31 Mart 2025

Bayramlar değişirken: Amerikan ekolü

Fotoğraf: Fırat Topal / Evrensel

‘Nerede o eski bayramlar’ özlemi bir ‘taş’ ise eğer, ipuçları Amerika’ya çıkarsa sakın mizah sanmayın.

Ramazan Bayramı adının ‘Şeker Bayramı’ olarak anılmasından tutun da bayramlaşma biçimlerimizin değişmesine, keşfinden  bugüne hep etkili oldu Amerika.

ABD’nin Grönland’a el koyması ile gelecekte bayram ritüellerinin bir kez daha değişmesi mümkün.

Tarihsel olarak Amerika’nın keşfi, sadece ekonomik değil, dini ritüeller ve gelenekler açısından da önemli değişimlere yol açtı. Oradan dünyaya yayılan yeni tarımsal ürünler, bayramlar dahil dini gelenekler ve ritüellerin içeriklerini etkiledi. Aynen şimdilerde Amerikan kökenli dijital platformların bayramlaşmanın sosyal boyutunu değiştirmesi gibi.

İslam dünyasında Ramazan Bayramı’nda şeker tüketiminin artıp, tatlı ve kahve ikram geleneklerinin güçlenmesi Amerika’nın keşfine dayanır.

Amerika’nın keşfi sonrası şeker kamışı Karayipler ve Brezilya’da büyük ölçekte üretilince dünyada şeker ucuzlayıp yoksullar için de giderek ulaşılabilir oldu. Nihayetinde 18.-19. yüzyılda Osmanlı dahil İslam ülkelerine ucuz şeker girmeye başladı. Şeker saraylardan çıkıp mahallelere yaygınlaşınca lokum, baklava gibi tatlıların daha ucuz ve bol üretilmesine neden oldu. 

Şekerleme, tatlı ikramı Ramazan Bayramı’nda gelenek haline gelmekle kalmadı ve 20. yüzyılda halk arasında bayramın adını da değiştirdi: ‘Şeker Bayramı’

Amerika merkezli sosyal medya platformları, diğer dinler gibi İslam dünyasında da bayram geleneklerini ve dini ritüelleri dijitalleştirerek dönüştürdü. Nicedir bayramlaşma, fitre, ibadet gibi gelenekler fiziksel değil, dijital etkileşimler üzerinden yaşanıyor.

Eskiden bayram tebrikleri yüz yüze veya kartpostallar ile yapılırken, artık WhatsApp, Facebook, Instagram üzerinden toplu olarak gönderiliyor. Bayram ziyaretlerinin yerini nicedir görüntülü bayramlaşmalar aldı.

Tüm bu platformların evveliyatı olmayıp, 2004-2009 arası Amerika’da doğup tüm dünyaya yayılan dijital icatlardır. 

Günümüz bayramlarının vazgeçilmez ikramları kahve ve kolalı içecekler de bir ritüel olarak Amerika menşelidir. ‘Kırk yıl hatırı’ olan kahve her ne kadar Etiyopya ve Yemen üzerinden Osmanlı’ya ulaşsa da, zengin ayrıcalığından çıkıp yaygınlaşması Amerika’nın keşfine dayanır.  Karayipler ve Güney Amerika’da üretilerek ucuzlamasıdır yaygınlaşma nedeni.

Adettendir: Bayramlarda hastalar ziyaret edilir, diğer ziyaretlerde ise hal hatır içinde hastalıklar da yer alır.

Yaşı altmışa dayananlar çocukluklarından hatırlar. O yıllarda bayram ziyaretlerinde şeker hastalığı, gut, kalp krizi zengin ev ziyaretlerinin sohbet konusuydu. Yine mahallenin şişmanı zenginlerdi. Dünya tersine döndü, şimdilerde bunlar ziyadesiyle yoksulların hastalığı. Önce Amerika’nın keşfi ile şekerin ucuzlaması ve patatesin yaygınlaşması, son çeyrek yüzyılda başta ABD menşeli mısır GDO ( genetiği değiştirilmiş) ürünler küresel beslenme tarzını değiştirdi ve diyabet ile obezitenin artışında önemli rol oynadı. Hal böyle olunca bayram sohbetlerinin hastalık içeriği de değişti. Evrensel ölçekte domino etkisi de diyebiliriz buna.

Tarihsel olarak dünyada şekerin ucuzlayıp tüketiminin artışında ikinci kırılma noktası yine Amerika’ya dayanıyor. Amerika’nın tarımsal dönüşümü, özellikle GDO’lu mısır ve şekerin ucuzlaması yoluyla, dünya çapında obezite ve diyabet salgınına katkıda bulunmuştur.

Bugün bayram. Ama nasıl?

Demokrasi, adalet, eşitlik yolunda 301 genç daha cezaevlerine alındı son bir haftada.

Ve bu bayram sohbetlerinin konusu elbette onların düşlerinden süzülerek doluşacak her bir haneye.

Sağlıca kalın.

Evrensel'i Takip Et