22 Ekim 2024 04:59

İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur!

Türk-İş mitingi

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İşçi sınıfı ekonomik mücadelesinde yapayalnızdır”! Kendisi ve kendi gücünden başka güveneceği kimse yoktur. Ne yapacaksa kendisi, kendi başına, kendi örgütleriyle yapacak, kendi sorunlarını kendisi çözecektir.

Yaşayarak görüyor: Artık her ekonomik hak talebinin karşısına hükümet, jandarma-polis, mahkemeler vb. dikiliyor, mücadelesini politik düzeye yükseltmek durumunda kalıyor. Öyleyse, yönetimine kendisi gelerek sendikalarını adam etmesinin yanı sıra bir de bizzat kendisini politik parti olarak örgütlemesi gerekiyor.

Erdoğan, MESS genel kurulunda İsrail saldırıları ve “iç cephe” vurgusuyla, sanki kapitalistlerin işçilere bir hayrı varmış gibi, “Siyasi partilerin, sendikaların, hangi görüşe mensup olursa olsun STK’lerin kardeşlik seferberliğine desteğini” istedi. Oysa, hepimiz “aynı gemide” değiliz, bize kendi gemimiz lazım.

Görüyoruz; yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklara son vereceğiz diye gelen, millilik, yerlilik ve dindarlık diyen AKP iktidar olunca eskilerini arattı.

Dindarlık deyip, hâlâ savaş malzemeleri dahil İsrail’e mal göndermesini bir yana bırakalım! Hastalar ilaç bulamazken özelleştirmelerle yeni doğan çocuk katilliğinden bile para kazanma düzeni kurdular.

Millilik deyip, ne kadar yabancı tekel varsa, örneğin Polonez’de grevcilerimize ters kelepçe vurduruyor! Yerli şirketlerde de canımıza tak edip greve çıktığımızda, yine jandarma polisle karşılaşıyoruz. Sanki yerli-yabancı kapitalistlerin özel güvenlik güçleri!

Enflasyonu kendisi yüzde 60 olarak açıklıyor, ama en son memura verdiği zam sadece 2 TL. Temmuz’da ne asgari ücrete zam yaptı ne ücretlerimize! Emeklilerimizi ise 12 bin 500 TL’yle süründürüyor.

2025 bütçesini açıklarken C.Bşk Yrd. C. Yılmaz’la Hazine Bakanı M. Şimşek sırıtıyorlardı! Kapitalistlerin bu adamlarının açıkladığı yeni bütçesiyle AKP hükümeti işçilere yeni bir saldırının işaretini verdi. Yüzde 60 enflasyona rağmen asgari ücret en fazla yüzde 25 artacak ve hedefi 11 trilyondan fazla vergi. Asgari ücret yüzde 25, vergiler yüzde 50 artıyor. İnsafsızlar! Üstelik en çoğunu işçilerin ödediği KDV ve ÖTV’yle toplanacak vergiler, şirketlerin ödeyeceği kurumlar vergisinin tam 3 katı! Ücretlilerden kesilecek gelir vergisi ise, 2 trilyondan fazla.

Ufak tefek vergi yüzsüzlerini açıklıyorlar göstermelik olarak, ama sıkı durun, kapitalistlere vergi muafiyeti, teşvik benzeri “kıyaklar” 2.8 trilyon tutuyor! İşçiye yeni vergi yükleri, kapitalistlere vergi indirim ve affı! Üstüne şehir hastanesi müteahhitleriyle yol, köprü, havaalanı vb. işletmecilerine hazine garantisi olarak yine bizim cebimizden yüz milyarlarca liralık ödeme! AKP kapitalistlerin partisi.

Giderek genişleyen işçi kitleleri ekonomik sorunlarında AKP ve ortaklarına güvenemeyeceklerini görüyor. Peki ya başkasına, örneğin CHP’ye güvenebilirler mi?

Ö. Özel konuşurken mangalda kül bırakmıyor. Emeğin ve emekçinin yanında olduğunu ve yoksulluğu bitireceğini söylüyor. Fernas işçilerini ziyaret ediyor. Haksızlık etmeyelim, 301’i iş cinayetine kurban giden Soma maden işçilerinin davasını izledi ve sahiplendiğini açıkladı. İnanacak olursak, genel seçimleri kazandığında işçilerin ekonomik dertlerini çözeceği iddiasında.

Gerçek yaşamda olanlar ise şunlar:

Ö. Özel’in avukatının başkanı olduğu Çankaya Belediyesi, öğretmenlere kan kusturuyor. Şimdi kreş açıyor. Önce de kurs açmıştı. Kursları kapatacaktı, öğretmenler direndi; şimdi ise asgari ücretle taşeron çalışıyor, yarım gün sigortalanıyor ve yaz tatilinde bile işe çağrılıyorlar!

İkramiyelerini alamayan İzmir Büyükşehir Belediye işçileri ekim ortalarında eyleme başladı. Lafa gelince işçi hakları savunucusu görünen CHP’li İzmir BB ne yaptı dersiniz? Utanmadan iş durdurmaların “Yasa dışı grev kapsamına girdiğinin tespiti ve grevin durdurulması için ihtiyati tedbir” talebiyle mahkemeye başvurdu.

Yine İzmir belediyelerinde toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamıyor. Özel TÜİK’i yalan rakamlar açıklamakla suçluyor, ama Bornova Belediyesi, TÜİK rakamlarının bile altında ücret artışı dayatıyor. İşçiler 11 Kasım’da greve çıkıyor.

İşçiler kendi başlarının çaresine bakmak ve kendi göbeklerini kendileri kesmek zorunda. Kendi partileriyle.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa