Sermaye ve emek güçleri arasında sert mücadeleler dönemi!
Fotoğraf: Birleşik Metal-İş
TÜİK, 4 Kasım günü 2024 ekim ayı ve yıllık enflasyon verilerini açıkladı.
TÜİK’e göre ekimde aylık artış yüzde 2.88 oranında arttı. Yıllık enflasyon ise yüzde 48.58 olarak gerçekleşti!
Açıklanan TÜİK verileri, enflasyonunun Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve iktidarın iddialarının tersine, düşmeye değil beklenenden daha yüksek bir biçimde sürdüğünü gösterdi.
Pazartesi günü TÜİK tarafından ilan edilen enflasyon verileri; 2023 ‘te yapılan 14-28 Mayıs seçiminin hemen arkasından; Erdoğan’ın “Ben ekonomistim. Nas var nas” diye uygulamaya soktuğu ve “Faiz sebep enflasyon neticedir” formülasyonuyla ifade edilen ve Şimşek’in “irrasyonel” ilan ettiği programın yerine geçirdiği “Ücret ve maaşların yüksekliği sebep enflasyon netice” formülasyonuyla ifade edilen programının getirdiği yerin rakamlarla ifadesidir.
Bu veriler, 2024 ocak ayından beri asgari ücretin hiç yükselmemesine, emeklilerin ve kamu emekçilerin maaşlarının temmuz ayından beri bir kuruş bile artmamasına, bütün ücret ve maaşla geçinen emekçilerin reel gelirlerinin hızlı bir biçimde düşmesine karşın enflasyon hızının beklenenin üstünde seyrettiğinin rakamlara dökülmüş kanıtıdır.
MESS’İN ‘YÜZDE 30 ZAM’ DAYATMASI NEYİ GÖSTERİYOR?
TÜSİAD’dan MESS’e patron örgütlerinden IMF’ye, her renkten sermaye iktisatçılarından iktidarın sözcülerine sermaye temsilcileri ücret maaşlarda yüzde 25 dolayında bir artış için bastırması propaganda olmaktan çıkıp TİS masasına yansımaya da başladı.
Birleşik Metal-İş’le MESS arasında Grid Solutions, Hitachi Energy, Schneider Elektrik ve Arıtaş Kriyojenik’te, devam eden TİS görümlerinde MESS’in ücretlere yüzde 30 zamda ısrar etmesi karşısında Birleşik Metal-İş ve işçiler bu zammı reddettiler. Görüşmelerde anlaşmanın sağlanamaması üzerine taraflarca uyuşmazlık tutanağı tutularak TİS görüşmeleri “ara buluculuğa” götürüldü. İşçiler yaptıkları eylemlerde sık sık, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiç birimiz”, “Sefalet ücreti istemiyoruz”, “İş, ekmek yoksa, barış da yok” sloganlarıyla MESS’in tutumunu protesto ettiler.
MESS’in tutumu açıkça gösteriyor ki, sermayenin en militan kesiminin tutumu gerek metal iş kolunda bundan sonraki sözleşmeler için örnek oluşturması gerekse MESS’in tutumunun, diğer iş kollarındaki patronlar, patron sendikaları için örnek alınmasına yol açacağı dikkate alındığında MESS’in bu tutumunun;
2025’in başında başlayacak olan ve 700 bin kamu işçisini etkileyecek kamu işçileri TİS’ini,Özel sektörde yapılacak yerellerdeki TİS görüşmelerini, Ağustos ayında yapılacak 5 milyon kamu emekçisini kapsayacak toplu görüşmeyi,2025’in ocak, şubat, mart aylarında gelenekselleşmiş olan sendikasız iş yerlerinde yapılacak fiili sözleşmeleri,Aralık ayında gündeme gelecek olan asgari ücret tespitini,Emeklilerin maaşlarına yapılacak artışları doğrudan ya da dolaylı olarak önemli ölçüde etkileyeceğini söyleyebiliriz.
