19 Aralık 2018 05:45
Son Güncellenme Tarihi: 19 Aralık 2018 14:04

Asgari ücretle geçinemeyen işçi: Hasta çocuğumun ilacını borçla aldım

Ali Işık, asgari ücretle geçinmeye çalışan ancak geçinemeyen milyonlarca işçiden biri. Işık nasıl geçinemediğini anlattı.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Melike CEYHAN

Türkiye'de yaşanan ekonomik kriz gün geçtikçe derinleşiyor. Bu krizden en çok etkilenenler ise asgari ücretli işçiler ve aileleri. Bin 603 TL maaşın yarıdan fazlasını kiraya yaklaşık 3'te birini de faturalara veren işçilere başka da bir şey kalmıyor.

Ev içinde çalışacak başka biri olmadığında asgari ücretle ile çalışanların geçimini sürdürmesi neredeyse imkansız.

İstanbul Esenyurt’ta özel bir firmada temizlik görevlisi olarak çalışan Ali Işık da onlardan biri. Asgari ücretle 4 kişilik ailesini geçindirmeye çalışan Ali Işık, her ay 900 TL sadece kiraya verdiğini ve sürekli borçlanarak hayatlarını sürdürdüklerini anlattı. Kışla birlikte çocuklarının hastalandığını söyleyen Işık, “İlaç almaya gittim. 7 TL tuttu, veremedim” dedi.

‘900 TL KİRA, 550 TL FATURALAR’

Işık, sabah 08.00’den akşam 19.00’a kadar çalışma karşılığı aldığı bin 604 TL ücretle 4 kişilik ailesini geçindirmeye çalışıyor. Işık'ın “Asgari ücretle nasıl geçiniyorsun?​” sorusuna yanıtı; “Asgari ücretle geçinmek mümkün değil” oluyor. Işık, koltuğun yanındaki faturaları işaret ederek şöyle devam etti:

“Geçen aydan ödeyemediğim faturalarım vardı. Bu ay 550 TL sadece faturalara ödedim. Ödemesem elektrik, doğalgazı keseceklerdi. Her ay 900 TL kira parası veriyorum. Ev kiraları çok yüksek ama mecbur vereceksin. Vermesem ev sahibi ‘çık git’ diyecek. Zaten kirayı ve faturaları verince geriye bir şey kalmıyor.”

‘BORÇLANARAK YAŞIYORUZ’

Biri 5 yaşında, diğeri ise 6 aylık iki çocukları olduğu için eşinin çalışması da mümkün olmuyor. Çocuklara bakacak kimse olmadığı için eşi de çalışmayan Işık'a “Peki aileyi nasıl geçindiriyorsunuz?​” dediğimizde ise mahcubiyetle “İş yerinden avans istiyorum. Bazen avans vermiyorlar. Çalıştığım ağabeylerden borç alıyorum. Bakkala yazdırıyorum. Borç almasam evime bir şey alamıyorum. Sürekli borçlanarak, kısarak idare etmeye çalışıyorum” diye ifade etti.

Eşi bir şey istediğinde “Bir sonraki ay alırız” dediğini ifade eden Işık, “Alamıyoruz. Bu kez kafama takıyorum” dedi.

‘7 TL YOK DİYE İLAÇ ALAMADIM’

Işık, yaşadığı ekonomik sorunları anlatırken diğer odadan gelen çocuğunun öksürme sesi üzerine, “Havalar soğudu. Çocuklar hasta. Ev ilaç doldu. Her ilacı devlet karşılamıyor. Bazılarının bir kısmını biz ödüyoruz. Geçen gün ilaç almaya gittiğimde 7 TL tuttu. Alamadım. Yoktu 7 TL. İş yerinden bir ağabeyi arayıp söyledim. Sonra alabildim. Çocuk öksürüyordu. Bu ilacı mecbur içecek” diye anlattı.

'2-3 YIL ÖNCE KIRMIZI ET ALDIK'

Zamlardan dolayı bu yıl daha da zorlandığını belirten Işık, “Her şey geçen yıla göre iki kat arttı. Markete gittiğinizde 300 TL’ye sepetiniz doluyordu. Şimdi aynı paraya yarısını doldurabiliyoruz. Bir paket pirinç 8 TL, bir kilo domates 6 TL olmuş. En son 2-3 yıl önce kırmızı et aldık. Komşular kurbanda verirse öyle yiyoruz. İmkanlardan dolayı alamıyoruz” diyerek geçen seneyle bu yıl arasında çok fark olduğunu söylüyor.

‘EN AZ 2 BİN 500 TL OLMALI’

Asgari ücret tartışmaları sürerken bununla geçinenlerin durumuna bakarak düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade eden Işık, “Bu paraya geçinmek çok zor. Asgari ücretin en az 2 bin 500 TL olması lazım. Sadece benim için değil. Benim gibi milyonlarca insan var. İnsanlar biraz rahat etsin” diye ifade etti. (İstanbul/MA)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Türkiye, cinsiyet eşitsizliğinde 149 ülke arasında 130. sırada

SONRAKİ HABER

2018’de hayatını kaybeden 50 önemli isim

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa