Asgari ücret miktarı, AÜTK'ye bırakılamayacak kadar ciddi ve önemli taleptir!
Fotoğraf: CSGB
Asgari Ücret Tespit Komisyonu (AÜTK), önümüzdeki salı günü ilk toplantısını yapacak.
AÜTK; 5 patron, 5 iktidar, 5 de işçileri temsilen Türk-İş’in belirlediği üyelerden oluşuyor.
Geçen yıl bu resmi komisyon üyeleri dışında komisyon toplantılarına farklı iş kollarından 4 asgari ücretli işçi de katılmıştı. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay bu yıl da asgari ücretlileri temsilen 4 işçinin komisyon toplantılarına katılacağını belirtiyor.
Bugüne kadar komisyon toplantılarında Türk-İş’in, bizzat Atalay’ın da etkisiz olduğuna yönelik eleştirilerini savuşturmak için olacak, “Asgari ücret için ne diyorsunuz” sorusuna Atalay, “Bu 4 asgari ücretli işçi ne derse biz de onu diyeceğiz” diyor. Ama, geçen yıllarda oluğu gibi Atalay ve Türk-İş, herkesin asgari ücret şu olsun, bu olsun dediği son haftalarda bile bir rakam söylememekte ısrar ediyor. Atalay, toplantıya katılacak asgari ücretli işçilerin taleplerini Türk-İş Başkanlar Kuruluna getireceğini belirterek, “Kamuoyu yorgun bu meseleden. Bir an evvel ne olacaksa olsun” diyerek topu dört işçiye ve Türk-İş Başkanlar Kuruluna attı!
Evet bu yıl geçen yıldan farklı kimi girişimlere de tanık olduk. Temmuz ayında asgari ücrete ara zam yapılamamasına ve TÜİK’in bütün gayretlerine karşın işçilerin ve emekçilerin boğazını sıkmaya devam etmesi karşısında Türk-İş, Hak-İş ve DİSK başkanları bir araya gelip ortak bir bildiri yayımlayarak emek cephesinden hemen herkesin altına imza atacağı talepler öne sürdüler. Bu talepler için ortak mücadele edeceklerini ilan ettiler. Bu talepler ve üç konfederasyonun bunları ortak ilan etmesi çok önemliydi. Ama, talepler ve verileceği ilan edilen ortak mücadele su üstüne yazılmış gibi daha imzaların mürekkebi kurumadan unutuldu. Konfederasyonlar tarafından ayrı ayrı yapılan “Geçinemiyoruz!”, “Sesimizi duyun!” temalı mitinglerden biri bile ortaklaştırılamadı. Temmuz girişimi her konfederasyonun ayrı ayrı kontrollü mitingler ve basın açıklamalarıyla sınırlı kaldı.
Yani sendikalar cenahında asgari ücretin işçinin ve ailesinin insanca yaşayacağı bir düzeyde belirlenmesi için gerekli mücadeleye yönelik girişimler konusunda önceki yıllara göre bir değişiklik yok!
PATRONLAR ULUSAL VE ULUSLARARASI GÜÇLERİYLE SAHNEDE!
Gazetemizin sürekli okurları, geçtiğimiz yıllarda AÜTK’nin asgari ücreti belirleme toplantılarına, gerçek orta oyuncularından özür dileyerek, “orta oyunu” olarak nitelediğini anımsıyorlardır.
Bu yılda aynı oyunun sahneleneceği söyleyebilirdik. Ama bu yılki AÜTK’nin “çalışmasını” artık “orta oyunu” olarak nitelemek bile ona bir değer vermek olacaktır. Çünkü hem patronlar hem de iktidar AÜTK’den asgari ücretin hangi düzeyde belirleneceğini açıkça ifade etmenin ötesinde geçerek OVP ile de resmi görüş haline getirmişlerdir.
Patron örgütleri ve her düzeydeki sermaye sözcüsü siyaset erbabı ve yandaş medya önceki yıllarda asgari ücreti açıkça tartışmaktan kaçınırken bu yıl yerel seçimlerden hemen sonra asgari ücreti de tartışmaya açıp, “Ücret ve maaşlar sebep enflasyon neticedir” formülasyonunu da öne çıkarıp, asgari ücretin yüzde 25’ler düzeyinde tutulması konusunda adeta bir kampanya başlattılar.
TÜSİAD, MÜSİAD, MESS, ATO, İTO… sözcüleri, iktidar sözcüleri ve yandaş medya daha önceki yıllarda görülmedik biçimde AÜTK’nin toplanmasından aylar önceden başlayarak asgari ücretin “beklenen enflasyona” endekslenmesi için bir kampanya yürüttüler. Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan sanayinin patronlarına kapalı kapılar ardında, “Asgari ücret meselesinde istediklerinizi net olarak söyleyin” diyerek onları düşük asgari ücret propagandası için teşvik etti.
Bu kampanya sadece içeride değil uluslararası sermaye merkezlerinde de yürütüldü. Onlara asgari ücretin yüzde 25’ler düzeyinde tutulacağına dair güvence verildi. IMF, Swiss Bank, Deutsche Bank gibi merkezler iktidarın bu konuda verdiği sözleri olumlu bulduklarını çeşitli yollarla ifade ettiler.
PATRONLAR VE İKTİDARLARI ASGARİ ÜCRETE ‘BEKLENEN ENFLASYONLA UYUMLU BİR ZAM’DA BİRLEŞTİ!
