17 Mart 2025

İBB’nin Kartal uçuşu

İstanbul Kartal ilçesinin Karlıktepe Mahallesi sınırlarında yer alan halkın deyimi ile “Çamlık” denen bir yer vardı. Çevre yerleşimlerinin ortasında alanın üstünde ulu çam ağaçlarının yer aldığı ve halkın yeşil alan olarak kullandığı bu yerin mülk sahibi İş Bankası GYO ile İBB arasında 16.02.2012 tarihli bir protokol imzalandı. Bu protokolde alanın 20 bin metrekarelik kısmı İBB’ye, kentsel dönüşüm amacı için kullanmak şartı ile bağışlandı. Hemen ardından 14.12.2017 tarihinde bakanlık oluru ile bu alan “rezerv yapı alanı” ilan edildi. Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkındaki kanunun ilgili hükümleri çerçevesinde gerekli tüm görev ve yetkileri de İBB’ye verildi. Bu bağış karşısında yapılan imar plan tadilatı ile Kartal’ın Karlıktepe Mahallesi’nde çok katlı gökdelenler yükseldi. İş Bankası GYO bu bağışın karşılığını almıştı. Kartal ölçeğinin çok üstünde deniz manzaralı bloklara ait daireler ve iş yerleri satışa çıkarıldı, birçoğu da satıldı. Şimdi planın ikinci kısmı devreye girecekti.

Plan değişikliğii İBB Meclisinden geçti

19.09.2006 tasdik tarihli 1:1000 ölçekli imar planında açık ve kapalı spor alanı olan alanın fonksiyonu konut ve ticaret alanı olarak değiştirildi. Bölge halkının itirazı ve açılan dava ile İstanbul 9. İdare Mahkemesi, tadilat teklif planını, “Söz konusu plan değişikliği kamu yararı taşımadığı ve donatı alnını azalttığı, yeni yapı ve nüfus yoğunluğunu getirdiği, imar mevzuatına göre uygun olmadığı” gerekçeleri ile iptal etti.  Bu iptal kararlarına rağmen “İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığı, Kentsel Dönüşüm Planlama Şube Müdürlüğü” tarafından aynı alanın imar planına yeni tadilat teklifini sundu. İmar Komisyonunun teklif planının geldiği şekli ile uygun gördüğü plan kararı, İBB Meclisinden 17.01.2025 tarih ve 87 No’lu kararı ile geçti. Depremi bekleyen İstanbul’da en yetkin kurum ve meclisi plana ait teklif dosyasını ne kadar değerlendirdi bilinmez. Ancak plan teklif raporunun 2. başlığında “Topografik yapı tanımında 1:2000 ölçekli yerleşime uygunluk haritalarında her ne kadar yapılaşmaya uygun alanlar olsa da yerel olarak bazı problemlerle karşılaşılabilir. Derin kazılarda kaya ortamlarında sık çatlaklı - kırıklı yapı olması nedeni ile, kama tipi kaymalar ve diğer şev stabilite sorunları görülebilir” denilmektedir.

Yapılaşmanın önü her aşamada açıldı

Bu yapılacak inşaat faaliyetleri içinde sorunların tespit edilmesi, çözüm önerilerinin sunulması, uygulama projelerinin de bu hususlara göre yapılmasını gerektirmektedir. Bölgenin bir deprem toplanma alnının bile olmadığı koşullarda tüm bu risklere rağmen tadil plan teklifi sunulmuştur. Bu teklif söz konusu parselde taban alanı 0.20 ile 0.40 ve emsal alanı 2.00 olacak şekilde konut, ticaret alanı, park, belediye hizmet alanı, kısmen yol alanı olarak yapılmıştır. Alan toplamında 9 bin 864 metrekaresi konut ve ticarete, 7 bin 2 metrekaresi park alanına, 3 bin 4 metrekaresi de belediye hizmet alanına ayrılmıştır. İptal edilen ilk planlara göre alan üzerinde bir miktar sosyal donatı konulmakla birlikte, plan teklif dosyasındaki notlarda konut ve ticaret alanına ayrılan alanın üzerinde yapılanma emsali olarak belirlenen katsayının çok üstünde yapılanmasını sağlayacak notlar yer almıştır. “Kat sayısının farklılaştırılarak kademelenme yapılması durumunda, kademeler üzerinde oluşan ortak alan niteliği taşıyan teras çatılar, kat terasları emsal haricidir” ve imara açılan alan her ne kadar 9 bin 864 metrekare olarak belirtilmiş ise de aynı raporun 2.1.1.3 bendinde “Emsale esas inşaat alanı imar uygulaması öncesi tapu alanının yüzde 60’ı üzerinden hesaplanacaktır” deniliyor. Bir başka plan teklif rapor notunda da “Tiçaret ve konutlarda yola cephesi olan eğimden dolayı açığa çıkan 1. bodrum kat, 2. bodrum katlar ile zemin katlarda ticari birimler yapılabilir” denilmektedir. Ayrıca yapıların emsal hesaplarına dahil edilmeyen ortak kullanım alanları ve plan notlarının verdiği 0.30 emsal hakkı da kullanıldığında bu alanda ortalama 40 bin metrekarenin üzerinde yapılanma olacağı aşikardır.

Günü kurtarma planları çözüm değil

Ayrıca sunulan plan raporunda da İş Bankası GYO’nun yüksek katlı ve yoğunluklu yapılarının hemen yanında yapılması planlanan bu yerleşim ile bölgedeki yoğunluk olağanüstü artacak, yetersiz donatı ve altyapı eksiklikleri ile ciddi problemler oluşturacaktır. Bu plan 7 Mart 2025 tarihinde askıya çıkarılmış ve 7 Nisan  2025’te askıdan inecektir. Plan iptali ile ilgili Karlıktepe Mahallesi sakinleri imza kampanyası yaparak konuyu yargıya taşıyacaklar. Son yıllarda siyasi erk kararlarının kentlerin yapılanmasında ne kadar olumsuz davrandığı, günü kurtaran rant anlayışı içinde bugünün yaşanılmaz kentlerini yarattığı ortada. Depreme karşı kenti hazırlamak, istenilen her alanda yapı rezerv alanı yaratmak, kentsel dönüşüm adı altında kent yoğunluğunu arttırarak geleceğin problemli kentlerini yaratmak çözüm değildir. Tüm bu problemler siyaset üstü değerlendirilmelidir. Plan üzerinde kamusal alanlara yer ayırmış gibi görünmesine rağmen, plan kararlarında emsal katsayılarının parsel alanının yüzde 60’ı üzerinden değerlendirilmesi, emsale girmeyecek alanlar tanımı vs. ile planlama ilkelerinden uzak, ince cinlikler ile istenileni yaratma çabası içindedir. İstanbul’da mevcut planların bir yılda meclis kararları ile ortalama 5. bininin tadilat ile değiştirildiği bir kentte, plan bütünlüğünden bahsetmek mümkün değildir. Her geçen gün yoğun nüfus artışı, ulaşım, alt yapı, vb. sorunlarla boğuşan, depremi bekleyen İstanbul’da günü kurtarma hesapları yapılmamalıdır.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yüzsüzlük seferberliği

Yüzsüzlük seferberliği

“Vergide adalet” sözünü ağzından düşürmeyen Maliye Bakanı Şimşek’in başlattığı seferberlikten yine sermayeye kıyak çıktı. Bütçede sermayeden alınacak 2.2 trilyon TL vergi gelirinden vazgeçen iktidar, trilyonlarca liralık gelir elde eden 100 şirketin, 62.5 milyar liralık vergisini erteledi. Yüksek enflasyon nedeniyle Türkiye’nin en zenginleri listesinde yer alan patronların ödeyeceği vergi kuşa dönecek.

Borsa İstanbul’da işlem gören ve 2024 yılında 3.6 trilyon TL gelir elde eden 100 büyük şirketten 62.5 milyar TL tutarında vergi tahsil edilmedi.

Türkiye’nin en zengin 10 ismine ait sadece 8 şirketin toplam 18 milyar TL’lik vergi borcu ertelendi.

Çevre Bakanı Kurum’un Emlak Konut Genel Müdürlüğü döneminde özelleştirilen Emlak Konut’tan tahsil edilmesi gereken 6.9 milyar TL tutarında vergi alacağı ertelendi.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
MEB’in tarikatlardan sonra Ülkü Ocaklarıyla protokol imzalamasının ardından Ülkü Ocaklarının okullarda düzenlediği etkinliklerin propaganda ve eleman kazanmaya dönüştüğü iddiaları gündeme geldi

Evrensel'i Takip Et