20 Haziran 2016 10:10

Hazırladığım raporlarla cinayetin engellenmesi için uğraştım

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinde adı geçen kamu görevlilerinin yargılanmasına devam edildi.

Paylaş

Cansu Pişkin
İstanbul

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinde adı geçen kamu görevlilerinin yargılanmasına devam edildi.  Davanın bugün görülen duruşmasında, dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü polis amirlerinden Muhittin Zenit'in savunma yaptı. Zenit, F3-F4 raporlarında Dink'in öldürüleceğini bizzat kendisinin yazdığını aktararak, "Görev yaptığım süre içinde hazırladığım F4 raporu cinayetin engellenmesi için en somut stratejik istihbarat çalışmasıdır" dedi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinde adı geçen kamu görevlilerinin yargılandığı dava ile Dink'in öldürülmesine ilişkin açılan ana davanın birleştirilmesinin ardından, 6'sı tutuklu 37 kişinin yargılandığı davanın 3'üncü duruşmasına İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. 

Duruşmaya tutuklu sanıklar eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski İstanbul İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, eski Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi Ercan Demir cezaevinden getirildi. Duruşmaya tutuksuz sanıklardan Muhittin Zenit, Reşat Altay, Onur Karakaya, Sabri Uzun, Faruk Sarı, Celalettin Cerrah, Ahmet İlhan Güler katılırken, İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç duruşmaya yine gelmedi. HDP Milletvekili Garo Paylan da duruşmaya seyirci olarak katıldı. 

'TUNCEL'DEN ZORLAMA USÜLLERLE BİLGİ EDİNDİK'

Savunmasını yapan Muhittin Zenit, F3-F4 raporlarında Dink'in öldürüleceğini bizzat kendisinin yazdığını aktararak, "İstihbari çalışmaları artık çalışmak istemediğini söyleyen, bilgi vermek istemeyen, zaman zaman tehdit eden Erhan Tuncel ile yaptım. Zaman zaman para talebinde bulunurdu. Ben özellikle para konusunda bizzat kendisini sırf motivasyon amaçlı cebimden para vermişimdir. 'Aman Erhan sen bunun önüne geç' demişimdir. Erhan Tuncel'in alternatifi olmadığı için çalışmak zorundaydım" dedi.

"Böyle bir cinayet işleneceğine yönelik tasarıya iştirak etseydim nasıl 10 ay önce devletime bildirmiş oluyorum" diye soran Zenit, "Ayrıca raporlara Dink'in öldürüleceğini başka hangi cümlelerle yazabilirdim ki ölümüne engel olunsun? Üyesi olduğum iddia edilen örgütü sabote etmiyor mu bu yaptıklarım" dedi. Kendini 'planı ifşa eden bir kamu görevlisi' olarak belirten Zenit, Tuncel'den zorlama usullerle bilgi edinebildiklerini söyledi. 

ZENİT, RAKEL DİNK'TEN ÖZÜR DİLEDİ

Zenit, basında yer alan cinayet günü Erhan Tuncel ile olan telefon görüşmesini anımsatarak, "O konuşma yüzünden örseleniyorum. Kimse 'Zenit bilgi toplamış' demiyor. Her dönem aleyhime kullanılıyor bu konuşma. Meslektaşlarım yüzünden bu görüşme nedeniyle hedef yapıldım. Karşımdaki elemanı konuşturmaya çalışıyorum. Cinayeti önlemeyen kişiler bu görüşmeyi sızdırarak beni mağdur etmişlerdir. İlk günden biliyorlardı raporda yazdığımı" dedi. Zenit, söz konusu konuşmanın yönteminin eleştirilebileceğini belirterek "Vicdanen rahatlamak için mahkeme huzurunda sayın Rakel Dink'ten özür diliyorum" dedi. 

'DİNK BU ÜLKE İÇİN ZARARLI BİR İNSAN DEĞİLDİ'

Zenit, kendi üzerinden 'algı operasyonu' yapıldığını öne sürerek, "Kitaplar yazıp rant elde eden gezeteciler vardı. Ben Hrant Dink'i ondan daha çok seviyorum. Ben Hrant'ı tanımadan öldürülmesinden 10 ay önce engellenmesi için devlete bilgi verdim. Hrant bu ülke için zararlı bir insan değildi, zaten bu yüzden hedef seçildi. Söylediği bir sözden ötürü adım adım basın tarafından hedef haline getirilmiştir. Ben de aynı şekilde hedef haline getirildim, basın ve meslektaşlarım tarafından. Görevimi yaptım vicdanen rahatım. Bile bile beni bu duruma getirenleri Allah'a havale ediyorum" dedi. Zenit savunmasını duruşmalardan vareste tutulmayı ve beraatini talep ederek sonlandırdı.

