Esame listesi skandalından vali beye…

Gün geçmiyor ki alt liglerde yepyeni skandallarımız patlak vermesin.

İlk skandal, Kütahya’da yaşandı. İki hafta önce oynanan, Kütahya Belediyesinin YouTube kanalında da canlı yayımlanan maçta ilginç bir hadise vuku buldu. Maçın 84. dakikasında deplasman temsilcisi 23 Elâzığ FK’nin 6 numaralı futbolcusu oyundan çıkarken yerine 61 sırt numaralı futbolcusu oyuna girdi. Bu değişiklik tabii ki dördüncü hakemin nezaretinde, ışıl ışıl ışıldayan elektronik tabela marifetiyle ilan edildi. Kameralara da yansıdı.

Fakat nereye yansımadı biliyor musunuz?

TFF’nin sistemine.

Çünkü 3. Lig’de yani profesyonel düzeyde oynanan bu müsabakayı 3-1 kazanan 23 Elâzığ FK çok vahim bir hata yaptı ve esame listesinde adı olmayan, haliyle maçın da kadrosunda resmi olarak olmayan bir oyuncuyu maça soktu. Maçın TFF’deki dökümüne bakarsanız, 84. dakikada herhangi bir oyuncu değişikliği olmamış görünüyor. Çünkü sisteme göre, Elâzığ’ın 61 sırt numaralı oyuncusu bu maçın kadrosunda yok.

Fakat skandal bununla bitmedi.

PFDK, 21 Kasım 2024’te yaptığı toplantıda bu kural hatasından dolayı 23 Elâzığ FK’ye sadece 42 bin TL para cezası verdi.

Gelen tepkilerden sonra 23 Kasım 2024’te Tahkim Kurulu toplandı ve para cezasını iptal ederek deplasman ekibine 3-0 hükmen mağlubiyet kararına hükmetti.

Eh, “Geciken adalet, adalet değildir” cümlesinden geçip, “Geç olsun güç olmasın”a adeta şükrettiğimiz bu ülkede çok daha vahim hataların önüne geçilmesi adına esame listesinde olmayan bir oyuncunun maça sokulmasını cezasız bırakmayan Tahkim Kuruluna teşekkürler. Öyle ya, maç listesinde olmayan bir oyuncunun maça sokulması cezasız kalsaydı eminim ki hiçbirimiz şaşırmazdık.

Böylesi bir amatörlüğün nasıl olup da gerçekleşebildiği ise büyük bir muamma…

Gelelim ikinci vakaya…

23 Elâzığ’dan başladık, sonraki rakama geçelim. Yani 24 Erzincanspor’a.

Erzincan’da ortalık biraz karışık. Eski futbolculardan Gökhan Ünal’ın teknik direktörlüğünü yürüttüğü 2. Lig temsilcisi, geçen hafta yaptığı paylaşımda Gökhan Ünal’la yolları ayırdığını duyurmuştu.

Bunun üzerine yerel bir TV kanalına açıklama yapan Gökhan Ünal ise kararın kendisine resmi olarak tebliğ edilmediğini, dolayısıyla görevinden henüz ayrılmış sayılmadığını belirtirken enteresan bazı ifadelere de başvurdu.

Kendisinin görevinden ayrılabilmesi için kulüp yönetiminin önce Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu’dan izin alınması gerektiğini deklare eden Gökhan Ünal, bu saatten sonra kendisi kalırsa yönetimin gitmesi gerektiğini de açık açık ilan etti. Kulübün pek çok futbolcusu da Gökhan Ünal açıklama yaparken arkasında sıralanarak taraflarını belli etti.

Düşünsenize, bir futbol kulübü teknik direktörü göndermek için bir kamu görevlisinden izin almak zorunda! Demek ki o teknik direktörü oraya getiren de o kamu görevlisi… En azından Gökhan Ünal’ın söylemlerinden bu ortaya çıkıyor.

Bütün bu karmaşanın içinde hem de bir kamu görevlisine atıfta bulunulan bir uyuşmazlık sürecinde 2. Lig Kulüpler Birliği bir açıklama yayımlama cesareti gösterdi ve Gökhan Ünal’ın görevine devam ettiği sırada kulübünü mahkemeye vermesini ve süreci doğru olmayan usuller ile yürütmesini kabul edilemez olarak nitelendirdi. Sürecin doğru olmayan usuller ile yürütülmesinden kasıt, muhtemelen valinin isminin açık açık ortaya atılması olsa gerek.

Aslında Gökhan Ünal, verdiği iki dakikalık röportajda ülke futbolunun son yıllarda içinde bulunduğu açmazın da röntgenini çekmiş oldu.

Ne diyelim?

Vali beye selamlar!