AÜTK’nin toplanmasına iki gün kala bugün gelinen yer, sermaye güçlerinin iktidarın OVP'de de ifadesini bulan enflasyona karşı mücadele programına “Ücret ve maaşların yüksekliği sebep enflasyon sonuç” iddiasını esas alan, bu nedenle de enflasyon ve maaşlara, dolayısıyla asgari ücrete “Beklenen enflasyona endeksli bir zam” konusunda tam birleşmiş bulunmaktadır.
Türk-İş başta olmak üzere sendikalar ve emek örgütleri başta olmak üzere emek güçleri ortak bir asgari ücret talebi oluşturamamıştır.
Eğer işçi-emekçi cephesinden yığınsal bir müdahale olmazsa AÜTK patronlar ve iktidarının gönlünden geçen bir rakam belirleyip Erdoğan’a gönderecek. O da muhtemelen belki birkaç puanlık “bahşiş” ekleyip asgari ücreti ilan edilecek!
Türk-İş belirlediği 5 üye patron ve iktidar temsilcilerinin belirlediği bu rakama itiraz edip muhalefet şerhi koyacaktır ama bunun bir kıymetiharbiyesinin olmayacağını da önceki yıllardan biliyoruz.
Önceki yıllarda asgari ücret tespitinin en büyük toplu sözleşme olduğu söylenirdi. Haklıydı da. Çünkü milyonlarca asgari ücretli doğrudan, birkaç on milyon emekli ve her kesimden emeği ile geçinen emekçi de dolaylı olarak asgari ücrete yapılın zamdan etkileniyordu. Bu yıl ise, asgari ücrete yapılacak zam sadece asgari ücretlilere yapılacak zammın miktarı tüm ücret ve maaşla çalışanları daha da doğrudan etkileyecektir.
İŞÇİLER YIĞINSAL MÜCADELE İLE ASGARİ ÜCRETİ KENDİLERİ BELİRLEYEBİLİR
Bu yüzden de asgari ücrete yapılacak zam önceki yıllara göre bile daha da önem kazınmış bulunmaktadır.
Bu süreci emekçiler lehine çevirecek tek imkan ise işçi-emekçi cephesinin sürece kitlesel olarak müdahale edebilmesidir. Aksi halde patronlar ve iktidarları kendi sistemlerinin krizinin yükünü asgari ücretli işçilerden başlayarak tüm emekçi kesimlere yıkmayı başaracaklardır. Eğer patronlar ve iktidarları asgari ücreti sorunsuz olarak istedikleri çizgide tutmayı başarırlarsa;
Emekli maaşlarına yapılacak zamlar, 2025 başlarında başlayacak kamu işçisi TİS’lerinde yapılacak zamlar,Özel sektörde yapılacak TİS’lerdeki zamlar,Sendikasız işletmelerde ücret ve maaş zamları,2025 ağustos ayında yapılacak kamu emekçileri toplu görüşmelerinde maaşlara yapılacak zamları da asgari ücretin belirmesindeki kriterler dikkate alınarak yapmak isteyeceklerdir.
Bu yüzden de bu yıl asgari ücrete yapılacak zammın kriterleri, geçmiş yıllara göre bile tüm maaş ve ücretliler için daha fazla önemli olacaktır.
Kısacası asgari ücretin ne olacağı AÜTK’ye bırakılırsa sonuç Mehmet Şimşeklerin ve her sektörden patronların dediği gibi olacaktır! Ama milyonlarca işçi ve emekçi insanca yaşayacakları bir asgari ücret talebinde az çok birleşebilirse sürece yığınsal olarak müdahale edecekleri bir mücadeleyi de göze almak durumundadırlar. Çünkü asgari ücretle ilgili talep AÜTK’ye, patron ve iktidarlarının temsilcilerine bırakılmayacak kadar önemli bir taleptir!
- Tartışmalar "Sadece Türkiye’nin Kürt sorununun demokratik çözümü" kapsamını aşıyor 05 Ocak 2025 04:58
- 2025'in emek, barış ve özgürlük yılı olması dileği ile... 31 Aralık 2024 06:59
- Ülkemiz işçi emekçileri 2025'i emek yılı yapacak güce ve deneyime sahiptir! 28 Aralık 2024 06:16
- Asgari ücretli işçinin grev hakkıyla da donatılmış yeni bir mekanizma talebiyle mücadeleye! 24 Aralık 2024 16:44
- Son iki haftada oluşan Suriye haritası neyi gösteriyor? 12 Aralık 2024 04:45
- Suriye'de çıkar peşindeki herkes operasyonun içinde ama kimse rolünü kabul etmiyor 05 Aralık 2024 06:45
- Eğer ‘Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz’se... 01 Aralık 2024 04:54
- İşçilerin özelleştirmeye karşı cepheden ‘hayır’ demekten başka bir seçeneği yok! 27 Kasım 2024 06:55
- Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır! 24 Kasım 2024 04:47
- Bakan Tekin ve arkasındakiler laikliğe cepheden savaş açan bir konumdadır! 21 Kasım 2024 04:52
- İktidar 'iç cepheyi güçlendirmek' istiyor, emek ve demokrasi güçleri ise 'birleşik mücadele' diyor 17 Kasım 2024 04:44
- Ülke ve halkın sorunlarını çözmeyen iktidar yeni suç ve cezalar ihdas ediyor 13 Kasım 2024 04:58