10 Mart 2025

‘Atıldığım iş yerinde fazla mesai ücretim kaldı, dava açma hakkım var mı?’

Fotoğraf: Jason Richard/unsplash

SORU: Ben bir fabrikada dört buçuk yıl çalıştım. Geçtiğimiz ay içinde patron benim işime son verdi. İşime son verirken de tazminatlarımı ödedi. Fakat benim iş yerinde fazla mesai alacaklarım var. Bu alacaklarımı ödemedi. Bunları ödemeyi reddediyor. Bu alacaklarım için dava açma hakkım var mı?

CEVAP: Fazla çalışma, İş Kanunu’ndaki tanımı ile yazılı olan koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesidir. İş sözleşmeniz sona erdirildiği zaman kıdem ve sona erme biçimine göre ihbar tazminatlarınız ödenirken ayrıca, fazla mesai ücretiniz varsa hafta tatili ücretiniz ve diğer hak etmiş olduğunuz alacaklarınızın da ayrıca işveren tarafından ödenmesi gerekmektedir. Zira fazla çalışma ücreti geniş anlamda ücret alacağı içerisinde kabul edilmektedir ve işverenin iş ilişkisinden kaynaklı en önemli borcu olan ücret ödeme borcunu yerine getirmesi gerekmektedir. Dolayısıyla iş mahkemesinde fazla çalışma ücreti alacağı için dava açma hakkınız elbette vardır. Tabii dava açmadan önce zorunlu ara buluculuğa dava şartı açısından başvurmanız gerekmektedir.

Ancak fazla çalışma ücretine ilişkin açacağınız alacak davasında davanın ispat yükü açısından dikkat etmek gereken bazı hususlar vardır. Genel kural olarak herkes iddia etmiş oldukları hususları ispatla yükümlüdür. Fazla çalışma alacağına ilişkin davada da fazla çalışma olduğunu iddia eden işçinin fazla çalışma yapıldığını, işveren de fazla çalışma ücretinin ödendiğini ispatlamakla yükümlüdür.

İşçi fazla çalışma ücreti alacağı olduğunu her türlü delil ile ispatlayabilir. Ancak bu noktada işçinin ücret bordroları önem kazanmaktadır. Ücret bordrolarının işçi tarafından imzalanmış ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı ancak yazılı belgeler ile kanıtlaması gerekecektir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Dolayısıyla eğer ücret bordrolarınızda imzanız var ve herhangi bir itiraz kaydı yoksa bu durumda ancak yazılı belge ile fazla çalışma ücreti alacağı olduğunu ispatlamanız gerekmektedir.

“Somut olayda, işveren tarafından dosyaya davacı işçiye ait imzalı ve fazla mesai tahakkuku içeren ve ihtirazi kayıtta taşımayan bordrolar sunulmuştur. Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda fazla mesai hesabı yapılırken bu bordroların ait olduğu aylar fazla mesai hesabından dışlanması gerekirken, bu ödemelerin fazla mesai hesabından mahsubu yerinde olmamıştır.” (Yargıtay 9. HD, 2021/ 7105 E.) 

Yine ücret bordrosunda fazla çalışma bölümünün boş olması veya fazla mesainin bordrolarda sıfır olarak gösterilmesi ve herhangi bir tahakkuk ve ödeme içermemesi halinde de eğer işçi fazla çalışmasını ispatlayabilirse bu durumda da fazla çalışma alacağına hak kazanabilecektir. Bu durumda işçinin fazla mesai yaptığını her türlü delille ispat edebileceği uygulamada kabul edilmektedir.

İş yerinde günlük çalışma saatlerini içerecek şekilde puantaj kayıtları tutuluyor ise, işçi, imzalı ve günlük çalışma saatlerinin yazılı olduğu puantaj kayıtlarına karşı fazla mesai iddiasını ancak yazılı delillerle ispatlayabilecektir. Fakat, puantaj kayıtlarında işe giriş çıkış saatleri belirtilmemişse, işçi fazla çalışma iddiasını, tanık delili ile ispatlama hakkına sahip olacaktır.

İşçinin fazla çalışma iddiası, belirtilen yazılı delillerle ispatlanamaması durumunda da tanık deliline dayanılmış ise tanık beyanlarına göre mahkeme tarafından değerlendirme yapılabilecektir. Ancak yukarıda belirtmiş olduğumuz üzere iş yeri kayıtları veya imzalı bordroların varlığı halinde, tanık beyanlarına itibar edilemeyecektir.

Dolayısıyla açacağınız fazla çalışma ücretine ilişkin davada bu hususlara dikkat etmeniz gerekmektedir.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

‘Yetim hakkı’ da sermayeye

‘Yetim hakkı’ da sermayeye

Türkiye’de kemer sıkma politikaları ve sosyal yardım kesintileri yoksulluğu derinleştirirken, 2 bin 404 çift, 3 bin liralık yetim maaşı alabilmek için resmen boşandı. Bu yolla ekonomik çıkmaza çare arayan ama aynı evde yaşamaya devam eden bu çiftler, SGK’nin hedefinde. Oysa aynı SGK, İşsizlik Fonundan sermayeye yılda ortalama 17 milyon yetim maaşı aktarıyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İktidar yoksullaştırdığı halkın imdadına yetişen kent lokantalarından rahatsız. Kent lokantasını öven Vedat Milor’a soruşturma açıldı.

Evrensel'i Takip Et