Hak arama doludizgin…

Ülkenin hali malum. Böyle bir ortamda elbette odağı başka noktalara çevirmek, hele hele spora yöneltmek çok zor fakat hakkını arayanlara her alanda rastlamak mümkün. Dolayısıyla hakkın peşinde ilerlerken bir nevi ülke panoramasını da yakalayabiliyoruz.

3. Lig 2. Grup’ta, liderin 10 puan gerisinde olmasına rağmen grubunun en az maç kaybeden 3. takımı olarak 4. sırayı Yurt Et Amasyaspor’a değineceğiz bu hafta. Hatta şöyle de bir detay verelim: Amasya temsilcisi, bu hafta mağlup olmasına rağmen kendisinin bir üst ve iki üst basamağında yer alan takımlardan daha az mağlubiyete sahip.

Geride bıraktığımız hafta sonunda, kümede kalmak için puan veya puanlara şiddetle ihtiyaç duyan İnegöl Kafkasspor deplasmanında 2-1’lik mağlubiyet alan Amasya temsilcisinin hafta içinde ter idmanı da dahil olmak üzere hiçbir idmana çıkmadığı iddia edildi.

Peki sorun neydi?

Bu sezon pek çok kulüpte gördüğümüz üzere; söz verilen ödemeler futbolculara yapılmamıştı.

Hatta daha da ciddi bir iddiaya göre bundan iki ay öncesinde kulüpten ayrılmış futbolcuların neredeyse hepsi, bu gerekçeyle başka takımlara gitmişti. Buna rağmen de transferler yapılmıştı. Düşünün ki bir takım, isim sponsoruna sahip olmasına ve grubunda play-off’un en net adaylarından biri olmasına rağmen bu problemlerden dolayı futbolcularını idmana çıkmama eylemi yapmaya sevk ediyor.

İsim sponsoru demişken…

Kaybedilen İnegöl Kafkas maçından sonra Amasyaspor’un isim sponsoru Yurt Et firmasının sahibi ve aynı zamanda kulübün de başkan vekili olan Rahim Yurt; Suluova Yurt Et ailesi olarak sponsorluk anlaşmasına istinaden 10 milyonluk ödemenin yanı sıra destek amaçlı 2 milyon TL’lik daha ödeme yaptıklarını ve taraftarın eleştirilerini hak etmediklerini belirtti.

Eleştiriyi hak etme/etmeme mevzusunu bir kenara koyarsak…

Bu kadar ciddi bir ödemenin yapıldığı ortamda futbolcuların ödemelerinde sorun varsa kulübün tek bir kişinin/firmanın omzunda daha fazla duramayacağı aşikar. Her zaman bahsettiğimiz gibi kalıcı gelir modelleri üretilmeden, altyapı yatırımları artırılmadan ve kulüpler için sürdürülebilir işleyişler inşa edilmeden başarı gelmez.

Gelse de kalıcı olmaz. Örneklerini çok gördük. Daha da çok göreceğiz.