Öte yandan İstanbul'daki Genel-İş ve Hizmet-İş'in örgütlü olduğu 5 belediyede yapılan TİS’lerde yapılan zamlarda ücretlerin yoksulluk sınırının yarısının bile altında kalması yanında sözleşmelerin işçilerin onayı olmadan imzalanması ücretlerin artırılması üstündeki baskı oluşturacak mahiyetteki bir gelişme olacak görünmektedir.
ÇEMAŞ DÖKÜM’DE EMEK CEPHESİ İÇİN OLUMLU BİR SÖZLEŞME
Kırşehir’de bulunan Işıklar Holdinge ait 600 işçinin çalıştığı Çemaş Döküm’de 1 Eylül 2024-31 Ağustos 2026 dönemini kapsayan toplu iş sözleşmesi imzalandı. Ücretlere yüzde 93 oranında zam yapılan sözleşme ile ortalama ücretlerin 65 bin lira olduğu belirtiliyor. Ki, bu sözleşme bir yandan yoksulluk sınıra dayanan sözleşmelerin mümkün olduğunu gösterdiği gibi işçilerin ve sendikalarının gerekli tutumu takındığında patronların yüzde 25 dolayında zam dayatmasını aşan yoksulluklarına yaklaşan TİS’ler yapılabileceğini örnek olacak mahiyettedir. Nitekim bu sonucu işçiler “İşçiler taleplerimize sahip çıktık” diyerek değerlendirirken Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar da asgari ücrete azami yüzde 25’lik zammın tartışıldığı, düşük oranlı sözleşmelerin imzalandığı, Çemaş’taki ücret artışı oranının önemine dikkat çekti. ”Şu an asgari ücretin belirlenmesi noktasında IMF, uluslararası finans çevreleri ve yerli sermaye örgütleri, Merkez Bankası başkanı da dahil olmak üzere sermaye çevrelerinde asgari ücretin yüzde 25’ler düzeyinde belirlenmesi doğrultusunda bir algı oluşturmaya çalışılıyor. Çemaş’taki sözleşme bu oluşturulmaya çalışılan algıya ve işçi sınıfına yönelik saldırıya bir cevap ve uyarı niteliği de taşıyor” dedikten sonra, “TİS’lerin kesinlikle işçilerin onayı olmadan imzalanmaması gerektiğine” de vurgu yaptı.
Patronların ve iktidarlarının ücret maaşlara yüzde 25-30’la sınırlanan zam tutumu her gün yeni bir sözleşmeyle gündeme gelecektir. Ama aralık ayında asgari ücret ve emeklilere yapılacak maaş zamlarıyla kamu emekçilerine yapılacak zam sermaye ve iktidarlarıyla dönemin ilk büyük çatışması olacak.
MESS’in metal iş kolunda yüzde 30 zam dayatması ile Çemaş Döküm işçilerinin yoksulluk sınırını zorlayan kazanımları sermaye ile emek cephesi arasındaki mücadelenin sert geçeceği bir döneme girdiğimizin işaretidir.
Herkes hazırlığını ona göre yapmalıdır!
Aralık ayını emekçilerin kazanımla geçmesi, 2025 yılındaki mücadeleler için önemli bir dayanak olacaktır, Tersi ise 2025’i daha da zorlu geçecek bir yıl yapacaktır!
Yüzde 25-30 zammın ölçütü ‘Patronların gönlünden kopan zam’ olmasıdır!
Önceki gün ise Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan yılın son enflasyon raporuna dair yaptığı beklenen enflasyon rakamlarını yeniden yükseltmek zorunda kaldıklarını itiraf etti.
Karahan 1 yıl önce 2 Kasım 2023’te yüzde 36 olarak belirledikleri ve 9 Mayıs 2024’te yüzde 38’e revize ettikleri 2024 sonu enflasyon hedefini 8 Kasım 2024’te, yani önceki gün yüzde 44’e çıkardıklarını belirtti. Ki, kamuoyunda tanınmış güvenilir ekonomistler Karahan’ın önceki gün yaptığı açıklamada 2024 sonu enflasyon hedefi olarak belirlediği yüzde 44’ün de gerçekleşemeyeceğini, yıl sonu enflasyonunun yüzde 46-47 dolayında geçekleşebileceğini belirtiyorlar.
