Kışanak'tan DEDAŞ'a: Kimse su içme hakkını gasp edemez
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak, DEDAŞ'ın hayali borç faturaları ile başta DİSKİ ve arıtma sisteminin elektriğini kesmesine sert tepki göstererek, yapılanların eşkıyalık olduğunu belirtti. Kışanak, "Kimse bu şehrin iradesini, hakkını ve hukukunu, vatandaşın temiz su içme hakkını gasp edemez" dedi.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak, DEDAŞ'ın hayali borç faturaları ile başta DİSKİ ve arıtma sisteminin elektriğini kesmesine sert tepki göstererek, yapılanların eşkıyalık olduğunu belirtti. Kışanak, "Kimse bu şehrin iradesini, hakkını ve hukukunu, vatandaşın temiz su içme hakkını gasp edemez" dedi.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak, DİSKİ elektriğinin DEDAŞ tarafından kesilmesi ve yaşanan sıkıntılara ilişkin belediye binası önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya, ilçe belediye eş başkanları, DTK, DBP, GÜNGİAD, DİSİAD, Eczacılar Odası ve kitle örgütleri temsilcileri destek verdi.
Burada konuşan Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak, iki günden bu yana kentte yaşanan sıkıntıları büyük bir gerilim olduğunu söyledi. Kent merkezi ve tüm ilçelerinde su şebekesinin çalışmasına teknik olarak destek sunan kuyularda, pompa istasyonlarında, arıtma tesislerinde şebekeyi işleten enerji ile çalışan tüm alanlarda, hukuksuz bir şekilde DEDAŞ tarafından elektrik kesintilerinin yapıldığını belirten Kışanak, DİSKİ'nin elektrik ile ilgili tüm alanlarında fiili bir şekilde elektriklerin kesildiğini kaydetti. Kesintilerin hukuksuz bir şekilde yapıldığını vurgulayan Kışanak, "Halkımız, şehrimiz susuz bırakılmak isteniyor. İki gündür tüm ilçelerimizde ve kent merkezinde bu hukuksuz uygulama nedeni ile yurttaşlarımız mağdur durumdalar. Şunu çok açık bir şekilde ifade edelim, hukuk var, yasalar var, mevzuatlar var, yargı var. Alacağı olduğunu iddia eden herhangi bir ticari işletme varsa, bu yargı yolunu takip edebilir" dedi.
'BU ŞEHRE İHANET ETTİLER'
Bir buçuk milyon nüfusu olan bir kenti susuz bırakmaya çalışmanın provokasyon olduğunun altını çizen Kışanak, "Bu halka saygısızlık yapılıyor. Kamu hizmetini engellemektir. Bunu yapmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Bir buçuk milyon insanın evindeki suyu kesmeye çalışmak eşkıyalıktır, hukuk tanımazlıktır" diye konuştu. Kışanak, "Var olduğunu iddia ettikleri alacakları varsa gitsin yargıya başvursunlar" diyerek, halkın suyunun kesilemeyeceğini söyledi. Atık su arıtma sisteminin çalışmasının engellenemeyeceğini belirten Kışanak, tesisin iki saat çalışmaması durumunda Dicle Nehri'nin on yıllarca temizlenemeyeceği ve kurtarılamayacağı uyarısını yaptı. Kesinti nedeni ile Diyarbakır'daki tüm atık suyun Dicle nehrine arıtılmadan dökülmesi tehlikesi yaşandığı açıklayan Kışanak, "Biz çevremizi korumak için gayret ederken, atık su arıtma tesisinin elektriğini keserek işletmesini durmaya çalışmak açıkça söylüyorum; bu şehre ihanettir. Dicle nehrine, doğasına ve tabiatına ihanettir. Bu kabul edilemez" şeklinde konuştu.
'KİMSE BU ŞEHRİN İRADESİ VE HAKKINI GASBEDEMEZ'
DEDAŞ'ın yaptığının "zorbalık" olduğunu kaydeden Kışanak, "Ortada kural kaide tanımayan, kamu hizmetini engellemeye çalışan, doğayı kirletmeye çalışan ve çevre faciası yaratmaya çalışan bir durum var. Bu hiçbir şekilde kabul edilebilir bir durum değildir. Ve etmedik, etmeyeceğiz. Üç gündür onların tüm çabalarına rağmen büyük ölçüde kente suyu verdik. Kent merkezinde su kesilmesine asla izin vermedik. İlçelerimizin bir kısmında onların gayretlerine rağmen biz kesintiye izin vermedik. Arıtma tesisimizi durdurmadık çalıştırıyoruz" dedi. DEDAŞ'ın uygulamalarının devam edilemeyeceğini belirten ve hukuksuzluk ile zorbalığın son bulması gerektiğini söyleyen Kışanak, "Uyarıyoruz buradan. Bu gün burada bu kentin tüm dinamikleri ile birlikte bir araya geldik ve uyarımızı yapıyoruz. Kimse bu şehrin iradesini, hakkını ve hukukunu, vatandaşın temiz su içme hakkını gasbedemez, ortadan kaldıramaz" diye konuştu.
'BİZİM HİÇBİR KURUMA TEK KURUŞ BORCUMUZ YOK'
Türkiye'de herhangi bir belediyenin kendi belediyeleri ile yarışamayacağı vurgusunu yapan Kışanak, "Sanki çok afakî borçlarımız varmış ödeyemiyoruz, bu nedenle sular kesiliyormuş gibi bir hava yaratmaya çalışıyorlar. Tamamı yalandır. Açıkça söylüyoruz, belgeleri ile kanıtlamaya hazırız. Belediyemizin ve DİSKİ'nin hiçbir kuruma borcu yoktur. Güncel elektrik borcu yoktur. Özelleştirme yapıldığı günden bugüne 2013 Haziran'ından bu yana harcadığımız bütün elektriğin parasını tıkır tıkır ödedik. Bir tek kuruş borcumuz yoktur" dedi. Kimsenin kendilerinden olmayan borçlar yaratarak para alamayacağının altını çizen Kışanak, kendilerine şantaj yapıldığına dikkat çekti. "Biz bu kentin bir kuruşunu çetelere, rantçılara kaptırmayacağız" diyen Kışanak, DİSKİ'nin kendi özel hattından aldığı elektik ile ilgili faturanın üzerine dağıtım bedelinin eklendiğine işaret ederek, "Buna hakları yok" dedi.
'ÇETELERE HARAÇ VERMEYECEĞİZ'
PDK'nın bu konuda kararları olduğuna işaret eden Kışanak, "Bir hat eğer senin özel hattın ise bakımını ve onarımını sen yapıyorsan bununla ilgili dağıtım bedeli ödenmez. Bu resmi olarak böyledir. Sadece tüketim bedeli ödenir. Bizde tüketim bedelimizi ödüyoruz. Utanmadan basının karşısına çıkıp yalan söylüyorlar. Belgeleri ile kanıtlamaya hazırız. Bir tek kuruş borcumuz yoktur. Kendi özel hattımızdır, bakımını ve onarımını biz yapıyoruz. Bunun için TEDAŞ'a haraç vermeyeceğiz" diye konuştu. 2012 yılında mahkeme kararı ile elektriğin kesilemeyeceği ve kamu hizmeti engellenemeyeceği yönünde kararın bulunduğunu hatırlatan Kışanak, yargı kararı olmasına rağmen hukuksuzluk yapıldığını belirtti. Kendilerine çıkarılan faturaların hayali olduğunu vurgulayan Kışanak, 3 bin nüfusu olan Hazro'ya trilyonlarca elektrik borcu çıkarıldığını ve DEDAŞ'ın bunu kanıtlayamadığını ifade etti.
'BU ŞEHİR BUNLARA PAPUÇ BIRAKMAZ'
On yıllar öncesine ait olan borçlar ile kendilerine faturalar getirildiğine dikkat çeken Kışanak, "Hakları olmayan, kanıtlayamadıkları hukuksal olarak gerekçelendiremedikleri yasal olmayan bir parayı, borcu bizim kabul etmemizi istiyorlar. Bunu kabul etmeyeceğiz. Bu halkın parasını, rantçılara, zorbalara, tahsilatçılara kaptırmayacağız. Ya işinizi yasaya, mevzuata uygun bir şirket olursun, ya da gider çete kurar tahsilatçı olursun. İkisini bir birine karıştırmayacaksın. Çetevari yöntemler ile istediğim kadar alırım diyen bir yaklaşım varsa, bu şehir de bunlara papuç bırakmaz" şeklinde konuştu. Kentin ve halkın haklarını korumaya devam edeceklerinin altını çizen Kışanak, borcu olan bir belediye olmadıklarını ve DİSKİ'nin hiçbir borcunun olmadığını kaydetti.
