TARİŞ işçileri: Güç aldıkları üreticilerin çocuklarını işten atıyorlar
İşten atılan TARİŞ işçileri, 'Gücümüzü üründen ve üretici ortaklarımızdan alıyoruz' diyen Birlik Başkanı Hilmi Sürek'e tepki gösterdi.
Fotoğraf: Evrensel
Dilek OMAKLILAR
İzmir
TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği yağ alım fiyatını 17 TL olarak belirledi. Birlik Başkanı Hilmi Sürek rakamı açıklarken, TARİŞ’in gücünü üründen ve üretici ortağından almakta olduğunu söyledi. DİSK/Gıda-İş’e üye oldukları için işten atılan ve direnişlerinde 16 günü geride bırakan TARİŞ işçileri ise “Gücünü üreticiden, ortaklarından alan TARİŞ, üreticilerin çocuklarını işten atıyor” diye tepki gösterdi.
TARİŞ, zeytinyağı alım fiyatını bu yıl 17 TL olarak belirledi. TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Hilmi Sürek açıkladıkları fiyatın üreticiyi memnun edecek bir rakam olduğunu ayrıca 31 kooperatifi ve 28 bin ortağı olan TARİŞ’in gücünü buralardan aldığını söyledi.
İşten atılan İlhan Sarıoğlu, “Piyasanın oluşmasında eskiden TARİŞ etkindi ama şu an etkinliğini kaybetti. Piyasayı etkilemeyince bu sefer tüccar belirlemeye başladı. Burası gücünü ortaklardan alıyor, doğru. Ortaklar olmasa buraya yağ gelmez. Ancak yağın artmasını istiyorsan tekrar ortak sayısını artıracaksın, köylü ile burayı barıştıracaksın” dedi.
TARİŞ’in geçen yıl aldığı yağ miktarının 6 bin 300 ton olduğunu söyleyen Sarıoğlu, “Bu sene 7 bin ton hedefle başladılar, şimdi ‘3 bin ton alırsak iyi’ demeye başlamışlar. Piyasada bir daralma var ve bu daralmadan kaynaklı fiyatları minimum seviyede açıkladıklarını düşünüyorum. Piyasadaki daralma ekonomik krizle alakalı tabii. Çünkü insanların alım gücü de düştü. İç piyasaya baktığımızda bundan 7-8 yıl önce 8 bin yağ gönderdiğimizi hatırlıyorum. Daha sonra alım oranları 9-10 bin tonlara geriledi, sonra 4-5 bine kadar düştü” dedi.
Birlik Başkanı Hilmi Sürek’in açıklamasındaki ‘TARİŞ gücünü ortaklarından ve üreticiden alır’ sözlerine dair ise Sarıoğlu şunları söyledi: “Burası gücünü ortaklardan alıyor doğru. Ortaklar olmasa buraya yağ gelmez. Benim annem de ortak. Yöneticilerin ne kadar hissesi varsa, benim annemin de o kadar hissesi var. Onların bu şekilde bizi işten atmaları benim ağrıma gidiyor. Bu ahlaki bir şey değil. Her alınan kararda burada toplantı yapılıp köylüye sorulmalı. 2 yıllık yetki de alsan köylüye muhakkak danışılmalı.”
‘YÖNETİM KURULU SAMİMİ DEĞİL’
TARİŞ İşçisi Murat Yılmaz ise açıklanan fiyatın kötü olmadığını ancak bu sene sızma zeytinyağının az olduğunu belirterek, “Bu fiyatın peşin ödenerek çiftçiyi de mağdur etmeden ortaklardan da daha çok yağ alınması kooperatifin geleceği açısından sağlıklı olur” dedi.
Yılmaz şöyle devam etti: “Gücünü ortaklardan aldığını ifade eden TARİŞ’e şunu söylemek isterim. Köylünün ve çiftçinin zeytinine ve zeytinyağına talip olduğunu ifade ediyor, üreticinin yanında ve birlikte bir anlayışla kooperatifçilik yaptığını ifade ediyor ama bugün anayasal haklarını kullanarak sendikaya üye olan işçileri, ki bunların birçoğu kooperatifte ortak çocuklarıdır, işten atarak çok da samimi olmadığını gösteriyor.”
Yılmaz, yönetim kurulundan önce kapıdaki krizi çözmelerini beklediklerini söyleyerek, içeride sendikaya üye olan işçilerin üzerindeki baskıya da son verilmesini, işçilerin sendikasını tanıyıp görüşmesini istedi. Yılmaz, “İçeride en büyük sıkıntılardan biri en azından enflasyon oranındaki bir zammı göremeyişimizdi. Yine çay saatlerinin kaldırılması idi. 15 dakikalık 2 mola kaldırıldı ve bunun gerekçesi de haftalık çalışma saatinin 45 saate tamamlanması. Sonra parmak basma sistemine geçildi. İşçinin giriş çıkış saatlerini kontrol altına almak için. Ancak bunu o kadar katı yaptılar ki 2 dakika geç kalana tutanaklar tuttular. Asıl öfke patlaması ise yeni bir satın alma birimi oluşturulduğunda oldu. Bu birime müdür yardımcısı ve şef atandı, maaşlarına da zam yapıldı. Oysa diğer ünitelerdeki işçi arkadaşlara 2 sene hiç zam yapılmamıştı. Bu da tepkiye yol açtı ve sendikalaşmayı hızlandırdı” dedi. “İşçisiyle barışan çiftçisiyle de barışır ve kooperatifçilik anlayışıyla hem çiftçiyi hem de kendi işçisini memnun eder” diyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Fabrikaya dönen biz olacağız, emek düşmanları da bu fabrikanın dışında bulacaklar kendilerini.”
‘YASAL OLMAYAN ŞEKİLDE İMZALARI KULLANARAK MI?’
Babası TARİŞ ortaklarından olan Cem Güdücü ise babasından habersiz imza sirkülerini işçilerin işten ayrılmaları için kullandıklarını, yani yasal olmayan bir şekilde ortaklarının imzalarını çıkış kararında kullandıklarını ifade etti. Güdücü, “TARİŞ gücünü ortaklarından böyle mi alıyor? Bir yandan ortak çocuklarının kapıdaki direnişi öte yandan samimiyetsiz açıklamalar” dedi.
SCHNEIDER ELECTRİC’TEN TARİŞ DİRENİŞİNE SINIF DAYANIŞMASI
Öte yandan Direniş destek ziyaretleriyle sürerken işçilere bugün de Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Schneider Electric fabrikası işçileri dayanışma ziyaretinde bulundu.
Ziyaret sırasında konuşan Schneider Electric İş Yeri Temsilcisi Sedat Sadak, “Umarım fabrikaya başınız dik, sendikayı sokmuş bir şekilde girersiniz. Örgütlü mücadelemiz sizlerle daha iyi yerlere yol alır diye düşünüyoruz. Yolunuzda başarılar diliyoruz” dedi.
'Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz' sloganının atıldığı ziyarette TARİŞ işçileri için oluşturulan grev fonu paylaşıldı.
Ayrıca TARİŞ işçilerini Genel Maden-İş Sendikası Ege Bölge Örgütlenme Sorumlusu Yaşar Çama ve TÜMTİS üyesi ambar işçileri de ziyaret etti.