Küresel ısınmada 'üçüncü derece' dönemi

Birleşmiş Milletler (BM) küresel ısınmada üçüncü dereceye yaklaşıldığını ve bunun dünya genelinde birçok şehrin deniz seviyelerinde artışa sebep olacağını açıkladı.

BM iklim müzakerecileri bu ay zirve görüşmelerinde bir araya geldiğinde masada yeni bir rakam olacak: Üç derece.

Şimdiye kadar, Paris İklim Anlaşması gibi küresel çabalar, küresel ısınmayı sanayi devri öncesi seviyelerin iki derece üzerinde sınırlamaya çalıştı. Ancak 2100 yılına kadar 3.2 derecelik bir artışa işaret eden yeni göstergelerle, bu hedefe ulaşılamayacağı görüldü.

Bonn konferansı öncesinde konuşan BM çevre şefi Erik Solheim, “kendimizi yüz milyonlarca insanı mutsuz bir gelecekten kurtarmak için gerekeni yapmadığımız bir durumda buluyoruz.”dedi.

Dünyanın dört bir yanındaki şehirlere yönelik en büyük tehditlerden biri, yüksek sıcaklıklarla kuzey ve güney kutuplarında eriyen buz tabakalarından gelen su miktarının artması ve bunun deniz seviyesinin yükselişine sebep olması.

Kâr amacı gütmeyen kuruluş Climate Central'daki bilim insanları, küresel ısınmanın üçüncü derecesinde su altında kalacak bölgelerde 275 milyon insanın yaşadığını tahmin ediyor.

Üçüncü derece küresel ısınmanın en çok etki edeceği şehirler arasında Osaka, İskenderiye, Rio de Janeiro, Şangay ve Miami yer alıyor.

Değişiklikten zarar görecek bölgelerin dağılımı eşit olmasa da, etkilenecek beş kişiden dördünün Asya'da yaşadığı görülüyor.

Endişeli Bilim Adamları Birliği'ne göre, ekonomistler kıyıların su altında kalması 2070 yılına kadar Osaka varlıklarının neredeyse bir trilyon dolarını tehlikeye atabilir.

Bu artışın sebeplerinden biri devletlerin karbon salımını azaltmaması. İklim müzakerecileri şimdi bu durumun sonuçlarıyla başa çıkmak için çözümler arıyor.

Normal dışı hava koşulları, gıda üretiminin bozulması, iklim mültecileri tarafından göçün artması, fırtınaların kuvvetlenmesi ve sürekli yükselen deniz seviyeleri bu durumun yol açacağı koşullar arasında yer alıyor. Ayrıca eriyen buzullardan ortaya çıkacak metan gazının üç derecelik artışı hızlıca altı dereceye çıkarabilme riski var.

Bilim insanları üç derecelik artışın etki etmesinin yüz yıllar sürebileceğini ancak büyük bariyerler veya su ayrımları yapılmadığı sürece pek çok şehir, küçük adalar, yerleşim yerleri, ekonomik merkezler ve ikonik yerlerin buz kütlelerinin büyük oranda erimesi sebebiyle deniz seviyesinin altında bırakmasını bekliyor.

Yetkililere göre, hükümetler, küresel ısınmayı Paris İklim Anlaşması’nın hedefi olarak belirlediği bir buçuk  ya da en fazla iki derecelik hedefte tutmak için daha fazla emisyon azaltımı sözü vermeli ve politikalar düzenlemeli. (DHA)