İmamoğlu soruşturmasına odun kıvamında devam
Fotoğraf: ANKA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin, 8 Nisan tarihli genişletilmiş il başkanları toplantısında İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik operasyonun genişleyeceği mesajını vermişti: "Şimdiye kadar kamuoyuna yansıyanlar buz dağının sadece görünen kısmı. Ortaya çıkanlar, ortaya çıkacakların habercisidir."
Bu sözler, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, kayyım atanan Şişli Belediyesi önündeki eylem sırasında da tekrarladığı “Meşe”, “Ladin”, “Çınar” gibi odun isimleriyle derme çatma suçlamalar icat etme gayretinin bir benzeri üzerinde çalışıldığının somut işaretiydi.
Bu sabah gerçekleşen yeni gözaltılar, benzer bir odunluğa devam edildiğini teyit etti. Flash Haber, Payfix’in sahibi olan ve yasa dışı bahisten, halen Bakırköy - Metris T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Erkan Kork’tan, gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel’in gözaltına alınmasına gerekçe üretmek üzere ifade alınmış ve sorgulama tutanağına mesleği ‘gazeteci’ olarak yazılmış. Şahane (!) Torna tesviye, eğeleme sıfır… Bu arada mevzu, incelik beklentisi değil. Ama işte, alet edevat bilgisi sıfır olunca ortaya çıkardığınız mekanizmada yürüyen aksam bile olmuyor.
Timur Soykan ve Murat Ağırel’in gözaltına alınmasına giden süreç, Erdoğan’ın son açıklamasıyla birlikte gündemdeydi. İBB’nin iştiraklerine yönelik olarak, bazı gazetecileri de içine alan bir operasyonun olacağı iki gündür konuşuluyordu. Ama kimsenin aklına, kara para suçlamasından tutuklu birini cezaevinde konuşturup, kara para trafiğini sorgulayan gazetecilere operasyon için malzeme oluşturulabileceği gelmemişti doğrusu.
“Gazeteci” lakaplı “iş insanı” Erkan Kork, talep üzerine anlatıyor: “2024 yılı aralık ayında Flash Haber Tv'nin sahibi olan Göktuğ Medya İletişim AŞ. İsimli ve ünvanlı şirket sahipleriyle satın alma sürecine girdim. Şu an hatırladığım kadarıyla 2 yada 4 milyon dolar karşılığında bedel konusunda anlaştık ve işlemleri resmi yollardan yaptık. Akabinde gizlilik anlaşması da imzaladım benden önce Halk TV sahibi olan Cafer Mahiroğlu kanalı almak için şirket sahipleriyle görüşmüş ve gayri resmi yollardan şirket sahiplerine kapora olarak 250 bin dolar para elden çöp poşeti içerisinde şirket sahiplerinin Bursa ilindeki ikametinde verilmiş. Esasen Flash Haber TV ulusal ve karasal yayın olduğu için Ekrem İmamoğlu ve Murat Ongun isimli şahıslar tarafından Halk TV üzerinden satın alınarak Ekrem İmamoğlu'nun propaganda aracı yapılmaya çalışılmıştır. (..) Burada Halk TV satın alma sürecinde kapora ödemesini yaptıktan sonra sözleşmede kararlaştırılan sürede ödemenin devamını getirmeyince sözleşmedeki hükümler gereğince sözleşme boşa düştü burada biz almak istediğimizi beyan ederek tekrar satın alma sürecine girdik ve kanal sahipleri ile doğrudan görüşmeye başladık. Nihai olarak 9 ocak 2025 tarihinde de kanalı aldık. Biz kanalı aldıktan sonra bizim aleyhimizde ve bizi karalayacak yayınlar yapılmaya başlandı. Biz kanalı aldıktan sonra kanalın yayın çizgisini örf adet kurallarına ve milli çizgiye uygun olarak bir gecede değiştirdik. Benim sahadan edindiğim bilgilere göre Halk TV sahibi olan Cafer Mahiroğlu kapora olarak ödediği 250 bir doları doğrudan Ekrem İmamoğlu tarafından Murat Ongun'a verildiği. Onun da Cafer Mahiroğlu'na elden vererek bu paranın gayri resmi şekilde çöp poşeti içerisinde kanal sahiplerine verildiğidir.”
Kemal Göktaş’ın da Kısa Dalga’da yazdığı gibi Erkan Kork, Murat Ağırel’in kendisini yargılandığı dosyalar ve hakkındaki iddialar ile ilgili aradığını, buluşmaya Timur Soykan’ın da geldiğini, halka açık bir kafede buluşarak konuştuklarını anlatıyor. İfadesinde şöyle bir bölüm var: “Diğer gazetecilerle alakalı zaten suç duyurusunda bulunmuştuk, özellikle Murat Ağırel ve Timur Soykan ile ilgili yaptığımız görüşme ve akabinde beni ve şirketlerimi karalayıcı yayınları özelinde özellikle Flash Haber Tv'nin tarafımca satın alınmasını engellemek adına habercilik etiğine aykırı davranarak beni baskılayıcı ve üzerime isnatta bulunucu şekilde eylemlerde bulunmaları nedeniyle şikayetçiyim.”
Kork’un ifadesinde anlattıkları sadece gazetecilik. Meslektaşlarımızın gazetecilik etiğine aykırı eylemlerle suçlanmasına gerekçe yapılabilecek hiçbir şey yok.
İnsanların üzerine zorlama ifadeler alıp, sonra o ifadelerle evlerini basmanız onları suçlu yapmaz!
Evrensel'i Takip Et