Ekim Devrimi'nin 107. yılında fotoğraf
Fotoğraf: Boris Ignatovich, At the Hermitage, Leningrad, 1930
“Yeni politik sorunlar, yeni propaganda yöntemleri gerektiriyor. Fotoğrafın, bu büyük anlatım gücü var.”
John Heartfield
Bu yazı Sovyet Ekim Devrimi’nin 107. yılı nedeniyle geleceği görmek için, geçmişe bakmanın önemine işaret etmektedir.
1917 ÖNCESİ RUSYA’DA FOTOĞRAF
Fotoğraf resmen 1839 yılında dünyaya merhaba dedi. Londra Üniversitesi 1856 yılında fotoğraf eğitimini programları arasına alarak akademik eğitime sokmuş oluyordu. (Türkiye’de 1981’de akademik fotoğraf eğitiminin başladığını da hatırlatmış olayım)
Hızla fotoğrafçılar yetişiyordu. Birçok ressam fotoğrafa yöneliyordu ya da resimlerini yapmak için fotoğraftan yararlanıyorlardı. Fotoğrafçılar yeni icattan çok para kazanma yollarını ararlarken herkes bundan yararlanmaya çalışıyordu. Batıda bu gelişmeler olurken Rusya uzak durmuyordu...
Başta Çar III. Aleksandr olmak üzere aristokratlar da artık resim yerine fotoğraf olarak portrelerini yaptırmalı ve ayrıcalıklarını tüm dünyaya göstermeliydiler. Fotoğraf Rusya'da, Batı'da olduğu gibi büyük bir heyecanla takip edildi. Rusya’da 1870’li yıllarına gelindiğinde, güncel olaylar ve hızla değişen yaşam belgesel fotoğrafı geliştiriyordu. 1860 – 1900 yıllarında fotoğrafın her alanından başarılı fotoğrafçılar Batı ile boy ölçüşür hale geldi. Bu döneme damga vuran fotoğrafçılar; Fransız Fotoğrafçı Johann Paul Raul, İskoç asıllı Fotoğrafçı Vasiliy (William) Carrick, Mikhail Nastyukov, Andrei Osipovich Karelin, Ivan Fedorovich Barschevsky, Dmitri Ivanovich Yermakov, Nikolay Sergeevich Krotkov, Peter Braborkov, Maksim Petrovich Dmitriev, Benjamin Metenkov, Ivan Lvovich Lvov, Sergey Lewickiy, Semen Felzer, Yevgeny Vishnyakov, Evgeny Vishnyakov... Bu fotoğrafçıların her biri fotoğrafın alanlarında dünyaya örnek çalışmalar bırakmışlardır. Özellikle Volga nehri ve çevresi fotoğraf platosu olmuştur.
SOSYALİST DEVRİM VE FOTOĞRAF
1917 Bolşevik Sosyalist Devrimi tarihin gidişatını değiştirdi. Fotoğraf bu değişimde üstlendiği rolü başarıyla yerine getirdi. Batı, “komünizm hayaleti” korkusu yüzünden her alanda olduğu gibi fotoğrafta da Sovyet fotoğrafçıların tanınmasını, bilinmesini engellemeye çabaladı. Bir anlamda da başarılı oldular sayılır. Bugün fotoğraf denilince Batılı fotoğrafçıların akla gelmesi ve bilinmesi bundandır. Fakat fotoğraf dünyasına katkıları görünürlüklerini sağlamıştır.
Sovyet fotoğrafçılar, fotoğrafın proletaryanın hizmetinde nasıl kullanılabileceğini gösterdiler. 1917 Sovyet Devrimi hem fotoğraf teknolojisine yaptığı yatırımla, hem de halkın eğitiminde fotoğrafın önemine destek olarak fotoğrafçılara olanak ve değer vermiştir.
Halkın fotoğrafa ve fotoğrafın halka ulaşmasını sağlayan 1917 Sosyalist Devrimi dünyaya fotoğrafın işlevinin ne olacağını da göstermiştir. Bu anlamda devrim öncesi fotoğrafçıların bıraktıkları miras devrim sonrasında da korunmuş, nerede ise Sovyetlerin her yerinde fotoğraf müze ve galerileri açılmıştır. Bugün devrim öncesi ve sonrası fotoğrafa emek ve değer veren fotoğrafçıların adları yaşatılmaktadır. Devrime sahip çıkan fotoğrafçılar ve fotoğrafçılara sahip çıkan bir devrim gerçekleşince tarihin önemli sayfaları ‘teknik ve sanat’ alanlarında Sovyetler Birliği’nin imzasını geleceğe bir miras olarak kaydetmiştir.
1920’li yıllar genç Sovyetlerin yeni bir dünyanın kurulmasında fotoğraf ve sinemanın önemini bilerek, hem teknolojik hem de eğitim alanında yatırımların yapıldığı yıllara denk gelmektedir. Bu dönemde çarlık diktatörlüğüne karşı olan ve devrimi büyük bir çoşkuyla karşılayan bilim insanları, sanatçı/fotoğrafçı birer aktivist ve militan olarak devrime güç vermişlerdir. Aristokratlar içinde yer edinmiş bazı sanatçı/fotoğrafçılar çıkarlarına uymadığı için devrimden kaçmış, batıya sığınmışlardır. 1905 Rus-Japon Savaşı ve yaşanan halk ayaklanması 1914-18 Birinci Paylaşım Savaşı Rus halkını canından bezdirmiş. Çarlığın savaşlarda askerleri bir hiç uğruna öldürtmesi halkın açlık ve sefalete sürüklenmesi Paylaşım Savaşı’ndan Rus halkına düşen pay olmuşken, bir başka dünyanın kurulabileceğini Lenin göstermiştir. Burada Sovyet Devrimi’ne girecek değilim fakat Lenin’in önderliğinde günün şartlarına uygun geliştirilen stratejiler 1917 yılında Bolşeviklerin galibiyetiyle Ekim Devrimi’nin zaferiyle sonuçlanmıştır.