'HALK EVİNDE MUM YAKIYOR, ÖĞRENCİ MUM IŞIĞINDA DERS ÇALIŞIYOR'
DEDAŞ'ın özelleştirme yapıldığı günden bu yana geçmişte yaşanmış sıkıntıları, yurttaşların ekonomik durumunu, yasaları göz ardı ederek hareket ettiğini ifade eden Kışanak, kentte yaşanan elektrik kesintilerini hatırlatarak, "Sanayici iş yapamaz duruma geldi, çiftçinin boynuna binip zorla parasını aldılar. Vatandaş evinde mum yakıyor. Ve evinde mum yakarak ders çalışan öğrenciler var. Her gün en az dört saat bu şehirde elektriği kesiyorlar ve şehre elektrik dağıtım alt yapısı anlamında zere kadar bir yatırım yapmadılar. Hastanelerde makinelere bağlı yaşayan hastalar var, bunların yaşamını bile riske atacak derecede elektrik kesintileri yaşanıyor" diyerek yurttaşların DEDAŞ'ın yaptıklarından dolayı yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekti. Artık bunların kabul edilemez olduğunu söyleyen Kışanak, hukuksuzluk yapılmasına devam edilmesi durumunda kentin buna izin vermeyeceğini belirtti.
'ŞEHRİN İÇME SUYUNUN TRAFOSUNU SÖKMEYE ÇALIŞTILAR'
Diyarbakır halkının, hakka ve hukuka çok önem verdiğini ve hakkını korumayı iyi bildiğini kaydeden Kışanak, "Haksızlığa boyun eğmeyen bir şehirdir Diyarbakır. Bize dayatılan hayali faturaları kabul etmeyeceğiz. Eğer onlar bu şehirde, şehre su veren ana pompa istasyonunun trafosunu sökmeye cesaret edecek kadar pervasızlar ise, bende gider onların kaçak sularını mühürletirim. Kaçak kanalizasyonlarının önünde kazı yapar, kapatırım. Bir milyon insana içme suyu verdiğimiz ana pompa istasyonumuzun trafosunu sökmek istediler dün gece. Kapısını kırdılar, eşkıyalık yaptılar. Bu eşkıyalık kimsenin yanına kar kalmaz, bizde işlemlerimizi yapar ve DEDAŞ'ın yasalara aykırı tüm çalışmalarını durdururuz. Suyu kaçak kullanıyorsa keseriz. Bu şehri onlara dar ederiz. Onlar bu şehirde insanlarımızı susuz bırakmak isteyecek kadar pervasızsa biz de onlara yasalar çerçevesinde davranırız" diyerek konuşmasını tamamladı.
'DEDAŞ DÜŞMANCA BİR TUTUM SERGİLİYOR'
Kışanak'ın ardından Belediyeye destek vermek amacıyla açıklamaya katılan DBP İl Eş Başkanı Ali Şimşek de, DEDAŞ'ın elektrik faturası adı altında, halkı soyulduğunu ve talan politikası geliştirildiğine değindi. DEDAŞ'ın uygulamalarının siyasi olduğunun altını çizen Şimşek, "Geçmişte açlık ile terbiye etme politikasının devamı şu an elektrik faturaları ile bu kentin insanlarını ekonomik olarak çökertemeye dönük bir yaklaşım var" dedi. DEDAŞ'ın tutumunun "Düşmanca" bir tutum olduğuna dikkat çeken Şimşek, yapılanların birçok sorunun başlangıcına neden olacağı uyarısında bulundu. Şimşek'in konuşması ardından STÖ temsilcileri de belediyeye desteklerini açıkladı. (DİHA)
Evrensel'i Takip Et