5 Ocak 2015 13:28
/
Güncelleme: 6 Ocak 2015 04:16

Dink cinayeti şüphelisi, Cizre’ye emniyet müdürü oldu!

Cizre’de 4 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların ardından görevden alınan İlçe Emniyet Müdürünün yerine Hrant Dink cinayeti şüphelisi, cinayet sırasında Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğünde amir olan Ercan Demir atandı. Atamayı gazetemize değerlendiren Dink Davası Avukatı Hakan Bakırcıoğlu, “Ercan Demir, Hrant Dink cinayetinde sorumluluğu olanlardan biridir. Böyle birinin Cizre’ye emniyet müdürü olarak atanması çok vahim” dedi.

Dink cinayeti şüphelisi, Cizre’ye emniyet müdürü oldu!

Erdal İMREK
İstanbul

Cizre’de 4 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların ardından görevden alınan İlçe Emniyet Müdürünün yerine Hrant Dink cinayeti şüphelisi, cinayet sırasında Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğünde amir olan Ercan Demir atandı. Atamayı gazetemize değerlendiren Dink Davası Avukatı Hakan Bakırcıoğlu, “Ercan Demir, Hrant Dink cinayetinde sorumluluğu olanlardan biridir. Böyle birinin Cizre’ye emniyet müdürü olarak atanması çok vahim” dedi.

Cizre’de HÜDA PAR üyesi olduğu belirtilen iki kişinin YDG-H üyelerinin kurduğu nöbet çadırına girmeye çalışmasıyla başlayan ve 4 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların ardından, Cizre İlçe Emniyet Müdürü Ozan Başurgan görevden alınmıştı. Başurgan’ın yerine ise çok tartışmalı bir isim atandı. Cizre’nin yeni emniyet müdürü, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink öldürüldüğünde Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğünde amir olan ve cinayet şüphelisi olarak ifadeye çağrılan Ercan Demir.

DDK ‘DİNK CİNAYETİNDE İHMALİ VAR’ DEMİŞTİ

Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulunun Dink cinayetine ilişkin hazırladığı raporda, Hrant Dink öldürüldüğünde Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğünde amir olan Ercan Demir için, ‘Yasin Hayal ve grubunun izlenmemesinde ihmali var’ denmişti.
Demir’in Cizre Emniyet Müdürü olarak atanmasını gazetemize değerlendiren Hrant Dink Davası avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, “Ercan Demir, Hrant Dink cinayetinde sorumluluğu olanlardan biridir” dedi. Demir’in de şüpheli olduğu Dink cinayetine ilişkin süreci hatırlatan Bakırcıoğlu, “30 Nisan 2013’te yürürlüğe giren yasal düzenlemeyle CMK 172. maddeye bir ekleme yapıldı. Ve orada dendi ki; Etkin soruşturma yapılmadan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmişse ve AİHM bu konuda ihlal kararı oluşturmuşsa başvuru üzerine yeniden soruşturma yapılır. Biz de bunun üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin etkin soruşturma yapılmadığına dair verdiği karara dayanarak, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Valiliği, Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü ve Trabzon Jandarma Komutanlığı görevlileri hakkında İstanbul’da, TMK 10. maddeyle yetkili savcılığa suç duyurusunda bulunduk” dedi.

ŞÜPHELİ OLARAK İFADEYE ÇAĞRILDI

İstanbul Savcılığı’nın, Trabzon’daki görevlilerle ilgili kısmı ayırarak görevssizlik kararı verdiğini ve dosyayı Trabzon’a gönderdiğini, Trabzon’daki savcılığın ise dosyayı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) gönderdiğini söyleyen Bakırcıoğlu, “HSYK 1 Temmuz 2014 tarihli kararında hem Trabzon Emniyeti hem de Trabzon Jandarma Komutanlığı görevlileri hakkında soruşturma yapılması gerektiği karara bağladı. TMK 10. maddeyle yetkili İstanbul Savcılığı, Trabzon’daki dosyayı isteyerek iki dosyayı birleştirdi” dedi. HSYK’nın Trabzon’daki emniyet ve jandarma görevlilerinin cinayetteki sorumluluğunun araştırılmasına yönelik bağlayıcı kararının ardından bazı kişilerin ifade verdiğini söyleyen Bakırcıoğlu, “İfadesi alınan bazı görevliler hakkında TCK 80. madde kapsamında tutuklama talep edildi. Cizre’ye atanan Ercan Demir de şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılanlardan biridir” dedi.

DEMİR’İN CİNAYETTEKİ SORUMLULUĞU ÇOK AÇIK

Ercan Demir’in Hrant Dink cinayetindeki sorumluluğunun çok açık olduğunu söyleyen Bakırcıoğlu, “Biz hiçbir zaman ‘Ercan Demir’in cinayette ihmali var’ demedik. Demir kasıtlı olarak bu cinayetin önüne geçmeyenlerden biridir. Ercan Demir henüz ifade vermedi ama ifadeye çağrıldı. Böyle bir ismin Cizre’ye Emniyet Müdürü olarak atanması çok vahim” şeklinde konuştu.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yoksulluk sınırı kırmızı çizgi

Yoksulluk sınırı kırmızı çizgi

600 bin işçiyi kapsayan kamu toplu sözleşmesi görüşmeleri dün başladı. Ek iş yapmadan geçinemez hale gelen işçilerin temel talebi yoksulluk sınırının üzerinde ücret. Kamuda 4 ayrı kuşaktan savunma sanayi işçilerinin aktardığı deneyimler de taleplerin ancak birlik olup, mücadeleyi göze alınca kazanılabildiğini gösteriyor.

Ücretler yoksulluk sınırının üzerine çıkarılsın

Vergi kesintileri yüzde 15’le sınırlı tutulsun

İkramiye ve ek ödemeler vergi kesintisi dışında bırakılsın

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Mardin’de kayyım 3 ayda 301 işçiyi işten attı.

Evrensel'i Takip Et