Alfa kuşağı: Çeyrek yüzyıl biterken sağlık
Fotoğraf: Evrensel
21. yüzyılın ilk çeyreği bitmek üzere: 25 yıl
Tamamı 3. milenyumda ve 21. yüzyılda doğmuş tek kuşak: Alfa kuşağı. Bu kuşak teknolojiyi hayatlarının her alanına entegre eden ilk nesil olacak.
Onlar sağlık ve sağlık teknolojileri boyutu ile nasıl bir miras devraldı, gelecekte onları neler bekliyor birlikte göz atalım.
21. yüzyılın ilk çeyreğinde baş döndürücü bilimsel gelişmelerin olduğu bir zeminde doğdu alfa kuşağı. Nasıl mı:
- Genom projesi ile insan genomu haritalandı ve genetik hastalıkların anlaşılmasında devrim yarattı.
- ‘Kişiselleştirilmiş tıp’ ile genetik bilgilere dayalı tedavi yöntemleri geleceğe yelken açtı.
- İmmünoterapiler ile kanser tedavisinde bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi sağlandı.
- CRISPR vb. teknolojiler ile gen düzenleme teknikleri gelişti.
- Teletıp ile uzaktan sağlık hizmetleri pandemi döneminde yaygınlaştı.
- Yapay zeka tıbbi görüntüleme ve tanı süreçlerinde yeni bir çağın ipuçlarını sundu.
- İlaçların hedefe ulaşımında nanoteknolojik yöntemlerin kullanımı başladı.
- Dijital sağlık uygulamaları ile yani akıllı saatlerden telefonlara mobil uygulamalar ve giyilebilir teknolojilerle sağlık takibi hayatımızın bir parçası olmaya başladı
- Organ ve doku mühendisliğinde kullanılan 3D yazıcılar devreye girdi. Kim bilir, belki de yakın gelecekte insanlar kendi protezlerini kendileri üretecek.
Alfa kuşağı büyük gözetim, rıza zemininde eve kapanma ile Covid 19 pandemisini, bizim kuşakların zihnindeki ‘Yontma Taş Çağı’ misali hatırlayacaklar belki de. Pandemi sürecinden ders çıkaracakları ise kesin.
Yakın geçmişimizin sağlıkta teknolojik üstünlüğü bilgisayarlı tomografi, MRG, PET, ultrason idi. Ayrı ayrı yapılan ve kimi zaman başka başka radyologlar tarafından değerlendirilen ve doğası gereği eklektik olan tanı süreçlerinin yerini hibrid görüntüleme yöntemlerinin alacağı kesin. MRG-PET ve BT-PET gibi hibrit teknolojiler yani hem anatomik hem de işlevsel bilgiyi bir arada sunan ve daha kapsamlı bir değerlendirme imkanı sunan teknolojiler kullanılmaya başlandı bile.
Belki de radyologların çekilen filmleri yorumlamasını, kahve falındaki figürlerin çağrışımları ile fal bakan falcılara benzetecekler yakın geleceğin mizah anlayışında.
Yeni dönemde otomatik tanı süreci başlayacağı kesin. Yapay zeka (AI), görüntüleme verilerini analiz ederek hastalıkları daha hızlı ve doğru bir şekilde tanımlamak amacı ile kullanmaya başladı bile.
Uzay teknolojilerinin tıp pratiğine yansıması ile insanlık tarihinin baş döndürücü gelişmelerini birlikte yaşadık. 3. milenyum sonrası ilk çeyrek yüzyıl sağlıkta yeni deneyim ve kullanım alanları yarattı:
- Bizde E-Nabız olarak bilinen elektronik sağlık kayıtları yaygınlaştı.
- Robotik cerrahi ile uzaktan ameliyatlar mümkün kılındı.
- Telepsikiyatri yani psikiyatrik hizmetlerin uzaktan sunumu yaygınlaştı.
- Ve yeni ufuklar: Misal 3D ve 4D görüntüleme yöntemleri: 4D görüntüleme ile zaman içinde değişen kalp ve kan damarları gibi dinamik yapıların değerlendirilmesi planlanıyor.
Tüm bunların ışığında mevcut tıp eğitimi ve hekimlik pratiğinin alfa kuşağı için yetersiz kalacağı ise aşikar. Tıp öğrencileri dünyada bir ilk olarak 2022’de İngiltere'de ‘hologram hasta’ üzerinde eğitim aldı bile.
Hologram ile eğitim diğer adıyla sanal gerçeklik ile tıp öğrencileri hastaları 3 boyutlu olarak takılan hololenslerle görebiliyor. Bu yolla hastaların sanal muayenesi ve sanal tedavi ile öğrenme süreci mümkün hale geldi.
Tüm bu bilimsel gelişim ne yazık ki bizleri daha sağlıklı kılamadı. Varsıllar ve yoksullar arasında, yeni kuşak teknolojiler bağlamında sağlık hizmetlerine ulaşımda uçurum derinleşeceğe benziyor. Sosyal güvenlik kurumlarının doğası gereği bizde SGK’nin yeni teknolojiler bağlamında finansmanda zorluklar yaşayacağı ise aşikar.
İnsan ömrünün nasıl şekilleneceği, sadece teknolojik gelişmelere değil, aynı zamanda bireylerin sağlık davranışlarına ve toplumların sağlık politikalarına da bağlıdır. Ve yine savaşmamayı, öldürmemeyi öğrenemedi insanlık.
Son 25 yılda savaşlar ve çatışmalar, birçok bölgede sağlık sistemlerini zayıflatarak salgın hastalıkların ortaya çıkmasına veya yayılmasına yol açtı: Ebola virüsü, kızamık, kolera, zika virüsü, HIV/AIDS, tüberküloz, dengue ateşi, sıtma, Kırım Kongo kanamalı ateşi (KKKA),tifo hızla ve yeniden arttı.
2025’e girerken bir kısmının sayısı azalsa da altı kuşak birlikte soluyoruz dünyayı. Doğum yıllarımıza göre:
- 1945 öncesinin gelenekçi veya sessiz nesli,
- 1946 - 1964 Baby Boomers nesli,
- 1965 - 1976 doğumlu X kuşağı,
- 1977-1995 Y kuşağı,
- 1996 - 2015 Z kuşağı
- Son olarak alfa kuşağı.
Nasıl bir dünya istiyoruz, nasıl bir sağlıklı gelecek istiyoruz sorularının yanıtını tüm bu kuşaklardan insanların bir arada üretmesi için uygun bir zemin yaratabilirse insanlık, gelecek bambaşka olabilir.
Sağlıcakla kalın.
- Piyasalaşma ektiler, biçilen sağlığımız oldu 13 Ocak 2025 04:07
- Verem değil yoksulluk ve yoksunluk öldürüyor 06 Ocak 2025 04:41
- Nar: Sağlık, barış, esenlik 23 Aralık 2024 04:45
- Tamamlayıcı sağlık sigortası: Eksik olan ne? 16 Aralık 2024 04:47
- Barış kokusu: Ege denizi 09 Aralık 2024 04:53
- İnsandan inşaata demir eksikliği 02 Aralık 2024 04:48
- Bir davayı seyretmek: Başka bir sağlık sistemi mümkün 25 Kasım 2024 04:43
- Kırmızı kurdele: AIDS ve çocuk 18 Kasım 2024 04:04
- Hekim grevleri tüm dünyada tarihsel bir eşikte 11 Kasım 2024 04:50
- Özelleştirme yolunda aile hekimliği ya da sağlık hakkımız 04 Kasım 2024 04:11
- 2025 ya da sağlık: Yeni sağlık bütçesinin ipuçları 28 Ekim 2024 04:35
- Sağlıkta kayıp kuşak: 0-23 yaş arası ve AKP'li yıllar 21 Ekim 2024 04:53