21 Şubat 2019 07:30

Çanakkaleli yaşam alanı savunucuları: JES’lere hayır!

Çanakkale’de yaşam alanı savunucuları 17 farklı alanda jeotermal amaçlı arama yapılmasına ve işletmeye ihale edilmesine karşı açıklama yaparak “JES’lere hayır” dedi.

Yapılan açıklamada, tarım ve turizm faaliyetlerinin yoğun olarak yürütüldüğü Ayvacık, Ezine, Lapseki, Biga, Bozcaada ve Gökçeada ilçelerimizde toplam 358 bin 668 dönümü kapsayan 17 adet farklı alanın, 28 Şubat 2019 tarihinde Çanakkale İl Özel İdaresi tarafından jeotermal amaçlı arama ve işletmeye ihale edileceğinin öğrenildiği belirtilerek; “Halihazırda zaten Tuzla’da, Tuzla Jeotermal ve Babadere Jeotermal olmak üzere iki adet jeotermal enerji tesisi çalışmaktadır. İki santral daha yoldadır; Yerka JES için “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilmiş, Transmak JES için de ÇED süreci başlatılmış bulunmaktadır” denildi.

Jeotermal sahası olarak belirlenen 17 farklı alanın çevresinde köyler ve yaşam alanları, dereler, göletler, antik kentler, turizm, tarım ve hayvancılık alanlarının olduğu vurgulanan açıklamada şöyle denildi:

“Bu alanlarda JES’lerin  kurulması ve bu amaçla arama sondajları yapılması, geri dönüşü mümkün olmayan zararlara yol açacaktır. Söz konusu alanlarda, Gülpınar’ın organik zeytini, Bozcaada’nın çavuş üzümü, Kösedere’nin domatesi, Tuzla’nın fasulyesi, Lapseki’nin kirazı, Ezine’nin peyniri gibi marka niteliği kazanmış ürünler üretilmektedir. Ayrıca Gökçeada hâlâ dünyanın ilk ve tek cittaslow (yavaş şehir) adasıdır. Çanakkale tarım üretiminin neredeyse yarısı Biga’da üretilmektedir.”

Bölgenin tarım ve turizm faaliyetlerinin, gıdanın, içilen suyun, solunan havanın olumsuz etkilenmemesi için bölgede daha fazla jeotermal enerji santralı amaçlı arama ve işletme ruhsatının verilmemesi gerektiği belirtilen açıklamada, Tuzla’daki mevcut santralların denetlenmesi ve 28 Şubat 2019 tarihinde Çanakkale İl Özel İdaresi tarafından yapılacak ihalenin iptal edilmesi talep edildi.

BİLDİRİYİ İMZALAYAN KURUMLAR

Bozcaada Forum, Gökçeada Çevre ve Kültürü Koruma Derneği, Gökçeada Gönüllüleri Derneği, Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Kazdağları Kardeşliği. (HABER MERKEZİ)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et