Hepsi bir projede: 6 ilçe, 3 dere, 2 baraj, 1 regülatör, 3 HES
"Tanyeri barajı ve kavşak HES, malzeme ocakları, kırma eleme tesisleri ve beton santralları dahil" başlıklı proje Ordu'da doğal hayatı tehdit ediyor.
Fotoğraf proje dosyasından alınmıştır.
Çevre ve Şehircilik Ordu İl Müdürlüğünün duyurduğu, Tanyeri Elektrik Üretim AŞ.’nin "Tanyeri barajı ve kavşak HES, malzeme ocakları, kırma eleme tesisleri ve beton santralları dahil" başlıklı projesi, Ordu’nun 6 ilçesine yayılmış durumda. Projeden, 2011'de Çatalpınar’da yapılan halk toplantısıyla haberdar olduklarını söyleyen Ordu Çevre Derneği (ORÇEV) Başkanı Gül Ersan, aradan geçen 8 yıl içinde hem projenin hem de şirketin değiştiğini belirtti. Projenin Aybastı, Fatsa, Gürgentepe, Gölköy, Çatalpınar ve Kabataş ilçe sınırları içinde uygulanacağını aktaran Ersan, proje alanında korunması gereken hayvanlar olduğunu, kesilecek ağaç sayısının belli olmadığını ve projenin hayvancılığı olumsuz etkileyeceğini söyledi. Ersan ayrıca Kabataş ve Çatalpınar ilçelerinin bazı mahallelerinin içme suyu kuyuları ve su kaynaklarının da proje alanı içinde kaldığına dikkat çekti.
"EKOLOJİK SİSTEME ZARARINA RAĞMEN BAKANLIK ONAYI"
Ersan, "ÇED Olumlu" kararı verilen son proje hakkında şunları söyledi:
“HES’lerin ekolojik sisteme verdiği zararlar ülkemizi yönetenlerce de ifade edilmesine karşın bu proje Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca incelenmiş ve onaylanmış. Artık tüm dünya biliyor ki HES’lerin yarar çok zararı var. ÇED raporunu incelediğimizde elektrik üretim şirketinin üç akarsu üzerine tesis yapacağını görüyoruz. Önce Reşadiye Çayı üzerinde Uzunbük Regülatörüyle çevrilen dere suları kanal ve tünel ile Direkli Çayı üzerindeki Karasay Barajına aktarılıyor. Barajda toplanan sular tünel ve borularla Karasay HES’e düşürülerek enerji üretimi yapılıyor. Karasay HES’in bitiminde Bolaman Çayı üzerinde yapılacak olan Tanyeri Barajında biriken sular tünele alınarak Kavşak HES’e düşürülüyor ve burada da enerji üretimi yapılıyor. Ayrıca, Tanyeri Barajı'ndan bırakılacak can suyu debisi enerjisinden faydalanmak için baraj eteğine yapılacak Cansuyu HES’te de üretim yapılması planlanıyor. Baraj ve HES’ler dışında malzeme ocakları, kırma eleme tesisleri, hafriyat depolama alanlarının da yer aldığı bu proje Aybastı, Fatsa, Gürgentepe, Gölköy, Çatalpınar ve Kabataş ilçe sınırları içinde uygulanacak."
"KESİLECEK AĞAÇ SAYISI BELLİ DEĞİL"
Projenin uygulanabilmesi için Aybastı, Fatsa, Gürgentepe ve Gölköy’de toplam 234 bin 845 metrekare ormanlık alan kullanılacağını belirten Ordu Çevre Derneği Başkanı Gül Ersan, proje kapsamında kesilecek ağaç sayısının belli olmadığını söyledi. Aynı ilçelerde 448 bin 648 metrekarelik orman sayılmayan alanın da kullanılacağını belirten Ersan şunları söyledi:
“Bu alanlar için Orman Bölge Müdürlüğünden izin alınacak. Projeye göre 153 bin 705 metrekarelik kamulaştırma yapılacak alanda evler, samanlık, ahır, fındık bahçeleri, tarlalar, ağaçlık alanlar yer alıyor. Kamulaştırılacak olan yerlerde bir daha yerleşime izin verilmeyecek. 8 bin 760 metrekarelik alanda da kiralama, 15 bin 157 metrekarelik alan ise irtifak hakkı tesis edilmesi planlanmış. Hepsini topladığımızda yaklaşık 861 dönüm yapıyor. Proje alanı içerisinde kesinlikle korunması gereken hayvanların olduğu belirtilmiş raporda. Örneğin bazı balık, kuş, kertenkele, yılan, kirpi ve yarasa türleri, sincap, kurt, kaya sansarı, su samuru, bozayı, porsuk gibi. Raporda bu hayvanların üreme dönemlerinde çalışmalara dikkat edileceği yazıyor. Koruma altında olmayanların ise proje alanının dışındaki yerlere gidebileceklerinden bahsediliyor.”
