Kiraz ağacı dikerek nükleer karşıtı eylem yaptılar

İspanya'nın başkenti Madrid'de Fukuşima nükleer kazasının 6. yıldönümü nedeniyle Ekoloji Eylem Grubu (Ecologistas en Acción), simgesel olarak Japon halkıyla dayanışmak için  Madrid Politeknik Üniversitesi Güneş Enstitüsü'nün bahçesine kiraz ağaçları dikti. Aktivistler “Çözüm nükleer enerji değil” pankartı açtı.

Ekoloji Eylem Grubu İklim Değişikliği Kampanyası sorumlusu Xavier Andaluz, “Burada Fukuşima kazasını hatırladığımız, Japon halkıyla dayanıştığımızı ve İspanya'da nükleer santrallere karşı mücadele ettiğimizi göstermek için bulunuyoruz” dedi. İspanya'daki yeni nükleer reaktörlerin açılmamasını Fukuşima'ya borçlu olduklarını söyleyen Andaluz, iktidardaki muhafazakar Halk Partisi'nin yeniden nükleer reaktörlerin açılmasını istediğini  ve bunun için çabaladığını söyledi. Andaluz, şöyle devam etti:
“Geçen ay nükleer enerji yatırımcıları, Garoña nükleer reaktörünün yeniden açılması için gerekli yatırımın çok pahalı olduğunu ve bu yatırımı yapamayacaklarını söylediler. Aynı zamanda nükleer karşıtı büyük gösteriler oluyor. Mecliste de nükleer karşıtı partilerin olduğunu biliyoruz” dedi.

Japonya’da kiraz ağaçları kutsal sayılıyor ve bu ağaçların çiçek açması yeni bir başlangıç olarak kabul ediliyor. Ekoloji Eylem Grubu, her yıl Fukuşima için kiraz ağacı dikiyor.

FUKUŞİMA'DA NE OLMUŞTU?

Japonya 11 Mart 2011'de yerel saatle 14.46'da meydana gelen 9 şiddetindeki deprem ve onun hemen ardından oluşan tsunami dalgaları, sadece Japonya'yı değil bütün dünyayı bir nükleer felaketle karşı karşıya bıraktı. Depremin ve tsunaminin etkisiyle Fukuşima nükleer santralin Daiçi reaktöründe sırasıyla patlama, çekirdek erimesi ve sonucunda da aylarca kontrol altına alınamayan radyoaktif sızıntı meydana geldi. Santralin o gün üretimde olan diğer iki reaktöründe de benzer durumlar meydana gelirken üretimde olmayan 4 numaralı reaktörde yangın çıktı.

Kaza nedeniyle en az 160 bin kişi zorunlu göçe maruz kalırken santralin etrafındaki yasak bölgeye girmesi engellenemeyen binlerce sokak hayvanı ölüme terk edildi. Pek çok gıda malzemesinde radyoaktif sezyum bulundu. Santralin 60 kilometre uzaklığındaki pirinç tarlalarında ve 140 kilometre uzaklıktaki çiftliklerde radyasyona rastlandı. Bu çiftliklerdeki radyasyonlu samanlarla beslenen, sığırların etlerinde de radyasyon çıktı.

TEHLİKE SÜRÜYOR

Radyasyon bulutları Kuzey Amerika'ya kadar ulaşırken Fukuşima'da radyoaktif sızıntı hala kontrol altına alınabilmiş değil. Fukuşima nükleer santral alanından çıkarılan 43 milyon tonluk radyoaktivite ile kirlenmiş toprak plastik torbalar içinde açık hava depolama alanında bekletiliyor. Santralin 4 numaralı reaktöründe halen aktif halde nükleer yakıt çubukları bulunuyor ve geçen yıla kadar her gün 300 ton radyoaktivite içeren su okyanusa sızarken, bu miktarın 150 tona indirildiği açıklandı. En iyi ihtimalle 2020 yılına kadar okyanusa radyoaktivite içeren su pompalanmaya devam edilecek. Santralin radyoaktiviteden arındırılması çalışmaları ise 40 yıl sürecek.

ALMANYA NÜKLEERDEN ÇIKIŞ KARARI ALDI

Fukuşima nükleer kazasından sonra Japonya 50 reaktöründen 48'ini kapatırken İsviçre ve Almanya kademeli olarak nükleer enerjiden kademeli olarak vazgeçme kararı aldı. Belçika, nükleerden çıkış kararını pekiştirdi. İtalya'da yapılan referandumda da halkın yüzde 90'ı nükleere ‘hayır’ dedi.

DÜNYA GİDİYOR ‘MERSİN’E, TÜRKİYE GİDİYOR TERSİNE!

Bütün bu gelişmelere karşın; Türkiye ise bir tanesi Mersin Akkuyu; diğeri Sinop’a olmak üzere 2 nükleer santral kurulması için Rusya ve Japonya ile hükümetlerarası anlaşma imzaladı. Mersin Akkuyu’daki nükleer santral ihalesi Ruslara verilirken; Sinop’ta kurulması planlanan nükleer santral inşaatını ise Japonların yapması bekleniyor. (DHA)