Gündem ve saptırma...
![](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/281745.jpg)
Fotoğraf: Anadolu Ajansı
AKP-MHP’nin CHP ve DEM Parti belediyelerine saldırıları sürüyor.
Mersin Akdeniz Belediye Eş Başkanlarının tutuklanmalarının ardından bu belediyeye adet olduğu üzere kaymakam kayyım atandı. İl ya da büyükşehir belediyesiyse vali ya da yardımcılarından biri, ilçe belediyesiyse kaymakam kayyım olarak belediyeyi yönetmeye gönderiliyor.
Akdeniz Belediye Eş Başkanlarının tutuklanıp kayyım atanmasının nedeni “terör”! “Terör örgütü” lideriyle görüşmeler başladı yeniden, ama başkanlar “terör” suçlamasıyla hapse atılıp başkanı oldukları belediyeye el konuyor! Mardin’de ve Esenyurt’ta da böyle olmuştu!
En son Beşiktaş belediye başkanı toplam 47 kişiyle birlikte gözaltına alındı. Bu kez suçlama “ihale yolsuzluğu”!
Bu, “terör”ün gerekçe gösterilmesi türünden, hatta ondan da gülünç bir komedi. İnsanın kasıklarını tuta tuta gülesi geliyor!
İhale ve yolsuzluk denince hemen akla gelecek olan AKP’dir. Hem de sadece yönettiği belediyelerle değil. Ama örneğin eski AKP’li İstanbul Belediyesinin üstelik çoğu ihale bile yapılmadan yine örneğin TÜGVA gibi vakıflara peşkeş çektikleri unutulmamıştır. Bu vakfın karargah olarak kullandığı bir büyük binayla otopark olarak para kestiği koca bir araziyi İBB yıllarca uğraşıp geri almaya çalışmış, birini alabilmiştir.
“5’li çete” namıyla ünlenen tekelci şirketlere ne ihaleler verilmiştir. Başka şirketlerin girmelerinin olanaksızlaştırıldığı “adrese teslim” ihaleler ünlüdür. Öyle şartlar konmuştur ki ihale kontratlarını örneğin sadece Cengiz karşılayabilmiştir; çünkü iki gün önce haberdar edilmiş ve şartı sadece o yerine getirmiştir. “Adrese teslim” ihaleler yine de sözde ihaledir. Başka bazı işlerse ihale mihale yapılmadan peşkeş çekilmiştir.
Üstelik kayyımlarla AKP ve MHP’li başkanların yönettikleri belediyelerde başkanlık odası ve salon döşemeler, altın varaklı banyo-tuvalet yenilemeler türünden zevküsefaya harcamalar, milyarlara varan zimmetler ve geriye bıraktıkları devasa belediye borçları bilinirken!.. Ve şimdi “Silkeleyin” talimatıyla çoğu bu borçlar dolayısıyla SSK borçları olan rakip CHP’nin belediyeleri kıskaca alınmaya çalışılırken…
Bu tür ihaleler ya da ihalesiz peşkeşlerde suçlanan ne şirket ne belediye ne de merkezi yönetim olmuştur. Sıradan iştir ve kimsenin başı derde girmemiştir. Ancak DEM Parti “terör”den, CHP ise “terör”ün yanı sıra ihale yolsuzluğundan suçlanır! Komedidir; ama ülke böyle yönetilmektedir.
Bu tür “operasyonlar” terör estirmek değildir de nedir?
Sonuçta terör korku yayarak amacına ulaşmaktır. Zora dayalı olarak korku yaymak ve hedefine ulaşmak! Yapılan nedir ki? Ülkede herkes siyasal ve sosyal adalet ararken, adı “hukuk” takılmış zora, güce dayalı olarak korku yaymakla kalmayıp siyasal rakiplerini tasfiyeye yönelmek!
Bu mesele, kim ne derse desin, Türkiye’nin gündemidir: Kayyımlarla el koyarak belediyeleri siyasal rakiplerinin elinden almak ve yolsuzlukların bini biri para olarak tepe tepe kullanmak! Önemli bir bileşeni “kayyımcılık” olan politika ve uygulamalarla “otoriter” denen faşist bir diktatörlük kurmaya çalışmak!
Tabii ki Türkiye’nin tek bir gündemi ya da gündem maddesi yoktur. Bir diğer gündem, tüm ekonomik ve mali yüklerin halkın, işçi ve emekçilerin sırtına yıkılmasıdır. Faizleri düşürme ya da yükseltmenin, enflasyonun, iç ve dış borçların, baş göstermiş olan ekonomik krizin yüklerini halka yıkmak. Hiçbir hakları tanınmayan işçiler ve mücadelelerine saldırılarak… yeni vergiler ve zamlarla… gerçek ücretler düşürülüp emeğin toplam gelirler içindeki payı sürekli azaltılarak… yoksulluk açlık sınırına vardırılıp üstüne işten atmalarla işsizlik bindirilerek… emeklileriyle birlikte emekçilere yaşamı zindan etmek.
Ve bir üçüncü gündem ya da gündem maddesi Suriye ve tüm Ortadoğu’nun yeniden paylaşılmasına bağlanarak Bahçeli’nin adını “Terör örgütünün silah bırakması” ya da “Kendisini feshetmesi” takarak gündeme getirdiği Kürt Sorunu.
Üçü de bu ülkenin çözüm bekleyen ve uğruna mücadele edilmesi gereken gündemleridir ve hiçbirinin diğerinin aleyhine gündemi saptırmak olduğu ileri sürülemez!
Üçü birden uygun biçimde birleştirilerek ve kimi zaman biri kimi zaman diğeri öne çıkarak emekçilerin başlıca mücadele konularını oluşturuyor.
Evrensel'i Takip Et