Metal işçileri: Kıdem son kale, sendikalar göreve
Kıdem tazminatının fona devredilmek istenmesine tepki gösteren Ankara'daki metal işçileri, sendikaları göreve çağırıyor.
İLGİLİ HABERLER
Türk Traktör’de işçiye çıkarılan fatura büyüyor
Türk Traktör işçisi: Bu sefer oy değil, bir ders verilmeli
Arçelik işçileri: Biz suskun kalırsak kıdem de gidecek
Metal işçisini enflasyon farkına muhtaç ettiler
Arçelik’te ‘akıllı’ sömürü devri!
Hasan KARA
Ankara
Türk Traktör fabrikasının kriz koşullarına rağmen yüzde 21 ihracat artışı ve yüksek kârının altında, işçilerin ücretlerinden yapılan kesintiler, işten atmalar ve İŞKUR’lu işçiler aracılığıyla İşsizlik Fonu’nun yağmalanması bulunuyor. Konuştuğumuz işçiler sırada kıdem tazminatı olduğuna dikkat çekerek sendikaları göreve çağırıyor.
Türkiye traktör pazarı geçtiğimiz yıl yüzde 34’lük bir daralma yaşadı. Tarımın dışa bağımlılığı, dövizdeki en ufak dalgalanmanın doğrudan yansımaları, çiftçinin “Girdi maliyetlerinin yüksekliği” nedeniyle alım gücünün düşüklüğü ve sanayinin de gidişatına dair veriler baz alınırsa önümüzdeki dönemde de bu daralmanın süreceği öngörülüyor. Ancak tüm bu koşullara rağmen, Türk Traktör geçtiğimiz 2018 yılını 204 milyon TL net kâr ile kapadığını açıkladı. Bu miktar, 2017 yılına göre kârında yüzde 25’lik bir gerilemeye denk düşse de 2018’in son çeyreğinde yüzde 154’lük bir artış yaşandığı da görülüyor. Ayrıca Türk Traktör Genel Müdürü Aykut Özüner basına yansıyan açıklamalarında, yurt dışına yapılan traktör ihracatının yüzde 91’inin Türk Traktör tarafından gerçekleştirildiğini ve 2018 yılı için yüzde 21’lik rekor bir ihracat artışının sağlandığını ifade ediyor.
İŞÇİLER İÇİN BU SÜREÇ NASIL GEÇTİ?
Türk Traktör’ün bu büyük kârları açıkladığı koşulların kaynağında yatanları öğrenmek için işçilerin bu süreci ne kadar sancılı atlattığına bakabiliriz. 2017 yılındaki toplusözleşmenin hemen ardından “Kaşıkla verilenin kepçeyle alınma” hikayesine Türk Traktör’de hep birlikte şahit olduk. Krizin de kendini iyiden iyiye hissettirdiği ilk andan itibaren fatura direkt işçilere kesildi. İşten çıkarmalar yaşandı, iş olmadığı günlerde ücretlerden kesintiler yapıldı. Bir dönem de İŞKUR üzerinden ücretlerin önemli bir bölümü ödenerek “Mağduriyetleri böyle gideriyoruz” söylemi altında İşsizlik Sigortası Fonu yağmalandı. Bunca kârın arkasında, krizin yükünü en sert biçimde çekmek zorunda kalan Türk Traktör işçileri kıdem tazminatı fonunun gündeme gelmesini tepkiyle karşıladı. İşçiler, “Bu sürecin engellenmesi için sendikaların ve işçilerin her şeyi yapması gerektiğini” ifade ediyorlar.
"ASIL MAĞDURİYET, EMEKÇİNİN BORDROSUNDA"
Bir Türk Traktör işçisi, “Kıdem tazminatını işvereni mağdur etmemek için fona devredecekler Ama asıl mağduriyet emekçinin bordrosundaki vergi yüküdür. Kıdem tazminatı bizim alın terimizdir. Yoksulun, garibanın elinde ne varsa almak istiyorlar” dedi. 10 yılı aşkın süredir Türk Traktör’de çalıştığını söyleyen bir başka işçi de “Emekliliğimize az kaldı dedik, EYT’li olduk. Şimdi en az 5 yıl daha çalışacağız mecburen. Bir de üstüne kıdem tazminatını elimizden alırlarsa en büyük zararı işçiler görür. Ama hükümet de bundan zararlı çıkar. Hele bu paketi seçimden önce ortaya koysalardı, daha çok oy kaybederlerdi. Çünkü bugün işçi kesimi mağdur durumda ve hep daha çok mağdur edilecek gibi duruyor. O yüzden kıdem tazminatının kaldırılması bence kimsenin işine gelen bir şey değil” diyor.
