Edremit halkı: Demirtepe altın madenine hayır

Balıkesir Edremit’te Havran-Büyükşapçı’da Bahar Madencilik A.Ş. tarafından yapılmak istenen Demirtepe Altın Madeni Projesine karşı imza kampanyası başlatıldı. İmza kampanyasının duyurulduğu basın açıklamasına, Edremit Belediye Başkanı Hasan Selman Arslan, CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, kitle örgütleri ve Edremit halkı katıldı.

Açıklamada, Demirtepe Altın Madeni Projesi için 6 Ağustos’ta Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığında İnceleme Değerlendirme Komisyonunda (İDK) gerçekleştirilecek olan toplantıya raporlarla itiraz edileceği vurgulandı.

“Yaklaşık 200 bin ağacın kesildiği Kirazlı Altın Madeni projesi ile Kaz Dağı çokça gündeme geldi. Çanakkale halkı sularının ve doğasının zehirleneceğini bildiği için, bu projeye karşı çıkıyor ve iş makinelerinin çalışmaması için alanda nöbet tutuyor. Ne yazık ki engel olamazsak benzer durumlar Havran ve çevresinde de meydana gelecek” denilen açıklamada, “Havran bölgesinde de onlarca altın madenciliği ve diğer metalik madencilik ile ilgili arama ve işletme ruhsatları var. Alanın büyük bir kısmı karaçam ormanı. Bir miktar da tarım alanı var. Toplam 44,4 milyon ton rezerv var. Bu kadar toprak, kaya kazılacak. 30 ton altın elde edilmesi planlanıyor.

Proje alanı, Değirmendere, Gelin Dere, Havran Çayı ve Havran Barajı’nın su toplama havzasında” bilgilendirilmesi yapıldı.

“ÇED gerekli değildir” kararı verilen Büyükşapçı ve Halılar Projeleri için kararın iptali davası açtıklarını belirten yaşam savunucuları davaları kazandıklarını hatırlattı, “Bu projeler için de ÇED süreci yeniden başlatılacak” dedi.

“SİYANÜR ÖLDÜRÜR”

Açıklamada şu bilgilere yer verildi:
“Altın Madenciliği faaliyetleri sırasında;

1. Alanı düzlemek ve hazırlamak için on binlerce ağaç kesiliyor, tüm orman içindeki canlılarla birlikte yok ediliyor,
2. Siyanürlü ve çeşitli kimyasallar içeren atık su ve çamur için atık maden barajları yapılıyor,
3. Devasa çukurlar açılarak cevher çıkartılıyor ve çıkartılan cevher kırılıp öğütülüyor, pasa denilen değersiz kısım bir bölgeye yığılıyor.
4. Öğütülen cevhere siyanürlü su verilerek altın madeni ayrıştırılıyor. Ardından ayrıştırılmış ve kirletilmiş topraklardan oluşan dağlar meydana geliyor.

Altın madenciliği sonucunda;

1. Ormanlar ve içindeki canlılar yok oluyor,
2. Ağır metal içeren eden ve asit üreten pasa dağları oluşuyor,
3. Yer altı ve yer üstü su sistemleri değişiyor ve kirleniyor,
4. Devasa çukurlar ve atık barajları ile bölge cehennem haline geliyor.”

MADEN KAZALARI CAN ALIR!

Altın madenciliğinin en acı sonuçlarından birisinin de atık barajı kazaları olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Dünyada birçok altın madeninde çok ciddi kazalar yaşandı. En son Brezilya’da meydana gelen kazada yüzlerce insan ve binlerce hayvan öldü, köyler ve tarım alanları çamura gömüldü ve sular zehirlendi. Birinci derece deprem bölgesi olan bölgemiz için de benzer tehlikeler var” denildi.

Yaşam savunucuları yaptıkları açıklamada, “Doğamızı ve insanımızı umursamayan, gözünü rant hırsı bürümüş çok uluslu şirketler, onların yerli işbirlikçileri ve yerli sermayenin çıkarı için Havran’ımız feda edilemez! Ülkemizden elinizi çekin! Size verecek bir karış toprağımız yok” dedi. (Balıkesir/EVRENSEL)