Bu yüzden de diyebiliriz ki, gerek yıl boyunca enflasyonun istikrarlı bir biçimde artmaya devam etmesi ve MB’nin yıl sonu beklenen enflasyonu 1 yıl önce yüzde 36 olarak belirlenen 2024 yıl sonu enflasyon hedefini yüzde 44’e revize etmesi, dahası Karahan 2025 sonu enflasyon beklentisinin ise 17.59’den yüzde 21’e, çıkardıklarını belirtti. Böylece 2024 sonu enflasyonu yüzde 44’te geçekleşse ve 2025 sonu hedefi de yüzde 21 olarak gerçekleşse bile 2025‘in ortalama hedef enflasyonu (44+21 / 2=32.5 olacaktır! Yani asgari ücrete va maaşlara yüzde 25 dolayında ya da yüzde 30’larda zam beklenen enflasyonun bile altında kalmaktadır.
Yani yüzde 25 zam propagandası TÜİK’in enflasyonu kadar bir zammı bile öngörmemektedir. Ki, bugüne kadar MB’nin açıkladığı hiçbir hedef enflasyon tutturulamamıştır!
Bu yüzden bugün asgari ücrete, emekçi ücret ve maaşlarına yüzde 25, bilemediniz yüzde 30 zam diyenlerin herhangi bir nesnel ölçütü yoktur. Bu yüzden yüzde 25-30 ölçütü olsa olsa “Oatronların ve iktidarının gönlünden kopan zam” olabilir!
Karahan 2026 sonundaki enflasyon hedefini de yüzde 9’dan yüzde 14’e çıkardıklarını, böylece enflasyonun tek haneli rakama düşürülmesi amacının 2027’ye ertelendiğini açıklaması, uygulanan enflasyona karşı mücadele programının başarısızlığını itiraf etmiş oldu!
Bu da bir buçuk yıldır uygulanan Erdoğan-Şimşek’in “Ücret ve maaşların yüksekliği sebep enflasyon neticedir” diye ifade edilen enflasyona karşı mücadele programının emekçi yığınlar açısından Erdoğan’ın “Faiz sebep enflasyon neticedir” diye formüle edilen programı kadar irrasyoneldir, onun kadar işçi-emekçi düşmanıdır!..
- Yığınların siyasete müdahalesi için... 19 Ocak 2025 04:46
- 2025 yılı emek yılı olacağını gösteren önemli işaretlerle başladı 12 Ocak 2025 04:53
- Tartışmalar "Sadece Türkiye’nin Kürt sorununun demokratik çözümü" kapsamını aşıyor 05 Ocak 2025 04:58
- 2025'in emek, barış ve özgürlük yılı olması dileği ile... 31 Aralık 2024 06:59
- Ülkemiz işçi emekçileri 2025'i emek yılı yapacak güce ve deneyime sahiptir! 28 Aralık 2024 06:16
- Asgari ücretli işçinin grev hakkıyla da donatılmış yeni bir mekanizma talebiyle mücadeleye! 24 Aralık 2024 16:44
- Son iki haftada oluşan Suriye haritası neyi gösteriyor? 12 Aralık 2024 04:45
- Asgari ücret miktarı, AÜTK'ye bırakılamayacak kadar ciddi ve önemli taleptir! 08 Aralık 2024 04:44
- Suriye'de çıkar peşindeki herkes operasyonun içinde ama kimse rolünü kabul etmiyor 05 Aralık 2024 06:45
- Eğer ‘Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz’se... 01 Aralık 2024 04:54
- İşçilerin özelleştirmeye karşı cepheden ‘hayır’ demekten başka bir seçeneği yok! 27 Kasım 2024 06:55
- Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır! 24 Kasım 2024 04:47