‘Refah’ göstergesi buzdolabını vatandaşa sorduk: Dolduramıyoruz

Zeliş IRMAK

"Evinizde buzdolabı var mı?"

Bu soruya gülen de oldu, "dalga mı geçiyorsunuz?" diyen de. Ama ne şaka ne de dalga geçilecek bir konu. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan Sakarya mitinginde “Her eve buzdolabı giriyorsa refah seviyesi var demektir” dedi. 

Biz de İstanbul Fındıkzade pazarında alışveriş yapan vatandaşa ve pazar esnafına sorduk. 

Mikrofon uzattığımız her kişinin evinde buzdolabı var. Ama can yakan soru şu oldu: "İçini doldurabiliyor musunuz?" Marketlerden, manavlardan daha ucuzdur diye çıkılan pazarda da durum pek farklı değil. İhtiyacı kadarını alamayan pek çok kişi var. Pazarın pahalı olmasını yaklaşan bayrama bağlayan da var, kriz olduğunu söyleyen de. Esnafın en büyük isyanı ise artan dolara ve mazot fiyatlarına.

Poşetlerin içindeki meyve sebzeler yarıya düşmüş. "Birini alırsak diğerini alamıyoruz" diyor emekli bir teyze. Karşılaştığımız her emekli, maaşlarının yetmediğini anlatıyor. Pek çoğu ise çalışmak zorunda olduğunu söylüyor. Yeni çocuğu olmuş genç bir kadın "mamalar ve bezler ateş pahası, annemler memleketten erzak getirmese dolap dolmaz" diyor. "Nasıl çözülür" dediğimiz esnaf soruyu politikacılara havale ediyor. "Reis’i çok seviyorum" diyen bir vatandaşla konuşuyoruz. Emekli ikramiyesini almış o gün. Kaç gün idare edecek sorusuna verecek bir yanıtı yok ama “Reis tekrar seçilirse daha da çok verir” diye umuyor. 

"Söyleyecek çok şeyim var ama" diyor bir pazar esnafı, "şimdi konuşursam 155’i ararlar da başım belaya girer."

Kameraya konuşmaktan çekinenler, eleştirilerini dile getirmekten kaçınanlar az değil. "Buzdolabı dolmuyor, duysunlar sesimizi" diyenlerin sayısı daha fazla. Halk, ne boş buzdolabıyla refah bulmuş, ne seçimlik ikramiye ile ihya olmuş. Ekonomik sorunlara acil çözüm bekliyor.