. Kuşkusuz ABD ile İsrail arasında fazlasıyla yakın, hatta iç içe geçmiş girift bir ilişki var. İsrail, Amerikan emperyalizminin en çok ve sorgusuz sualsiz koruyup kolladığı, yakın desteğine mazhar bir haydut. Ancak ayrıntılı analizlere gerek kalmadan ön yargısız mantık bile İsrail’in ABD’yi yönettiğini değil ama tersini doğru sayacaktır.
İsrail, ABD üzerinde bir karşı etkiye sahip şüphesiz, ancak sonuçta ABD’nin Ortadoğu’daki gölgesidir. Bölgede ABD adına davranan ve onun herkesten ve her saldırıdan sakındığı göz bebeği taşeronudur. ABD, kiri pası nedeniyle doğrudan dahil olmak istemediği işleri İsrail’e gördürmektedir. İsrail de kendi özel çıkarları nedeniyle buna dünden razıdır.
Son saldırılarıyla İsrail kuşkusuz kendisini de sağlama almaya çalışmakta, ama asıl ABD stratejik yöneliminin gereğini yapmaktadır. Gazze soykırımının ardından, İran’da Haniye suikastı, Lübnan’da önce çağrı cihazları ve ardından telsizleri patlattıktan sonra Hizbullah’ın karargahına saldırarak Nasrallah’ı ve Güney Cephesi komutanıyla diğer önde gelen komutanları öldürmesi Ortadoğu’yu savaşın alevleri içine çekmeye yöneliktir. Hizbullah bölgede İsrail’in rakipleri arasında en önde geleni olmasının yanında bölgenin ve hatta dünyanın en tutarlı Antiamerikan, hatta antiemperyalist güçlerindendir. Bir yıldır süren saldırganlığıyla İsrail savaşı yayma tutumu izlerken İran’ı da yanıt vermeye ve savaşa dahil olmaya zorluyor. Darbe vurdukları İran’ın yakın müttefikleri ve örneğin Haniye Tahran’da öldürüldü. Yanıt vermediğinde müttefiklerini yüzüstü bırakıyor ve korkuyor görüntüsü verecek olan İran kendi cephesinin moralini de olumsuz etkileyecek, yanıt verse savaşa çekilmiş olacaktır. “İki ucu pis değnek” açmazına alınmaktadır.
Savaşın bölgeye yayılması tek başına İsrail’in boyunu ve cürmünü aşan bir yönelimdir.
Öte yandan Çin’in hızla gelişip ekonomik olarak dünyaya yayılarak “tahtını” tehdit ettiğini gören ABD, yeterince güçlenmeden onu ya savaşarak bertaraf olmaya ya da boyun eğmeye zorlamak üzere hamleler yapmaya çoktan başlamıştır. Savaşın, Çin’in iktisaden ABD’yi çoktan geride bıraktığı Ortadoğu’ya yayılması zorlaması bu türden bir hamledir. Filistin’in haritadan silinmesi ya da direnemeyecek duruma sıkıştırılması, Suudilerle ilişkilerini geliştiren Çin’in Hint Okyanusu ve BAE üzerinden “Kuşak-Yol İnisiyatifi”nin bir parçası olarak Avrupa ve Afrika’ya uzanan ticaret yoluna alternatif Hindistan, Suudi Arabistan, İsrail ve Yunanistan üzerinden Avrupa’ya uzanacak “yeni ekonomik koridor” açılmasıyla doğrudan ilişkilidir.
ABD, önce yakın müttefiki Rusya’yı Ukrayna’da savaşa zorlayarak zayıflatıp Çin’i yalnızlaştırmaya girişmiş, Avrupalı emperyalistleri de yanına çekerek ticari ve sınai ambargo uyguladığı Çin’in gelişmesinin de önünü kesmeye yönelmiştir. Şimdi Ukrayna’ya uzun menzilli füzeler vererek Rusya’yı karşı hamleye, örneğin en azından taktik nükleer silahlar kullanmaya zorlamakta ve Avrupa’yı ateşe atmaktadır.
İsrail saldırganlığı bu genel tablo içinde anlam kazanır.
Saldırılarını sorgusuz destekleyen Amerikan haydutluğu görülmeden İsrail haydutluğu anlaşılamaz!
- Milli güvenlik, Türkiye ve İsrail siyonizmi... 17 Aralık 2024 05:56
- Ortadoğu yeniden dizayn edilirken... 10 Aralık 2024 05:08
- Esad’la görüşüp anlaşma mı, kavga mı? Hangisi? 03 Aralık 2024 06:45
- CHP ile Cumhur ve sınama yanılma… 27 Kasım 2024 06:45
- Papatya falı ve havuçla sopa... 19 Kasım 2024 04:58
- İngiltere'de Kasım Gelincikleri ya da 'şehitleri anma' günü 12 Kasım 2024 04:26
- Hoş geliyorsun faşizm… 06 Kasım 2024 04:55
- İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur! 22 Ekim 2024 04:50
- Bahçeli, MHP ve terör... 17 Ekim 2024 05:43
- CHP ile nereye kadar? 15 Ekim 2024 05:11
- Sadece İsrail mi terörist? 08 Ekim 2024 04:51
- İsrail’le uzlaşıp anlaşma mı, mücadele mi? 06 Ekim 2024 03:57