KESK 20. yılını Ankara'da yaşamını yitirenlere adadı: Tüm sorumlular açığa çıkarılsın
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 20. kuruluş yıl dönümünü 10 Ekim Ankara Katliamı'nda yaşamını yitirenlere, baskı ve sömürüye karşı mücadeleyi yükseltmeye adadıklarını duyurdu.
Bugün düzenlenen basın toplantısında konuşan KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse yüzyılın davası olarak niteledikleri Ankara Katliamı davasının tüm sorumlular ortaya çıkana ve yargılanana dek takipçisi olacaklarını söyledi. Köse, 10 Aralık'ta yaşamını yitirenlerin aileleriyle birlikte Ankara Garı önünde bir anma gerçekleştirileceğini de duyurdu. Mülkiyeliler Birliği'nde düzenlenen basın toplantısına KESK yönetim kurulu üyeleri ve bağlı sendikaların yöneticileri katıldı. Toplantıda Ankara Katliamı ile ilgili de bir rapor sunuldu. KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse, katliamın nasıl bir zemin ve süreçte gerçekleştiğinin görülmeden katliamın faillerinin açığa çıkarılamayacağını ifade etti. Köse, katliam sonrası polisin bir anda ölü ve yaralıların üzerine gaz attığını dile getirdi. Olay sonrası az sayıda ambulansın 44 dakika sonra olay yerine geldiğini belirten Köse, "Polisin ölüme sebebiyet verecek derecedeki müdahalesi insanlık suçudur. Müdahalede bulunan güvenlik güçleri hakkında bir işlem yapılmaması soruşturmanın nasıl bir ciddiyetle yapıldığını göstermektedir" dedi.
'HÜKÜMET KENDİ SORUMLULUĞUNU ÖRTÜYOR'
Katliam soruşturmasının tarafsız ve nitelikli olması gerektiğini vurgulayan Köse, olaydan iki buçuk saat sonra ancak başsavcı vekilinin olay yerine gittiğine ve patlamanın yaşandığı yerin hiçbir şekilde koruma altına alınmadığını söyledi. Katliam sonrası iktidarın tavrının da katliamı destekler nitelikte olduğunu belirten Köse, "Katliamın ertesi günü yapmak istediğimiz anma engellendi. Merkezi yerlerde yapılacak cenaze törenleri engellendi. Katliama 'kokteyl terör' denilerek muğlaklaştırılmaya çalışıldı. Katliamı lanetleyen ve greve katılan birçok kamu emekçisi açığa alındı, sürgün edildi, kınama cezaları aldı. Hükümet kendi sorumluluğunun, ihmallerinin, katliam politikalarının açığa çıkarılmasını istememektedir" diye konuştu. Hükümet üyelerinin sorumluluklarının açığa çıkması için 'yüzyılın davası' olarak niteledikleri davanın Birleşmiş Milletler Minnnesota Kriterleri ve İnsan Hakları Komiserliği'nin tavsiye kararları doğrultusunda yapılması gerektiğini belirten Köse, bağımsız, objektif, insan haklarını etiğine uygun bir soruşturmanın yürütülmesini istediklerini söyledi.
12 EYLÜL FAŞİZMİNDEN AKP FAŞİZMİNE
KESK’in 20. kuruluş yıl dönümüne değinen Köse şöyle konuştu: "KESK kurulduğu günden bu yana muhafazakarlaştırmaya, cinsiyet eşitsizliğine, kadının çalışma yaşamında yok sayılmasına, güvencesizliğe, her türlü gericiliğe karşı mücadeleyi esas aldı. 12 Eylül koşullarında kurulan konfederasyonumuz bugün de AKP faşizmiyle karşı karşıya. Sadece son bir yılda binden fazla KESK üyesi emekçi sürgün edildi; 607 KESK üyesi aylıktan kesme ve idari para cezaları , 47 üye kınama ve uyarı cezası aldı; 18 KESK üyesinin işine son verildi. 53 yönetici ve üyemiz çeşitli soruşturma ve baskılarla ayrımcılığa uğradı. Sendikalarımız basıldı. Üyelerimiz yaralandı, yaşamını yitirdi. Şimdi de kamu emekçilerinin pamuk ipliğine bağlı iş güvencesini 657 sayılı yasada yapılacakları değişikliklerle ortadan kaldırmak istiyorlar. " (Ankara/EVRENSEL)
