Munzur’da aydınlar Hayat’a sahip çıktı

8. Munzur Kültür ve Doğa Festivali kapsamında Tunceli’ye gelen aydın sanatçı, yazar, akademisyen ve siyasetçiler, Hayat Televizyonu’nun kapatılmasını protesto etti. Kapatılma kararının AKP’nin ikiyüzlü politikalarının ifadesi olduğu belirtilen eylemde, Roj TV’ye yönelik Almanya hükümetinin kapatma kararı da kınandı.
Hayat Televizyonu’nun kapatılmasına tepki gösteren aydın, sanatçı, yazar, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin de aralarında bulunduğu kalabalık bir grup, Kışla Meydanı’nda bir açıklama yaptı. “AKP elini hayatımdan çek”, “ Sansüre inat yaşasın Hayat” “Hayat halkındır susturulamaz” şeklinde sloganların atıldığı açıklamada, ‘Halkın televizyonu Hayat açılsın’, ‘Bu hayat bizim’, ‘Hayat susturulamaz’ yazılı pankart ve dövizler taşındı.
‘Karar, AKP’nin demokrat olmadığını gösteriyor’
Burada bir konuşma yapan Sanatçı Ferhat Tunç, özgür basın üzerindeki baskıları kınadıklarını belirterek, “Hayat’a yönelik baskılar AKP’nin son süreçte uyguladığı politikalardan bağımsız değildir. Bu yasak özünde, AKP’nin ülkede demokrat olmadığını gösteriyor. Hayat Televizyonu’nu karartarak gerçeği karartıyorlar. Geçtiğimiz günlerde Seyit Rıza’nın posterini indirdiler. Yıllarca Kürt sorununu inkar ettiler ama bu gerçekliği ortadan kaldıramadılar. Hayat Televizyonu’nun kapatılmasını kınıyoruz. Bunu her yerde seslendirmeliyiz. Yoksa sansür devam eder. AKP bu ülkede düşünce ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırıyor, bu da bunun göstergesidir” dedi.
‘Gerçekleri yalnızca özgür basın dile getiriyor’
Bu topraklarda yaşananların sadece özgür basın tarafından dile getirildiğini ifade eden Tunceli Belediye Başkanı Songül Erol Abdil, “Özgür basın dışında olan -ki bunlar için bir kesim medya diyorum- bu halkın taleplerini ve yaşadıklarını görmüyor. Bunları sadece özgür basın görüyor. Fakat bundan kaynaklı olarak özgür basın hedef yapılıyor. Bunun bir örneğini Roj TV’de gördük, gazetelerin kapatılmasında gördük ve şimdi de Hayat Televizyonu’nun kapatılmasında görüyoruz. Bu uygulamalar halkımız tarafından kabul görmeyecektir. Özgür basına sahip çıkacağız. Kendi adıma Hayat Televizyonu’nun kapatılmasını kınıyorum” şeklinde konuştu.
‘Hayat ve Roj TV için mücadele edeceğiz’
Daha sonra bir konuşma yapan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlyas Yılmazer, ülke satılırken bunu yalnızca Özgür Gündem ve Hayat Televizyonu’nun gördüğünü ve bunu dillendirdiğini ifade ederek, “İkisi de kapatıldı. Hayat Televizyonu kapatıldığı zaman içime kan damladı. Bu insanlığa yapılan saldırıdır. AKP hayatımızı karartamaz” dedi. Almanya Sol Parti Milletvekili ve Sol Parti Kurucusu Hüseyin Kenan Aydın da Almanya’da sol rüzgarlardan bahsederek aynı rüzgarın Türkiye’de de esmesini istedi. Hayat Televizyonu’nun kapatılmasını daha önce de protesto ettiklerini kaydeden Aydın, “Bir kez daha protesto ediyorum. Kapatılmasının en büyük nedeni; halka gerçekleri yansıtmak. Biz ayrıca Almanya’da Roj TV’nin yasaklanmasına ilişkin de soru önergesi verdik. Hayat Televizyonu için mücadele veriyoruz. Hem Roj TV hem de Hayat Televizyonu için mücadelemiz devam edecektir” şeklinde konuştu. Hollanda İşçi Partisi Milletvekili Neşe Budak da konuyu Hollanda meclisine taşıdıklarında meclisin bu karara güldüğünü ifade ederek, “AKP çek elini, karartma Hayat’ı! Barıştan, demokrasiden yana olan televizyonu nasıl kapatırsın?” dedi.
‘AKP ikiyüzlü’
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu 2. Başkanı Hıdır Temel de Hayat Televizyonu’nun yanında olduklarını belirterek, kapatılma kararının AKP’nin ikiyüzlülüğünün ifadesi olduğunu söyledi. Şair Hicri İzgören de yaşadığımız süreçte bu durumun ne yas ne de bayram günü olduğunu, günün mücadele günü olduğunu kaydetti. Marmara Üniversitesi’nden Büşra Ersanlı da iktidarların, alternatifleri olan güçlerin sesini hemen kısmak istediklerini belirterek, “AKP’nin en ufak bir ifadeye yer vermemesini eksiklik olarak değerlendiriyorum. Hayat Televizyonu’nun kapatılmasını protesto ediyorum” dedi. (Tunceli/EVRENSEL)