Trump bir emperyalist çığırtkan

Fotoğraf: Beyaz Saray X Hesab
Çoğu kişi, şubatın son günü Beyaz Saray’a davet ettiği Zelenskiy’yi Yardımcısı Vance ile birlikte basının önünde dövmekten beter eden Trump’ın davranışını hayretle karşıladı.
Zelenskiy nadir toprak mineralleri anlaşması imzalamak üzere ABD’ye gitmişti, ancak herkesin gözü önündeki açık tartışmada muhatap olduğu parya muamelesiyle şoke oldu. Anlaşmayı zaten imzalayacaktı, ancak Rusya’yla koşulsuz barış yapmaya zorlandı. Niyetini açıklamasına bile izin verilmeyerek Beyaz Saray’ı tek başına terk etmek zorunda kaldı. Trump ardından Ukrayna’ya silah yardımını durdurdu.
Avrupalılar da şoke oldular. Şokun ilk nedeni, Trump’ın görüşlerini bile sormadan Ukrayna savaşını sona erdirerek Rusya’yla barışı gündeme getirmesiydi. Oysa ABD’nin peşinden, Rusya ile tüm ilişkilerini kesmek, bu ülkede yatırım yapmış şirketlerini geri çağırmak ve örneğin Almanya gibileri Rusya’dan aldıkları ucuz doğal gaz ithalatını durdurmak zorunda kalmış, Ukrayna’ya milyarlarca avroluk savaş yardımında bulunmuş, neredeyse bu ülkeye asker göndermenin eşiğine gelmişlerdi!
Şoklarının ikinci nedeni, Zelenskiy’nin bunca aşağılanmasıydı. İlk tepkileri ABD desteğini çekse bile savaşın kendi destekleriyle sürdürülmesi oldu. Oysa bu mümkün değildi; ABD ve koruyucu “şemsiyesi” olmadan savaşta ısrar edemezlerdi. Şokun sonucu olan bu “aşırı” eğilimlerini bir iki gün içinde törpülediler. Ancak uzun süredir gündemde tuttukları “Avrupa Ordusu”nun kuruluşunu hızlandırma ve silah harcamalarını artırma kararı aldılar. 5 gün sonra Brüksel’de bir araya gelen AB liderleri, başını Fransa Devlet Başkanı Macron’un çektiği görünen “Avrupa’nın savunmasını Avrupalıların üstlenmesi” zorunluluğunun bir kez daha altını çizdi.
Birkaç gün içinde, Avrupa’nın liderleri Rusya’yla barış ve Zelenskiy’e yönelik muameleyle yedikleri “yumruk”un şokunu atlattı. “Burjuva demokratik” terbiyelerine sığdıramamışlardı. Kendileri de çoktan Fransa’da emeklilik yaşını yükseltirken parlamentoyu baypas etmiş, Almanya’yı neredeyse tam bir polis devletine dönüştürmüş, İngiltere’de sistemi, bir örneği greve çıkmayı neredeyse olanaksız kılan en gerici yasalarla takviye etmişlerdi, ama hâlâ aristokratik bir demokratlık iddiasındaydılar.
Oysa Zelenskiy, geçmişte örnekleri bol olan kuklaların kaçınamayacağı muameleyle karşılaştı ve bu çok da garip değil. Hatırlansın, Vietnam savaşının anlı şanlı Amerikan uşağı general başkanları kaçtıkları ABD’de açtıkları lokantayla geçinmek durumunda kalmış, savaşta sırtlarını sıvazlayanlar yüzlerine bile bakmamıştı. İngilizlerin sömürgeleri birlikte yönetiyor göründükleri yerli uşakları, uşaklıklarına bin pişman dünyaya veda etmişlerdi. Zelenskiy onlardan biriydi. Kendi ulusunun çıkarlarını en başta Amerikalılar olmak üzere emperyalistlere peşkeş çekti, kendi ulusunun savaşını değil, onların emperyalist savaşını yürüttü. Çıkarları Rusya’yla barışı gerektirdiğinde, emperyalist başı kuşkusuz ona soracak değil. Baksanıza, emperyalistler arasındaki çelişme ve paylaşım kavgasının şiddetlendiği koşullarda emperyalist müttefiklere bile görüşleri sorulmuyor!
Nitekim bunca aşağılanmanın ardından, kuklalığının hakkını vererek, Trump’a kendisinin ve parlamentosunun adına ayrı ayrı yazdığı mektuplarla bir de üstelik Ukrayna’ya dayatılan özrü de dileyerek, barışa da mineral anlaşmasını imzalamaya da ne zaman istenirse hazır olduğunu bildirdi.
Hayır! Zelenskiy’nin başına gelenler sadece pervasız Trump’ın işi değil. Erdoğan da en az onun kadar pervasız ama benzeri bir davranışta bulunabilecek güçte değil. Gerçi o da kendisini “ülkenin sahibi” sanarak, Özel’e “Ayaklarını denk alacaksın, yoksa…” tehdidini savurmuştu, ama Trump’ı bilinen Trump yapan asıl üstünlüğü başkanı olduğu emperyalist ülkenin gücü ve kapasitesinden geliyor. Kişisel özelliklerinin hiç etkisi olmadığı tabii ki söylenemez, ama politika ve davranışlarına yön veren emperyalist çıkarlar ve dünyanın paylaşımının sertleşmiş olmasıdır.
Her yaptığını; Ukrayna, Gazze, Grönland ve Panama Kanalı’na ilişkin taleplerini örneğin Trump’ın kişilik bozukluğuyla açıklama çabası, tıpkı Almanya’nın dünyayı bir büyük felakete sürüklemesini Hitler’in deliliği ya da manyaklığıyla açıklama gafletini çağrıştırıyor!
Trump, günümüz emperyalizminin bir aşırı ürünü!
Evrensel'i Takip Et