Merkel ve Alman patronlardan Trump’ı ikna ziyareti

Yücel ÖZDEMİR
Köln

Donald Trump’ın ABD Başkanı seçilmesinden sonra ilk kez bugün Beyaz Saray’a giden Almanya Başbakanı Angela Merkel’in gündeminde, Trump’ın Alman firmalarına getirmek istediği sınırlama yer alıyor. Merkel, bu görüşü değiştirmek için yanına Alman otomobil tekellerinin yöneticilerini aldı.

Seçim meydanlarında Alman otomobil tekellerinin ABD pazarını elinde tutmasına ve Alman tekellerinin Meksika’da ürettiği otomobillerin gümrüksüz ABD’de satılmasına karşı çıkan Doland Trump, ilk kez Almanya Başbakanı Angela Merkel ile bir araya geliyor.

Merkel, yanına Almanya’nın önemli tekelleri Siemens ve BMW’nin başkanlarını da alarak Trump’la görüşmeye gitti.

Merkel ile Trump görüşmesinde, her iki ülke arasında tartışma konusu olan Almanya’nın ABD’deki ihracat fazlalığı, NATO üyesi ülkelerin silahlanmaya ayırdıkları bütçenin artırılması, Rusya ile ilişkiler gündemin ön sıralarında yer alıyor.

‘PROSEMİNER OPERASYONU’

Ancak görüşmenin asıl konusu Almanya ile ABD arasındaki ticaret. Trump göreve başladıktan sonra ilk iş olarak ABD ile Avrupa arasında yürürlüğe girmesi planlanan Transatlantik Serbest Ticaret ve Yatırım Anlaşmasını (TTIP) iptal etmişti.

Serbest ticaretin kaybedeninin ABD olduğundan hareket eden Trump, bu nedenle ABD’de faaliyet yürüten Alman tekellerine sınırlama getirileceğinin de mesajını vermişti. Merkel, Trump’ı ikna etmek için ABD’de yatırım yapan en büyük Alman tekelleri olan Siemens’in Başkanı Jo Kaeser ve BMW Başkanı Harald Krüger’i Beyaz Saray’a götürdü.

Kaeser ve Krüger, Trump’a ABD’ye ne kadar yatırım yaptıkları, ne kadar işyeri açtıklarını hatırlatacak, ABD pazarında kalmak istediklerini anlatacaklar. Der Spiegel dergisinde bu hafta yer alan “Proseminer Operasyonu” başlıklı yazıda, Trump’ın siyasetçilerden çok patronlara güvendiği, Merkel’in de bu yüzden heyetinde patronları öne çıkaracağını yazdı.

ALMAN TEKELLERİ İÇİN ABD PAZARI ÖNEMLİ

Transatlantik ilişkilerinin olduğu gibi devam etmesini savunan Merkel, ayrıca ABD ile serbest ticaretin önünün de açılmasını istiyor. Zira, Trump’ın “Önce Amerika” diye ifade ettiği milliyetçi politikaların dünya ticareti için büyük bir tehlike yaratacağı ileri sürülüyor.

İhracata dayalı Alman sermayesi, ABD’nin yeni sınırlamalar getirmesinden en çok etkileneceklerin başında geliyor.

Dış ticarette Çin ile yarışan Almanya, ABD’ye geçen yıl 107 milyar avroluk mal sattı. Buna karşılık 57 milyar avroluk mal satın aldı.

ABD’nin Almanya’ya karşı verdiği 50 milyar avroluk açığı kapatmak isteyen Trump, bunun için öncelikli olarak Alman otomobil tekellerine sınırlama getirme niyetinde. Almanya’nın ürettiği her üç otomobilden ikisi dış pazarlarda satılıyor. Alman otomobil tekellerinin ABD’de üretip sattığı araba sayısı da, Almanya’da üretilip ABD’de satılandan fazla.

Federal Ekonomi Bakanı Brigitte Zypries’in verdiği bilgiye göre Almanya’nın dış yatırımlarının üçte biri ABD’ye yapılıyor.

Bütün bunlar ABD pazarının Alman tekelleri için oldukça önemli olduğunu, Trump’ın bir sınırlama getirmesi durumunda Alman ekonomisinin bundan önemli derecede etkileneceği anlamına geliyor.

TRUMP’UN ÇARK ETMESİ BEKLENİYOR

Seçimlerden önce, başta Alman otomobil tekelleri olmak üzere pek çok yabancı şirkete sınırlama getireceğini, önceliğin ABD tekellerinde olacağını söyleyen Trump’ın bu konuda da çark etmesi bekleniyor.

Trump’ın seçimler öncesinde Almanya ve Merkel hakkında söylediklerini hatırlatan Alman basını da, bunların geçmişte söylenmiş sözler olarak kalacağını umuyor. Zira Trump seçimler öncesinde milliyetçi, ırkçı söylemle oy alırken, daha sonra bazı söylemlerini terk etmeye başlamış, geleneksel ABD politikasına yönelmişti. Benzer bir durumun Almanya hakkında söyledikleri açısından da olması umuluyor. Bu nedenle Almanya, zıtlaşıp gerilimi tırmandırmak yerine alttan alıp ticari çıkarlarını korumanın siyasetini yapıyor.