02 Mart 2009 00:00

EKONOMİ VE POLİTİKA

İçinden geçtiğimiz ekonomik krizden çıkış için çeşitli senaryolar yazılmaktadır.

Paylaş

İçinden geçtiğimiz ekonomik krizden çıkış için çeşitli senaryolar yazılmaktadır. Bunlar arasında, çevreye karşı daha duyarlı olmak ya da finansal işlemleri denetim altına almak vs. gibi bilimsel olmayan bazı politikalar üzerinde tartışmalar yoğunlaştırılmaktadır. Hatta, daha da ileri gidilerek, bu tür denetleyici önlemlerin alınmaması durumunda ileride oluşacak felaketlere hazır olmamız gerektiği gibi, tehditkar bir ifade ile ileri sürülen savın, gerçekçi ve tek seçenek olduğu görüntüsü yaratılmaya çalışılmaktadır.
Bugünü anlayabilmek için geçmişte ufak bir gezinti yapmamız gerekmektedir. 1929 krizi sonrasında yaşanan İkinci Paylaşım Savaşı’nı izleyen yirmi beş yıla yakın süre uygulanmış olan Keynesçi genişletici politikaların da 1970’lerin ortalarında çöktüğü ve oluşan krizi atlatabilmek için bu kez de Friedmancı yaklaşımlar devreye sokulduğunu görmekteyiz. 1929-1975 arasını yorumladığımızda, Keynes’e karşı Marks’ın haklı çıktığını; 1975 ve sonrasını yorumladığımızda ise Friedman’a karşı Keynes’in haklı çıktığını görmekteyiz. Bu denklemin nihai çözümünde Marks’ın haklı çıktığını yadsıyamayız. Şöyle ki, krizlerin kapitalizmin genetik yapısının oluşturduğunu ve bu oluşumun Keynesçi politikalar gibi yüzeysel önlemlerle belki geçiştirilebilir olmakla beraber, kesinlikle önlenemeyeceğini söylemiş olan Marks, haklı çıkmıştır. Keynesgil önlemlerin, gerçekten sisteme geçici bir rahatlık sağlamış olmakla beraber, 25 yıl gibi bir süre dayabildikten sonra gözden düşmüş olması, Marks’ın haklı olduğunu ortaya koymaktadır. Keynesgil politikaların da çözüm olmaktan çıktıktan sonra oraya çıkan ve yaşanan sıkışıklığın dünya düzeyinde ekonomik serbestleşme ile sağlanabileceğini ileri süren Yeni Sağ İktisat, yani uygulama biçimi ile küreselleşme ya da Friedmancı görüş de, ancak 25 yıl dayandıktan sonra, bugünkü derin krizin ortaya çıkmasını engelleyememişse, yine Marks’ın haklılığı kanıtlanmış olmaktadır. İşte tam bu noktada, yarı bilinçli olarak da olsa Marksizm, gündemde üst sıralara taşınırken, sadık kapitalist yandaşların hâlâ Keynesgil politikalardan medet umar olması, bilimsel görüş yerine topludaki güç dengelerinin belirlediği popülist yaklaşımların toplumlara dayatıldığını göstermektedir.
Salt semptomların ortadan kaldırılması yaklaşımı, krizlere yönelik bilimsel bir yaklaşım değildir. Nitekim, 1950’ler sonrasında uygulamaya koyulan Keynesgil politikalar, topluma geçici süre nefes aldırırken, aynı zamanda yeni krizlere de zemin hazırlamıştır. 1970’lerin ortalarından itibaren tüm yerkürenin sermayenin emrine verilmesinin de gidişata çare olamaması, hatta daha büyük krizi tetiklemesi de, kapitalist içerikli politikaların krizlere yaklaşımının bilimsel olmayıp, eklektik ve yüzeysel olduğunun çok açık kanıtıdır. Krizlere bilimsel yaklaşılmadığı için kapitalizmin kriz oluşturan süreci tanımlanamamakta ve süreci dönüştürücü politikalar devreye sokulamamakta, sadece kriz görüntüsü ortadan kaldırılmakta ve sisteme geçici rahatlık sağlanmş olmaktadır.
Krizlere bilimsel yaklaşılmayıp, geçici önlemlerle yetinilmesinin nedeni, bilgisizlik değil halk düşmanlığıdır! Başat iktisat ekolü(!), halkların yanında değil başat kesimlerin yanında ve onların çıkarları doğrultusunda açıklama yapar, yaşanan sorunlara güçlü kesimler açısından çözümler getirir ve aynı çizgide politikalar üretir. Güçlü kesimlere sadakatle bağlı olan iktisatçılar, sistemi analiz etmeyip, işleyiş sürecinde ortaya çıkan sorunları yatıştırmaya ve geçici olarak hafifletmeye çalışırlar.
Bu görüşün doğru olduğunu kabul edersek, İkinci Paylaşım Savaşı sonlarında olduğu gibi, kısmi Keynesgil çözümlerle bu krize de geçici bazı çözümler getirilebilir. Ancak, nasıl geçmişte sağlanan palyatif önlemler krizleri baskılarken aynı anda gelecek krizleri tetiklemişse, bugün alınan ve alınacak palyatif önlemler de krizi geçici olarak baskılarken gelecek krizlerin tohumlarını da ekmiş olur!..
İZZETTİN ÖNDER
ÖNCEKİ HABER

Çifte standarda son verilmelidir!

SONRAKİ HABER

Kriz piyasalaştırma için fırsat oldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa