Yeniden Beyaz Yürüyüş

Fotoğraf: Hasret Gültekin Kozan/Evrensel

DİĞER YAZILARI

Hekimliğin ayrıcalıklı bir meslek olduğunu düşünüyorum ama tahmin ettiğiniz gibi benim zamanımdaki prestijli ve çok kazandıran meslek algısı nedeniyle değil tabii ki. Şimdi o algı tümüyle değişti. Çete reisi hatta beli silahlı bazen de yaşamlarını paraya feda eden bir çete mensubu olmak, yukarılarda tanıdıklar, altınızdaki araba, elmasın kıratı, çantanın markası prestij için elzem. Hekimlik ise her gün şiddetle burun buruna yaşamak, üç kuruşa sözleşmeli çalışmak, ödeyeceği kiranın peşinde koşmak demek. Bütün zorluklara ve algıdaki bu değer kaybına rağmen neden hâlâ hekim olabilmek için bu denli zorlu bir hayatı seçiyor insanlar, gençliklerinin en keyifli yıllarını kütüphanelerde ders çalışarak, nöbetten nöbete koşarak geçirmeyi yeğliyorlar diye düşünmelisiniz. Düşünmenize yardımcı olmak için bizim ayrıcalıklı hissetme nedenlerimizi paylaşmalıyım sizlerle.

Bir iki haftadır nihayet kitaplıklarımı düzenliyorum. Aramada dağılmış gibi görünmese de tüm kitapların yer değiştirdiğini gelir gelmez anlamıştım anlamasına ama bir türlü elim değip dokunamamıştım. Biraz zamansızlıktan ama en çok da yeni bir aramanın ne zaman gerçekleşeceğine dair belirsizlikten. Geçen hafta ilk elliye giremediğimi görünce hayal kırıklığı yaşadığımı itiraf edeyim, şimdiye dek ilk üç beşte olma alışkanlığından hâlâ kurtulamamışım anlaşılan. Üstüne bir de beraat eklenince, bir rahatlık geldi üstüme, işe girişmeye karar verdim.

Kitaplık yerleştirmek o kitapları edinmenin heyecanı, okuma serüveni ile başa baş gider hep hayatımda. Her kitap, okuduğum yılları düşündürür. Bazen içinden solmuş bir fotoğraf çıkar ve bugün olduğu gibi yaşamı sorgulamaya, hekimlik seçimimi düşünmeye iter beni. Bu kez de öyle oldu. Tam 45 yıl öncesinden bir fotoğraf, düşüverdi Varlık Yayınlarından çıkmış “Veba” romanının arasından. Camus hayatımı şekillendiren yazarlardan. O fotoğraf boşuna girmemiştir arasına. Bir hastane yatağında oturuyoruz, ilkokula yeni başlamış bir çocuk aramızda, bir yanında annesi, bir yanında beyaz gömleğimle ben. Cerrahi servisindeyiz, yeni başladığım günler klinik stajlarına, ilk olarak da cerrahi stajına. Çocuk ameliyattan çıkalı çok olmamış, toparlanmış, artık oturabiliyor. Hepimizin yüzünde ışıltılı bir gülümseme. İyileşmesini kutluyoruz belli ki, annesi ısrar etmiş, hastanede servisleri dolaşıp fotoğraf çeken fotoğrafçıyı çağırmış, çektirmiş fotoğrafı. Minicik kalbi delik bir çocuktu, taze kan gereken açık kalp ameliyatını ancak ameliyathanenin üzerindeki salondan izleme şansının ötesine geçemesem de o taze kan bendendi. İlk kez bir hastanın iyileşmesinde payım vardı. Henüz becerilerim yetmese de yaşamdan yana elimdeki olanakları paylaşmıştım. Armağanı o ışıltılı gülüşler, çekilmiş bir fotoğraf ve yaşama tutunmasına kanımla da olsa katkı sunabildiğim bir çocuktu.

Toplumsal algı ve değişen değerlerin ayrıcalıklı olmayı farklı tarif etmeye başlamasından çok önce ve şimdi de biz hekimlerin ayrıcalıklı hissetme nedeni tam da bu yaşama dokunan, hastası için kimi zaman kendi yaşamını feda etmekten çekinmeyen diğerkamlık ve iyilik haline giden süreçteki dayanışma halidir. Camus’nün Veba’yı yazdığı yıllarda Avrupa’da yükselen faşizm, insanların bireyci ve içine kapanan haline karşı bir diğerini düşünme, önemseme ve en çok da dayanışmayı öne çıkardığı bu şaşırtıcı romanında hekimi bir simge olarak kullanması boşuna değildir.

Şimdilerde o çocuk nerelerdedir, ne yapıyordur bilmem. Bedensel iyiliği sağlanmış olsa da ruhsal ve toplumsal, siyasal iyilik hali zorlu bir süreçten geçmiş ve geçiyor olsa gerek. O zaman sağlığın diğer belirleyicilerini yeni yeni öğrenmekteydik, yıllar içinde hepsi için mücadele etmenin önemini kavradık. Şimdi meslektaşlarım bunun için gene yollara düştüler, dün onları Kadıköy’den uğurladık, bugün Gebze’deki meslektaşlarımızla buluşacaklar. Beyaz bir yürüyüşün sonunda insanlık adına başka bir sağlık sistemi için bizim tarifimizdeki o ayrıcalığı koruyacakları bir hekimlik ortamını var etme mücadelesini güçlendirecekler. Unutmayın, hekimlik ayrıcalıklı bir yaşam biçimidir.

Evrensel'i Takip Et