18 Mart 2017 00:56

Atakan KAYNAK
Ankara

Ankara’nın Sincan ilçesinde konuştuğumuz bir işçi, referandumda ‘hayır’ diyenlerin ‘terörist’ olarak nitelendirilmesine tepki gösterdi: ‘Ne yani ben de ‘hayır’ diyeceğim. Ben de mi terörist oluyorum?”Sincan’da bulunan bir saat kulesinde ‘vakit daralıyor’ yazısı yer alıyor...

16 Nisan’da düzenlenecek olan anayasa değişikliğine az bir süre kala Ankara’nın Sincan ilçesinde de referandum tartışmaları artmış durumda. Referandumun nabzını tutmak üzere  Sincan’dayız. Adını vermek istemeyen erkek bir işçiyle referanduma dair sohbet ettik. İşçiye ‘Çalıştığın yerde referandum nasıl tartışılıyor?” diye sorduk. İşyerlerindeki ortamı anlatan işçi, “Fabrikada öyle bir ortam var ki, ‘evet’ diyenler rahatlıkla konuşabiliyor ancak ‘hayır’ diyenler düşüncelerini saklamak zorunda kalıyor. Yani işçiler arasında bir kutuplaşma var.” ifadelerini kullandı.

'BÜYÜKLER DAHA ÇOK BÜYÜYOR'

‘Hayır’ diyenlere yönelik ‘terörist’ söylemine tepki gösteren işçi, “İşi ‘AKP-terörist’ olayına çevirdiler. ‘Hayır’ diyenleri terörist ilan ettiler. Ne yani ben de ‘hayır’ diyeceğim. Ben de mi  terörist oluyorum?” dedi.  İşçi, hükümetten gelen ‘Ekonomi iyiye gidiyor. Başkanlık gelirse daha iyi olacak’ söylemlerini de gerçekçi bulmuyor: “Bir şeyler iyiye gidiyor diyorlar ancak büyükler daha çok büyüyor, küçükler daha çok küçülüyor.” 

İŞYERLERİNDE REFERANDUM SOHBETLERİ...

İşçi, referandumda ‘hayır’ gerekçelerini şöyle anlatıyor. “Ezbere oy kullanıyoruz resmen. Kim ne için ‘evet’ ya da ‘hayır’ dediğini bilmiyor. İşyerinde arkadaşlarım ile konuştuğumda ‘Erdoğan olmasa, başkası olsa ne derdin?’ diyorum ve düşündükten sonra ‘bilmiyorum’ diyor. Diyelim ki Erdoğan iyi bir adam. Bütün yetkiyi ona verdik. O gittiğinde, yerine başkası geldiğinde ne olacak? Artık insanlar sohbet etmiyor. İnsanlar ‘evet’i, ‘AKP yol yaptı, köprü yaptı’ya dayandırıyor.” (Ankara/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çocukları öğüten çark

Çocukları öğüten çark

Yoksulluğun pençesindeki ailelerin çocukları tüm dünyada acımasızca emek piyasasına çekilirken, Türkiye kapitalizmi bu konuda en önde koşuyor. Çarklar köle koşullarında dönsün diye devlet gücünü seferber etmekten geri durmayan iktidar, milyon milyon işçileştirdiği çocukların da uzun ve ağır çalıştırılmasına, onlarcasının ölüme sürüklenmesine göz yumuyor.

2.3 milyon çocuk MESEM kapsamında günde 8-10 saat çalışıp ustalık belgesi aldı

15-17 yaş grubundaki neredeyse her 4 çocuktan biri çalışma hayatında

71 çocuk 2024'te çalışırken hayatını kaybetti

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
16 Şubat 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et