22 Ocak 2011 01:00

Efemçukuru köylülerinin elindeki arazileri zorla almak için Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan acele kamulaştırma kararı şirketin de, hükümetin de başına bela oldu. Şirket bu kararı köylülere baskı aracı olarak kullanarak 35 parsel araziden 33’ünü satın aldı. Ancak yasa gereği bu sefer kamulaştırma kararı altıncı TÜPRAG’a yönelmiş oldu. Bakanlar Kurulu ya kendi koyduğu kararı kaldıracak, ya da zaten şirket lehine kamulaştırma kararı aldığı arazileri yine şirketin elinden almak durumunda kalacak!
İzmir’in içme suyunun toplandığı barajların havzasına sınır Efemçukuru köyünde işletilmek istenen altın madeni ile ilgili yargı süreci devam ediyor. Dün Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinde köylülerin topraklarının acele kamulaştırılması ile ilgili dava Danıştayda bekleyen Bakanlar Kurulu Acele Kamulaştırma Davası’nın sonucunun beklenilmesi için 1 Nisan 2011 tarihine ertelendi.
KAMULAŞTIRMA SİLAHI TERS TEPTİ
Efemçukuru köylülerinin topraklarını altın madencisi TÜPRAG şirketine satmamakta direnmesi üzerine Bakanlar Kurulu 3 Ocak 2008 yılında Resmi Gazetede yayınlanan bir kararla 35 parsel arazi için altın şirketi yararına “Acele kamulaştırma Kararı” almıştı. Köylülerin Avukatı Arif Ali Cangı, şirketin bu kararı köylülere bir baskı aracı olarak kullandığını belirterek, bu yolla şirketin 35 parselden 33’ünü satın aldığını aktardı. Geriye kalan iki parsel arazi için kamulaştırma davasının devam ettiğine ama 33 parsel arazinin artık TÜPRAG şirketinin üzerine geçtiğine dikkat çeken dikkat çeken Cangı, davanın geldiği ilginç noktayı şöyle anlattı; “Şirket köylülerden gerek Bakanlar Kurulu kararını baskı aracı yapıp, gerekse yüksek fiyatlar ödeyerek satın aldığı arazilerin hepsini kendi üzerine geçirmiş durumda. Bu durumda Bakanlar Kurulu Acele Kamulaştırma kararı yeni malike, yani TÜPRAG Şirketine yönelmek durumunda. Çünkü kamulaştırılacak arazi kimin eline geçerse Hazine ondan kamulaştıracak. Eğer Bakanlar Kurulu kendi kamulaştırma kararını iptal etmezse, hazine bu toprakları TÜPRAG şirketinden kamulaştıracak. Zaten şirket lehine aldığı kamulaştırma kararı, arazilerin büyük çoğunluğu şirketin eline geçince şirkete yönelmiş oldu. Şimdi Danıştaya açtığımız bu Acele Kamulaştırma kararında iptal çıkarsa bundan TÜPRAG da yararlanacak”.
BAKANLAR KURULU KARARINI KALDIRACAK MI?
Bununla birlikte Bakanlar Kurulunun kendi çıkardığı Acele Kamulaştırma kararını da kaldırabileceğine dikkat çeken Cangı, “Bu ise tam bir skandal olur. Biz davanın başından beri Acele Kamulaştırma kararının şirketi köylüler karşısında güçsüz bırakmayı, şirketin eline silah vermeyi amaçladığını söyledik. Karar kaldırılırsa bu bunun itirafı olur. Şirketin Bakanlar Kurulunun acele kamulaştırmayı geri alması yönünde girişimlerde bulunduğunu düşünüyorum” diye konuştu. Cangı, böyle bir durumda iki parsel arazisini satmamakta direnen Ahmet Karaçam adlı köylünün durumunun ne olacağı ile ilgili sorumuza da şu yanıtı verdi; “Bu durumda Ahmet Karaçam’ın iki parseli ile ilgili ya Acele Kamulaştırma kararını geri almayacaklar ya da normal kamulaştırma gibi yollar izlemeye çalışacaklardır. 1.5 yıldır Danıştayın önündeki dosyanın sonuçlanmasını bekliyoruz. Çok yakında sonuç çıkabileceğini düşünüyoruz”.
(İzmir/EVRENSEL)
Özer Akdemir

Evrensel'i Takip Et