1896-1917 yıllarına ait gerçek görüntüleri çeken Sergei Eisenstein, Grigori Aleksandrov dünya sosyalist kültürüne büyük miras bırakmışlardır. Sergei Eisenstein, Grigori Aleksandrov 1925’te 1905 ayaklanmasını anlatan “Potemkin Zırhlısı” filminin pek çok sahnesini gerçek çekimler kullanarak yapmışlardır. 1926 yılında ise “October/Ekim” filmi gerçekleştirilmiştir. Bu filmler dünya sinema tarihinin sessiz sinema döneminin şaheserleri olarak anılmaktadır. Bu filmlerde belgesel fotoğrafçıların gerçek görüntüleri de kullanılmıştır.
Sosyalist ideolojinin sanat kuramı olarak “Sosyalist Gerçekçilik” sanat akımlarıyla sorunlar yaşamıştır. Fütürizm, Avangard, Dada, Konstrüktivizm, Süprematizm, Sembolizm vb. ile nasıl bir sosyalist anlayış olabileceği çokca tartışılmıştır. Sanat akımlarının içerikleri değişmiş, yenilenmiştir. Sovyet devrimi sanatın iktidarını Avangart sanat akımına bırakmış ama süreç içinde çatışmalar kaçınılmaz da olmuştur. Farklı bakış açılarıyla ilerlemiş ve dünyayı etkileyen ya da bir döneme damga vurmuş sanat akımları olarak tarihe geçmişlerdir.
Bu durum fotoğraf içinde geçerlidir. Sovetskoe foto (Sovyet fotoğrafçılığı) dergisi 1926’da yayınlanır. Sovetskoe'nun ilk sayısının kapağını da Rodechenko tasarlar. Sayfalarında, Rodchenko da dahil olmak üzere avantgart fotoğraf sanatçılarının fotoğrafları yayımlanmıştır. Hatta biçimci olmakla suçlanarak (Yabancı ve elit bir tarzı yansıttıklarını ima edilerek) kınanmıştır. 1928'de Rodchenko'yu Batı Avrupa Fotoğraf Sanatçıları László Moholy-Nagy ve Albert Renger-Patzsch'ın konusunu ve kompozisyonlarını biçim olarak taklit etmekle suçladılar. 1934'te hükümet, yalnızca sosyalist gerçekçiliğin proleter tüketime uygun olduğunu ve Rodchenko'nun buna uyduğuna karar verdi. Bununla birlikte sanat derneklerinde Rodchenko’ya görevler verildi. O dönemlerde yayınlanan dergilerde “Sosyalist Gerçekçilik” kuramı geçerli olmak üzere zaman zaman farklı sanat anlayışları hakim oldu. Fotoğraf bu bağlamda gelişti. Fotoğrafçılar yeni anlayış ve biçimleri geliştirdiler kullandılar. Manzara, portre, belgesel, soyut, foto jurnalizm gibi alanlarda özgün çalışmalara imza attılar. Dünyaya örnek oldular.
1920-1930'ları Sovyet Fotoğrafçılığının erken dönemi olarak sayabiliriz:
Max Alpert (1899-1980), Nikolai Andreev, Victor Bulla (1883-1938), Semyon Fridlyand (1905-1964), Alexander Grinberg (1885-1979), Sergey Ivanov-Alliluev (1891-1979), Valentina Kulagina (1902-1987), Sergey Lobovikov 1870-1941), Moisei Nappelbaum, Nikolai Petrov (1874-1940), Aleksandr Rodchenko (1891-1956), Arkady Shaikhet (1898-1959), Arkady Shishkin (1899-1985), Mikhail Tarkhanov (1888-1962), Vasily Ulitin (1888-1976) ve M. Vitoukhnovsky bu dönemin öne çıkan fotoğrafçılarıdır.
“Saraylar, tapınaklar, mezarlıklar ve müzeler için değil; Hayat için çalışın.Herkesin arasında, herkes için ve herkes ile birlikte çalışın.”
Aleksandr Rodchenko
- ‘İnsan hakları olanlar, olmayanlar’ sergisi ve Magnum 20 Aralık 2024 04:15
- AFAD ve 13 kare fotoğraf ve sanat festivali 11 Aralık 2024 12:35
- Kültür yolları nereye çıkar? 09 Ekim 2024 04:20
- Yurttaş meclisleri 04 Eylül 2024 04:15
- 19 Ağustos 1839 21 Ağustos 2024 04:31
- Özgürlük ve sanat 14 Ağustos 2024 04:20
- Özgürlük İçin Sanat İnisiyatifi 31 Temmuz 2024 04:15
- Dayanışmaya çağrı 10 Temmuz 2024 04:29
- Tez büyür çocuklar mahkeme kapılarında 03 Temmuz 2024 04:15
- Fotoğraf endüstrisi gelişiyor, ya insanlık? 26 Haziran 2024 04:36
- Evrensel’in 29. yaş günü vesilesiyle… 19 Haziran 2024 04:15
- Bellek, hatırlama ve unutturmama… 22 Mayıs 2024 04:20