"SÜT VE BAL ÜRETİMİ OLUMSUZ ETKİLENECEK"
Projede yer alan yapıların yerleşim yerlerine uzaklığı 195 metre ile 600 metre arasında değiştiğini belirten Ordu Çevre Derneği Başkanı Gül Ersan, inşaat süresi iki buçuk yıl, işletme ömrü 50 yıl olarak planlanmış projenin, inşaatı sırasında yapılacak patlatmaların, iş makinelerinin, nakliye araçlarının oluşturacağı gürültünün ve tozun yerleşim yerlerinde yaşayanları olumsuz etkileyeceğini söyledi.
Bölgede büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığı, kümes hayvancılığı ve arıcılık yapıldığını belirten Ersan, “ÇED raporunda özellikle Tanyeri Barajı yeri ve çevresinde erozyon riskinin yüksek olduğu, ayrıca iletim hattının ve yollarının bulunduğu kısımda yer yer aynı sorunun olduğu belirtiliyor. Afete Maruz Bölge ilan edilen Çatalpınar ilçesine bağlı Sayatürk Mahallesi de proje alanı içerisinde” dedi.
"İÇME SUYU KAYNAKLARI PROJE ALANI İÇİNDE"
Proje alanı içerisinde nisan ayından ekim ayının sonuna kadar köylü sulamalarının olduğunu belirten Ersan, “Hayvanlar için öğleden önce iki saat, öğleden sonra iki saat olmak üzere günde toplam dört saat su verilmesi planlanmış. Tarım sulamaları için ise aylara göre hesaplanan miktarda şirketçe su bırakılacakmış, eğer şirket su bırakmazsa tarım yapan köylüye tazminat ödemekle yükümlüymüş. Kabataş ve Çatalpınar ilçelerinin bazı mahallelerinin içme suyu kuyuları ve su kaynakları proje alanı içinde kalmış” dedi.
KORUMA ALTINDAKİ TÜRLER YOK OLACAK
Projenin uygulanmasıyla kesinlikle korunması gereken ve koruma altına alınmış hayvanların tamamen yok olacağını ülkede yaşananlardan deneyimlediklerini belirten Ersan şöyle devam etti:
“İnşaat sürecinde yaşanacak gürültü, toz, titreşim, hava ve su kirliliği nedeniyle süt, et, bal üretimi azalacak. Özellikle yaz aylarında yeterli sulama yapamayacak olan çiftçiler sebze ve meyve üretiminden vazgeçecekler. Kamulaştırılarak sökülecek olan fındık bahçeleri nedeniyle fındık üretimi azalacak. Ağaç kesimiyle ormanlık alanlar yok olacak. Dere yataklarında yeterli su kalmayacak ya da dereler tamamen kuruyacak. Köylülerin içme ve kullanma su ihtiyaçları tamamen şirketin insafına kalacak. Sonuç olarak; doğal hayat yok olacak, tarım ve hayvancılık faaliyetleri azalacak, insanlar göç etmek zorunda kalacak, bölge fakirleşecek. Tüm bunlara değer mi? ORÇEV olarak, projeden etkilenecek olanlara isterlerse proje hakkında bilgilendirme yapabilir, hukuki destek verebiliriz.” (Ordu/EVRENSEL)