"1 MAYIS’TA BİR ŞEYLER YAPMAK LAZIM"
Başka bir işçi ise şunları söylüyor: “İşyerinde herkes tepkili. Bu yasanın ne yapıp edip geçmemesi gerektiğini düşünüyor. 1 Mayıs’ta güçlü bir tepki gösterilse iyi olacak ama şimdilik ne yapacağını bilmiyoruz sendikanın. Merkezi olarak Kocaeli’ye gidileceğini duydum ama bizim ne yapacağımız belli değil. Ne olursa olsun ama 1 Mayıs’ta ortak bir işçi sesi duyulsun her yerde. O yüzden özellikle en kalabalık sendikalardan biri olan Türk Metal’in bu süreçte dik durması lazım.”
Bir diğeri işçi de “Kıdem tazminatı artık elimizde son kalan şey. Ben o yasayı çıkaramayacaklarını düşünüyorum. Sendikaların da bu sefer işçiyi satmaya cesaret edemeyeceğini düşünüyorum. Çünkü bu sefer gerçekten zaten herkes mağdur edilmiş durumda ve herkes çok öfkeli” diyor.
"İŞYERLERİNDE BİRLİK OLMAK LAZIM"
EYT’li olduğunu ifade eden bir işçi de “Fabrikanın gündeminde EYT ve kıdem tazminatı var. Mağduriyet üstüne mağduriyet yaratıyorlar, her şeye zam yapıyorlar. Kimse geçim sıkıntısından başka bir şey düşünemiyor. Daha önce grev yaşanmıştı bizim fabrikada, o greve öncülük eden katılan işçilerin çoğu işten çıkarıldı. Şimdi herkes tepkili olsa da rahat hareket edemiyor. İşten atılma korkusu çok yaygın. Zenginlere bir şey olmuyor, özellikle büyük işverenler bir şekilde atlatıyor. Fatura hep bize çıkıyor. O yüzden işyerlerinde birliktelik ve dayanışmanın sağlanması lazım” diye konuştu.
ARÇELİK İŞÇİLERİ: KIRMIZI ÇİZGİ DEMEK YETMEZ
Serdar ATAÇ
Ankara
Ankara’daki Arçelik bulaşık makinesi fabrikasında çalışan işçiler, sendika temsilcilerinin kıdem tazminatının fona devredilmesi konusunda sadece endişe duymasının ve “Kırmızı çizgimizdir” demesinin yeterli olmadığını vurguluyor.
Krizle birlikte işsizlik ve zamlar artarken hükümet kıdem tazminatının fona devrini temcit pilavı gibi yine masaya koydu. Ankara’nın Sincan ilçesinde bulunan Arçelik bulaşık makinesi fabrikasında çalışan işçiler, gelişmelerden oldukça kaygılı. Hükümetin kıdem tazminatını fona devretmek istenmesinin işçilerin birikmiş üç kuruşuna bile göz dikmek anlamına geldiğini belirten işçiler, buna karşı mücadele etmek gerektiğini söylüyor. Hatta canlarının çok yandığını söyleyen kimi işçiler Sarı Yeleklileri bile örnek gösteriyor. Kıdem tazminatının da İşsizlik Fonu gibi patronlara peşkeş çekileceğini ifade eden işçiler, bireysel emeklilik sisteminin zorunlu olacağını açıklayan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a da tepkililer. Konuştuğumuz işçilerden biri “Damat bizi yakacak, üç kuruş zammı kesintilere vereceğiz de biz ne yiyeceğiz?” diye sordu. Yerel seçimlerde AKP’ye verdikleri mesajın tam olarak anlaşılmadığını anlatan işçiler genel seçimlerde de oy vermeyeceklerini ve AKP’nin miadının dolduğunu söylüyor.
EYT FABRİKADAKİ ÖNEMLİ GÜNDEMLERDEN
Bir Arçelik işçisi de EYT’lilerin seçimlerde blok oy kullandıklarını söyleyerek, “Bak seçim sonuçlarını nasıl etkilediler. Bu mesele EYT’den büyük olur, çok fazla ses getirir. Memleketin her yerinde ayağa kalkar millet” diyerek kıdem meselesinde ülkede işçi ve emekçilerinin birleşeceğini, bu birleşmenin EYT’lileri de geçeceğini düşünüyor. Bu süreçte harekete geçmek gerektiğini vurgulayan işçiler, sendikadan umutları olmadığını anlatıyor. Sendika temsilcilerinin sadece gelişmelerden endişe duymasının ve “Kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir” demesinin yeterli olmadığını söyleyen işçiler, sendikanın hükümetle görüştüğünde kıdem tazminatı hakkını gerektiği gibi koruyamayacağını düşünüyorlar.
Evrensel'i Takip Et