Düzce ranta kurban ediliyor!

Fotoğraf:PDT dosyası
1999 depreminden sonra yaralarını sarmaya çalışan Düzce’de belediye binası da ağır hasar aldığı için yeni bir belediye binası yapılması uygun bulundu. Düzce merkezde Cedidiye Cami Meydanı’nın içinde modern görünümü ile ve yeni deprem yönetmeliklerine uygun Düzce Belediye binası yapıldı. Belediye 2009 yılından itibaren hizmetini bu yapıda sürdürüyor. Aynı meydanın yol tarafındaki cephesinde yer alan eski dükkanların da depremden dolayı yıkılmasının ardından, cami ve çevresi güzel geniş bir meydana kavuştu. Bu alan 1987 yılına ait imar planında da yeşil alan ve meydandı. Kesme taş işçiliği ile 60 yıldan fazla bir geçmişi olan Cedidiye Cami’sinin, önündeki ağaçların (Belediye tarafından kesildi) bu meydan ve kent dokusu içindeki yeri çok güzeldi. Ancak depremde yıkılan dükkanların kamulaştırılarak meydanın plandaki şekli ile işlevsel hale getirilmesi beklenirken, dükkanların bulunduğu alan ticari alana çevrildi. Meydanın bütün özelliğini ve bütünlüğünü bozularak, mevcut caminin de önünü kapatacak şekilde, eski yapı havası verecek kemerli, kopya yapılar ile bu alan yeniden yapılaştırıldı ve ticarete açıldı. O dönem konu ile ilgili yazılan ve raporlanan tüm veriler hiçe sayıldı; rant, kent değerlerinin önüne geçti.
Fotoğraf:PDT dosyası
Belediye binası yıkılacak, alan ranta açılacak
Şimdi aynı meydanın diğer köşesinde bulunan ve Düzce Belediyesi olarak hizmet veren belediye binası hiçbir haklı gerekçe gösterilmeksizin yıkılacak ve yerine ticari yapılar yapılarak meydanın kalan boşluğu da ranta kurban edilecek. Yapı yeni deprem yönetmeliğine göre yapılmış, kat yükseklikleri bakımından afet anında kullanılması mümkün olan bir yapı. Bu yapının yıkılmasına karşı olan Düzcelilere rağmen, yapı hiçbir gerekçe gösterilmeksizin yıkılacak. Belediye hizmet binasının işlevselliği açısından bu yapı büyüklüğü ile imkan kılmıyorsa bile, yapının farklı fonksiyonlarda bir kamu yapısı olarak kullanılması da mümkün. Bir üniversite kenti olan Düzce’de kent merkezinde hiçbir sanat galerisi ve sanat işliklerinin faaliyet gösterebileceği bir bina yok. Sanata kültüre ve gençliğe hizmet verebilecek bu yapının yıkım kararı başkanın dudakları arasında. Çok ciddi bir kamu zararı ortada!
Dünyanın en kirli havasını soluyan 3. kent
Bu konuda Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü’nün aldığı kararlar çerçevesinde Düzce Belediye meclisinden de geçen karar ile plan değişikliği yapıldı. Plan değişikliği kararı ile yapılan tadilat sonucu, kent meydanı alanı ticari alana çevrildi. Ne yazık ki Türkiye’de kentleşme politikalarının zararlarını halk çekerken, karar verici kişi ve kurumların aldığı olumsuz kararlar ile kentler yaşanılmaz hale geldi. Deprem sonrası yaralarını sarmaya çalışan Düzce, kötü yönetimlerle bugün organize sanayi bölgelerinin kenti saran gazları, kent içi ulaşımının yarattığı olumsuzluklar, yoğun trafik yükü, çevresel atık ve kirlilikler ile dünyada en kirli havayı soluyan 3. kent olma özelliğinde. Ayrıca 1. derece tarım alanlarının imara açılması, kent yoğunluğunun arttıracak planlamalar ile kent yaşanılmaz bir hale geldi. Konuya duyarlı yöneticilerin, tek adam yönetimince kabul görmediği bir sistemde başkanın yanından uzaklaştırılması ve onun her söylediğine biat eden, ‘Uygundur sayın bakanım, sayın başkanım’ diyenlerin yönetildiği bir kent olgusu yaratıldı.
Fotoğraf:PDT dosyası
Dava sürecinde belediye boşaltılmaya başlandı
Düzce Belediye binasının yapımı aşamasında o dönem başkan yardımcısı olarak görev yapan Mimar İrfan Dursun, bu plan kararına iptal ve yürütmeyi durdurma kararı için yargıya başvurdu. Geçen hafta içinde gelen bilirkişi heyetinin raporları tamamlanmadan, konu ile ilgili mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı beklenirken, yargı da sonuçlanmamış olmasına rağmen Düzce Belediye hizmet binası da bir taraftan boşaltılıyor. Yıkımı yapılacak olan binanın yerine yapılacak yeni ticari yapılar ve onun getireceği rant öncelikte. Koskoca kenti İstanbul-Ankara-Akçakoca, ana yol aksına bağlayan bu ana ulaşım kavşağının oluşturduğu meydan ve onu süsleyen eski Cedidiye Cami’sinin, geleneksel Türk kent mimarisindeki meydan ve merkez anlayışı da bir oldubitti karar ile sonlanacak. Aynı yönetim anlayışı yıllardır tüm Düzcelilere hizmet vermiş olan İsmet Paşa İlkokuluna ait özgün bir mimariye sahip binayı da yıkarak o alanı da imar planında ticari alana çevirdi. İmar plan iptal davası açan Mimar İrfan Dursun’un kazandığı dava ile plan iptal oldu ve bu alan şimdilik kurtuldu. Bütün bu gelişmeler planlı ve yaşanılır bir kent olgusundan uzaklaştırılan Düzce’nin kaderi mi? Geri dönülmesi mümkün olmayan bu bağlayıcı kararlar ve planlamalar hızla artan nüfusun yarın getireceği sorunların çözümünü de imkansız kılacaktır.
Ankara ve İstanbul’un her türlü kararları içinde kullandığı, bir ölçüde de sömürdüğü, bu kent; kendi başına kararlar alabilecek ve yerel yönetim anlayışının olması gereken idari kararlılığı içinde geleceğe umutla bakmak istiyor. Ve Düzce artık kent rantlarına kurban edilmek istemiyor.
Evrensel'i Takip Et