HDP akademi barajını aştı

Çeşitli üniversitelerden, farklı siyasi görüşlere sahip 400'ü aşkın akademisyen imzaladıkları  ortak bir metinle, HDP’ye destek çağrısında bulundu. HDP'nin seçim barajını aşarak Mecliste olmasının gerekliliğine vurgu yapan akademisyenler, "HDP'nin Mecliste olması parlamento-içi siyasi dengelerin yeniden ve demokratik biçimde tanımlanması, AKP iktidarının otoriter yöneliminin durdurulması, toplumsal barış ve demokratikleşme çabalarının güçlendirilmesi bakımından hayati öneme sahiptir" dedi.

10dan Sonra Seçim İnisiyatifi içerisinde yer alan akademisyenler bugün Mülkiyeliler Birliği'nde açıklama yaparak 7 Haziran seçimlerinde HDP'yi destekleyeceklerini bildirdi. Destek imzacıları arasında Ahmet Tonak, Alev Özkazanç, Ali Kerem Saysel, Ayhan Sol, Aykut Çoban, Ayşe Berkman, Baskın Oran, Beyza Üstün, Büşra Ersanlı, Cem Somel, Cem Terzi, Fatma Gök, Hakan Mıhcı, Onur Hamzaoğlu gibi isimlerin olduğu akademisyenler adına açıklamayı yapan Prof. Dr. Ahmet Haşim Köse, Türkiye'nin önemli bir karar sürecinin eşiğinde olduğunu ortaya koydu.  2002’den bu yana süren AKP iktidarının giderek otoriterleştiğine vurgu yapan Köse, ülkenin geçmişte hiç olmadığı kadar siyasal, ekonomik, kültürel, toplumsal ve ekolojik bir tahribatla karşı karşıya kaldığını kaydetti. Köse, üniversitelerde de antidemokratik uygulamaların ve piyasacı politikaların yoğunlaştığını söyleyerek "Basın ve iletişim sektörü tekelleşmiş, ülke bir şiddet toplumu görünümüne bürünmüştür. İktidarın çözüm sürecindeki de samimiyetsizliği seçim yaklaştıkça ortaya çıkmış" dedi.  

DEMOKRATİK BİR YÖNETİM İÇİN HDP'Yİ DESTEKLİYORUZ

AKP'nin bu seçimde, meclis değil meclis üstü bir güç isteğiyle çalışma yürüttüğünü ifade eden Köse, bu isteğin otoriter yönelimde olduğunu belirtti. Köse sözlerini şöyle sürdürdü: AKP 12 Eylül anayasasının antidemokratik olduğunu vurgularken demokratik bir anayasa için hiçbir adım atmamıştır. AKP iktidarı seçim barajını Meclis çoğunluğunu ele geçirme garantisi olarak görmüş ve korumuştur. Biz akademisyenler, bu ülkenin bilim emekçileri olarak, farklı siyasal görüşlere sahip olsak da, önümüzdeki seçim sürecinin bu karanlık gidişata dur denilebilecek önemli bir tarihsel eşik olduğunu görüyoruz. Demokrasiye dayalı, halkların kardeşliğini savunan bir yönetim modeli için 7 Haziran seçimlerinde oylarımızı Halkların Demokratik Partisi’ne vereceğimizi duyuruyoruz.

'BİZ'LER MECLİSTE OLURSAK BASKI ORTADAN KALKACAK'

10dan Sonra Seçim İnisiyatifinden Hacettepe Üniversitesi Araştırma Görevlisi Sedat Yağcıoğlu 10dan Sonra olarak yine bir haziranda bir dönüm noktasında olduklarını söyledi. Sorumluluklarının sandıktan büyük olduğunu belirten Yağcıoğlu, 10 kavramının ortaya çıkmasında iki temelden oluştuğunu; birincisiniz 10 temel ilkeleri olduğunu ikincisinin de yüzde 10 barajı olduğunu kaydetti. Barajı aşarak Biz'lerin Mecliste olmasının bütün baskı mekanizmalarını ortadan kaldırmanın aracı olduğunu ortaya koyan Yağcıoğlu, "Bir taraftan Reno, TOFAŞ'ta işçilerin mücadelesi devam ediyor. İşçi ve emekçilerin mücadelesi yükseliyor. LGBTİ'lerin mücadeleleri sürüyor. Bütün kesimleri kucaklayan HDP'nin Meclis'te olmasını bu nedenle istiyor ve destekliyoruz" şeklinde konuştu. (Ankara/EVRENSEL)