ÖLDÜR DİYENLER YARGILANSIN

HRANT’ın Arkadaşları, duruşma öncesi adliye önünde basın açıklaması yaptı. “Hepimiz Hrant’ız hepimiz Ermeniyiz” yazılı pankartı açılan açıklamada konuşan Cumhuriyet Gazetesi yazarı Pınar Öğünç, Dink cinayetinin diğer bir ayağı olan jandarma istihbarat konusunda henüz bir gelişme olmadığını söyledi. Olay günü Agos çevresine dair görüntülerin izlendiğini ve kişilerin tespit edilmesine rağmen bu görevliler hakkında henüz bir karar çıkmadığını vurgulayan Öpünç, mahkemenin bazı şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verdiğini aktararak şöyle devam etti: “Takipsizlik kararı verilen şüpheliler arasında Tuğgeneral Veli Küçük de vardı. Bu kişinin de dahil olduğu takipsizlik kararına Dink Ailesi avukatlarının da itirazı da reddedilince konu Anayasa Mahkemesi’ne taşındı” diye belirtti.
Öğünç, son olarak 9 yıldır yürüttükleri adalet mücadelesinde taleplerinin net olduğunu ifade ederek, “öldür” diyenlerin yargılanması gerektiğini söyledi.

'SAMAST İSMİNİ CİNAYETTEN SONRA DUYDUM'

Zenit'in savunmasının ardından duruşmaya hakim sorgularıyla devam edildi. Mahkeme heyeti başkanı, Zenit'e Ogün Samast ismini cinayetten evvel bilip bilmediğini sordu. Zenit ise Ogün Samast ismini cinayetten sonra öğrendiğini, yardımcı istihbarat elem Erhan Tuncel'in kendisine isim vermediğini söyledi.

Hakimin, "Tuncel cinayetin işleniş tarzıyla ilgili bilgi verdi mi" sorusu üzerine Zenit 'hayır' cevabı verdi. Hakim bunun üzerine Zenit'in Tuncel ile yaptığı telefon konuşmasında "Arkadan vuracaktı kaçmayacaktı. Neden kaçtı" diye sorduğunu hatırlatarak, durumu raporlara neden geçmediğini sordu. Zenit de bilginin kesin ve güvenilir olmadığı için raporlara geçmediğini ifade etti. 

Hakimin "Erhan Tuncel'i yardımcı istihbaratçı olarak nasıl değerlendirirsiniz" sorusu üzerine Zenit, "Bilgi getirmesi yönünde motivasyon amaçlı ne gerekiyorsa yapıyorduk. Ama verimli ve güvenilir biri değildi" diye cevap verdi.

Hakimin İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü'ne 'Ses getirecek eylem' diye mi yazdınız 'öldürme üzerine' mi sorusu üzerine Zenit hatırlayamamakla birlikte öyle bir şey söylemediğini ifade etti. Zenit, yazdığı raporu Özkan Mumcu'ya verdiğini ve onun da Engin Dinç'e verdiğini söyledi. Zenit, hakimin cinayeti gerçekleştireceği düşünülen isimlerden Zeynel Abidin Yavuz'un ismini raporlara neden yazmadığını sorması üzerine şu cavabı verdi: "Dink'i hedef alan sadece Yasin Hayal değil dosyada da yazıyor birçok kesim var. Yasin Hayal tarafından cinayeti işleyecek isim olarak verilen Zeynel Abidin Yavuz ismini teyitleyemediğimiz için dosyaya yazmadık. Onun böyle bir eylemi gerçekleştirecek biri olduğu kanaatine varmadığımız için yazmadık."


 

ÖNCEKİ HABER

Zonguldak İMKB Anadolu Lisesi öğrencilerinden bildiri

SONRAKİ HABER

Anter ve JİTEM davası yine ertelendi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa