17 Ocak 2018 12:54

Kadın çalışmaları: bölümüne evet, topluluğuna hayır!  

Kadın Çalışmaları Topluluğu ile Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Topluluğu’nun resmi olma sürecini değerlendirdik.

Paylaş

 

 

 

 

Hazal Göçmen

ODTÜ

 

ODTÜ’de kadın çalışmaları alanında faaliyet yürüten daha önce resmi topluluk olma talepleri çeşitli gerekçelerle reddedilen Kadın Çalışmaları Topluluğu ile Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Topluluğu’nun resmi olma sürecini değerlendirdik.

ODTÜ Kadın Çalışmaları Topluluğu ne zaman ve nasıl kuruldu?

Melisa: ODTÜ’de daha önce kadın çalışması yürüten iki grup vardı, ODTÜ Kadın Dayanışması ve ODTÜ Kadın Çalışmaları Atölyesi. Daha önce de birbirimizle bağlantımız vardı. Resmi bir topluluk kurma isteğimiz olduğu için bir araya geldik. İlk adımda gayri resmi bir topluluk oluşturma daha sonra resmi topluluk onayını aldığımızda orayı kullanmaya devam edeceğimizi konuştuk. Yaklaşık eylül-ekim aylarından beri var olan bir topluluk aslında Kadın Çalışmaları Topluluğu fakat resmi olma süreci yeni başlıyor.

TOPLULUK İSMİNDEN “KADIN”I ÇIKARMAK İSTEDİLER

Rektörlük Kadın Çalışmaları Topluluğu’nun daha önce resmi olmama sürecine dair nasıl açıklamalar yaptı?

Melisa: Geçmişte ODTÜ’de kadın çalışmaları alanında faaliyet yürütmek isteyen gruplar rektörlükle hep görüşme halindeydi. Başka başvurular da hali hazırda vardı Kültür İşleri’nde Kadın Çalışmaları bölümünden gelen. Fakat bu başvurularda hep eksik bulunarak düzeltilmesi için geri gönderiliyordu. Hali hazırda başvuru varken yeni başvuru da yapılamıyor, dolayısıyla biz başvuru yapamadık resmi olmak adına. Olan başvuruya da kabul cevabı geldiğinde topluluğun içerisinden “kadın” kelimesi çıkartılmıştı. Fakat biz yine de yeni kurulan Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Topluluğu’nun içerisine girdik ve faaliyetlerimizi burada devam ettirme kararı aldık.

Sıla: Daha önce adında “kadın” bulunan topluluğun resmi olmama gerekçesini Kültür İşleri Müdürlüğü kimlik toplulukları kurulamayacağını eğer bu topluluğa izin verilirse “Kızıl Elma” topluluğunun da kurulabileceğini söyleyerek reddediyor.

KADIN DÜŞMANI POLİTİKALAR ODTÜ’YE DE YANSIYOR

ODTÜ’de Kadın Çalışmaları Topluluğu’nun kuruluş amaçları nelerdir?

Sıla: ODTÜ’de Türkiye’den bağımsız değerlendirilemeyecek şekilde kadınları ikinci plana atan uygulamalar var. Biz bunları değiştirmek için ve çevremizdeki kadınlar ile tartışmalar yaratmak adına topluluğu kurmak istedik.

Öykü: Toplumsal Cinsiyet konusunda farkındalık uyandırabileceğimiz çeşitli etkinliklerle kadın çalışmaları alanında çalışan avukatları, gazetecileri ve akademisyenleri çağırdığımız kitlesel etkinlikler yapmak da amaçlarımızdan biri.

Resmi topluluk olmadan yaptığınız etkinliklerde nasıl sorunlar yaşadınız?

Öykü: Geçen sene yaptığımız etkinlikte Hürriyet’te gazeteci olan Sibel Hürtaş’ı okula almakta ciddi zorluklar yaşadık.

Ekin: Bu sene de avukat Huriye Karabacak ile bir etkinlik yaptık fakat etkinliği gerçekleştireceğimiz sınıfı “resmi yollarla” alamadığımız için Huriye Hanım’ı hangi sınıfa götüreceğimizi şaşırdık.

Sıla: Aynı zamanda okulumuzun bir hocasını da bu etkinliğe dâhil etmek istedik fakat son gün rektörlükten geldiğini tahmin ettiğimiz baskılar nedeniyle hocamız etkinliğe dâhil olmaktan vazgeçti.

En son süreçte rektörlüğün Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Topluluğu’nu resmi topluluk olarak tanımasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öykü: Bu elbette bir politik hamle de olabilir en son LGBTİ etkinliklerini elektrikleri yasaklayarak kesmesinin ardından. Fakat ben bunu kendi lehimize çevirebileceğimizi düşünüyorum. Çünkü resmi topluluk olduğumuzda etkinlik yaparken bunu engellemekte daha çok zorlanır.

Işıl: Öncelikle bunun bir lütuf değil bu bir haktı ve biz bunu elde ettik.

“ZORLUKLARA KARŞI ETKİNLİKLERİMİZİ YAPACAĞIZ”

Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları kurulduktan sonra önünüze koyduğunuz bir etkinlik planı var mı?

Sıla: Katılan herkesi eğlendiren ama birlikte bir şeyler de üretebileceğimiz etkinlikler yapmak istiyoruz. Örneğin müzik atölyeleri, film gösterimleri yapmak istiyoruz. Bunun yanında bir okuma grubu kurabiliriz, bu katılımcıların isteğine göre akademik makaleler ya da bir kitap okuması şeklinde ilerleyebilir. Önümüzde 8 Mart var, okuldaki diğer topluluklarla bir araya gelerek farklı etkinlikler yapmayı da konuşabiliriz.

Öykü: Yine yüksek lisans öğrencileri ile iletişimimiz devam ederse topluluk bünyesinde çalıştıkları alanlarda sunumlar yapabilirler. Daha çok yeni bir topluluğuz dolayısı ile henüz ne yapacağımız net değil rektörlüğün nasıl bir yaklaşımı olacağını biraz da süreç gösterecek.

Işıl: Etkinliklerimizi arttırmak istiyoruz. Resmi bir topluluk olduk ama zorluklar devam edecek bunun farkında olarak ilerlemek gerekir. Geçmişte yaptığımız hatalara da bakmalıyız Kadın Çalışmaları Topluluğu’nda eksik ve yanlış yaptıklarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz.

 

ODTÜ’de Taciz Birimi…

Öykü: ODTÜ Cinsel Tacizi Önleme Biriminin (CİTÖB) başındaki hoca ile geçtiğimiz sene LGBTİ Dayanışmasından arkadaşlarla birlikte görüşmüştük. ODTÜ’de bir kadın tacize uğradığında başvuracağı yerden habersiz ve ne yapacağını bilemiyor. Biz de görüşmemizde birçok kadının taciz biriminden haberi olmadığını ve bunun duyurusunu yapmamız gerektiğini kendisine söyledik. Hoca da bununla ilgileneceğini, internet sitesinde duyuruların daha iyi yapılacağını söylemişti. Biz de CİTÖB ile birlikte olaylara dahil olmadan duyurusunu yapma sürecinde yardım edebileceğimizi söyledik dönem başında. Fakat CİTÖB geçtiğimiz seneden bu yana olumlu adımlar atmadı. Ben Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Topluluğu olarak CİTÖB ile birlikte çalışmamız gerektiğini düşünüyorum.

 

ÖNCEKİ HABER

Eski CIA ajanına Çin soruşturması

SONRAKİ HABER

Tacizci müşteriler dışarı!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa