Metal işçisi yazdı: Mikrofondaki ses kimin sesi olacak?
Gebze'den bir metal işçisi, görüşmelerine eylülde başlanacak MESS sözleşmesini ve işçilerin taleplerini yazdı.
İLGİLİ HABERLER
Metal işçisi: Geç olmadan MESS sözleşmesinde kırmızı çizgileri belirlemeliyiz
Ford işçileri: İşçi tamam derse taslak MESS’e sunulsun
Autoliv işçileri: MESS’e karşı mücadeleyi sendikacılara bırakmamalıyız
Metal işçisi
Gebze
Bizler için her yönüyle zor geçen bir yıl yaşıyoruz. Ücretlerimiz eridi, vergiler arttı, hak gasbı ve sömürü katmerlendi. Kıdem tazminatlarımız hedefte, yaşamak artık daha pahalı hale gelirken, işten atmalar, ücretsiz izinler bütün hızıyla devam ediyor. Ağır çalışma koşulları içinde güvencesiz-esnek çalışma yaygınlaştı, iş cinayetleri her gün artarak devam ediyor. İnşaattan, madene, metale fabrikalar kıyma makinası gibi çalışıyor, hastalanmak bile yasak! Kasalarını dolduranlar sadece emeğimizi çalmıyorlar, hayatlarımızı da yok ediyorlar. Patronların kasaları biz işçilerin kanı ile besleniyor, büyüyor. Para kan kokuyor… Biz susuyoruz, biz sustukça çoğalıyor bardaktaki kan, kasadaki para. Ben diyorum ki sana sus-sus, sen belki dersin ki bana susma. Belki de birleşir sesimiz ve ellerimiz.
Başımızdakiler de boş durmuyorlar. Patronlara asgari ücret yardımı, patronlara sigorta desteği, patronlara teşvik, vergi indirimi, patronlara şu bu. Peki biz işçilere bir şey var mı? Var elbette, sabır dilekleri, fedakarlık istekleri, memleketin mi yoksa patronların bekası için mi sefalet ücreti, ağır çalışma koşulları, işten atma tehditleri, işsizlik, iş cinayetlerinde ölüm. Kasalarını doldurmada patronlara sınırsız kaynak, yasal güvence, bize yoksulluk, işsizlik, grev yasağı ve ölüm. Hadi başımızdakileri anladık da ya içimizde gibi gözükenlere ne demeli. Mikrofon açık kalınca sahibinin sesi. Ben derim ki sana, varsın konuşsun bizim adımıza mikrofondaki ses, sen belki dersin ki bana artık yeter. Belki de birleşir sahibinin sesine karşı sesimiz ve yumruklarımız.
KRİZ TEHDİT OLARAK KULLANILIYOR
Memleketin hali evlere şenlik de bu şenlikte bize düşen sopa. Havuç nerede? Şimdi Evrensel gazetesi son zamanlarda sürekli MESS grup sözleşmelerinin önemi üzerine yazılar yazıyor, birçok işçi arkadaşın mektuplarını yayımlıyor. Söylenen ve dikkat çekilen şey MESS grup sözleşmesinin sadece metal işçilerini ilgilendirmediği, bütün işçilerin yaşam ve çalışma koşullarına olumlu ya da olumsuz etkiler yapacağı yönünde. Aslında metal patronları TÜPRAŞ sözleşmesi ile biz işçilere karşı tutumlarını da çok açık ortaya koymuşlardı. MESS demek neredeyse Koç demekse, Koç’a ait TÜPRAŞ sözleşmesinde olduğu gibi metal iş kolunda hak gaspları, düşük ve esnek çalışma dayatmalarının önümüze geleceği, patronların hangi iş kolu olursa olsun birlikte hareket ettikleri ortada. Biz metal işçileri TÜPRAŞ işçilerinin mücadelesine gereken dayanışmayı gösteremediğimiz için daha zor bir sözleşme süreciyle karşı karşıyayız. Ortak talepler etrafında metal işçilerinin birliğini ve mücadelesini başaramazsak, kendi geleceğimiz için, kendi kaderimiz için toplusözleşmenin tüm süreçlerinde söz, yetki ve karar mekanizmalarında olmamaya devam edersek bırakalım yeni haklar elde etmeyi, elimizdeki hakları da kaybedebiliriz. Şu an bile Gebze’de birçok metal fabrikasında “Aklıselim olalım ekonomik kriz var işimize sahip çıkalım, işsiz kalmaktansa işimize devam etmek daha iyidir” diye akıl vermeler hem fabrika yönetimlerince hem de mikrofonda sesi duyulanlarca dillendirilmeye başladı.
TASLAKTA BİLE DEVRE DIŞI BIRAKILDIK
Şu an için daha MESS sözleşmeleri için hazırlanan taslak sürecinde bile biz işçiler devre dışı durumdayız. Bizlerden istenen anket formunu doldurmak, görüş ve önerilerimizi temsilcilere iletmek, talepleri daha çok ücret zammı etrafında ele almak, gerisine karışmamak gibi bir durumla karşı karşıyayız. Bu nedenle MESS grup sözleşmelerinde temsil sorunu biz işçiler açısından hayati öneme sahip bir konu ve mutlaka sözleşme methinde yer bulması gereken bir talep olmalı. Çalıştığımız fabrikalarda disiplin kurulunun oluşumu ve işleyişine yönelik biz işçilerin daha ileri bir talebi sözleşme metninde yer almalı. Uzun çalışma sürelerine, zorunlu mesailere, esnek çalışma biçimlerine, vergi dilimlerine, kıdem tazminatı gasbına, toplu işçi çıkarımlarına karşı yeni ve daha ileri taleplerimizin sözleşmede yer almasını sağlamamız gerekir. Memlekette herkesin kırmızı çizgisinden geçilmediği bir dönemde sözleşme sürecinde bize kırmızı kart gösterenlere karşı da bizim kırmızı çizgilerimiz olmasını sağlamamız gerekir. O zaman biraz geç kalsak da MESS grup sözleşmesinde taleplerimiz etrafında birleşmeliyiz.
KIDEM TAZMİNATI
Patronların ve hükümetin fon yoluyla kıdem tazminatlarımızın gasbına karşı tüm işçilerin de sahipleneceği daha ileri bir kıdem tazminatı talebini savunmamız gerekiyor. Bunun için MESS sözleşmesinde şu maddeler yer almalı:
- Kıdem tazminatı 45 gün her türlü sosyal hak dahil brüt ücret üzerinden hesaplanır. Kıdem tazminatını hak eden işçiye kıdem tazminatı peşin ödenir. Kıdem tazminatı hesaplanmasında işçinin yıllık kıdem tutarı mevcut kıdem tazminatı tavanını aşıyorsa hesaplamada kıdem tazminatı tavanı dikkate alınmaz. Tavanı aşan tutar hesaplanarak ödenir.İşçinin kendi isteği ile işten ayrılması ve ihtiyaç duyması durumunda kıdem ve ihbar tazminatı ödenir.
- Kıdem tazminatını hak edişte 1 yıllık süre dikkate alınmaz. İşçinin çalıştığı süre esas alınır.İş kanunlarındaki olası değişiklikler yukarıdaki maddeleri değiştiremez.
VERGİ DİLİMLERİ
- Vergi dilimlerinin artması nedeniyle 1 Ocak’ta aldığımız net ücretimiz yıl boyunca her bir işçiye aynen ödenir. Aradaki vergi farkı işverence karşılanır.
SÖZLEŞME SÜRESİ
- Sözleşme süresi kesinlikle 2 yıldır. 3 yıllık sözleşme kabul edilemez.
İKRAMİYELER
- En az 4 tam brüt maaş ikramiye verilir. İkramiyeler maaşa bölünerek değil, 3 aylık dönemler halinde tam olarak verilir. İşçinin istirahat vb. nedenlerle ikramiyesi eksik ödenemez.
ÇALIŞMA SÜRELERİ
- Haftalık çalışma süresi 35 saat, günlük 7 saattir. Kesintisiz 2 gün hafta sonu tatili uygulanır. Fabrikadaki yemek ve çay molaları fabrika temsilcileriyle birlikte belirlenir.
HAFTA İÇİ FAZLA ÇALIŞMA
- Fazla çalışmaya kalmayan işçi hakkında herhangi bir işlem yapılamaz. Disiplin kuruluna verilemez. Fazla çalışmada işçinin onayı şarttır. Fazla çalışmaya kalan işçilerin yemek ve yol ihtiyaçları işverence karşılanır, mesaiye kalan işçilere temsilcilerinde onayı alınarak doyurucu yemek verilir.
ULUSAL BAYRAM VE GENEL TATİLLER
- Resmi ve dini bayramların arife gününde ücretli tam gün tatil yapılır. Resmi tatil ve bayramlarda işçilerin çalıştırılması kendi isteğine bağlıdır, baskı yapılamaz.
HAFTA TATİLİ
- Hafta sonu tatili kesintisiz 2 gün ve cumartesi-pazar olarak uygulanır. Hafta sonu çalışması 7 saati geçemez.
YILLIK ÜCRETLİ İZİNLER
- Yıllık ücretli izinler fabrikadaki izin kurulu tarafından işçinin onayı alınarak belirlenir. Yasada belirtilen yıllık ücretli izin haklarına 5 iş günü daha eklenir. Ayrıca 1 Mayıs ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü tüm çalışanlara ücretli izin olarak uygulanır.
ESNEK ÇALIŞMA
- Deneme süresi 1 aydır. Geçici ve sözleşmeli işçi alımı yapılamaz. Taşeronda çalışan işçiler sendikalı olarak kadroya alınırlar. Hiçbir işçi kendi isteği dışında bölüm veya iş dışındaki başka bir işe verilemez. Buna zorlanamaz. Bu nedenle işini yapmayan işçi işten atılamaz, disiplin kuruluna verilemez.
KADIN İŞÇİLER
- Kadın işçiler ağır-tehlikeli ve gece vardiyalarında çalıştırılamaz. İşveren fabrikada kadın işçiler için emzirme ve kreş odaları sağlar. Kreş hakkının uygulanmaması durumunda çocuk ilkokul yaşına gelene kadar kadın işçilere kreş yardımı yapılır. Hamile kadınlar doğum öncesi ve sonrası yeteri kadar ücretli izin kullanır. Bu süre doğum öncesi 9 haftadan doğum sonrası 24 haftadan az olamaz. Kadın işçilere ayda 1 gün ücretli regl izni kullandırılır.
ENGELLİ İŞÇİLER
- Engelli işçiler durumlarına uygun işlerde çalıştırılır, fazla mesaiye zorlanamaz, gece vardiyalarında çalıştırılamaz. Engelli işçilere 3 Aralık Engelliler Haftası’nda ücretli izin verilir.
TOPLU İŞTEN ÇIKARMA
- Herhangi bir nedenle toplu işçi çıkarımı söz konusu olduğunda 1 ile 5 yıl kıdemi olan işçilere kıdem ve ihbar tazminatının dışında 10 brüt, 5 ile 10 yıl kıdemi olan işçilere 15 brüt maaş, 10 ile 20 yıl üstü kıdemi olanlara 20 brüt maaş tutarında ek ödeme yapılır.
DİSİPLİN KURULU
- Disiplin kurulu işveren ve sendikalı işçilerden seçilen 6 asıl 6 yedek üyeden oluşur. Disiplin kurulıunda işveren 3 üye, işçiler 3 üye ile temsil edilir. Disiplin kurulu başkanı seçimle belirlenir, oyların eşit olması durumunda kura yöntemi uygulanır. Disiplin kurulunda başkan dahil her bir üyenin her koşulda 1 oy hakkı vardır. Disiplin cezalarında oy çokluğu aranır. Eşit oy durumunda karar işçi lehine verilir. Disiplin kurulu toplantılarına sendika şube yöneticileri gözlemci olarak katılabilir.
TARAFLARIN TEMSİLİ
- Toplusözleşme görüşmelerinde sendikayı ilgili fabrikalardan seçilmiş TİS komisyonu üyeleri, fabrika temsilcileri ve sendika yönetimi temsil eder. Tüm görüşme ve gelişmeler fabrikalardaki işçilere aktarılır, fabrikalarda işçinin onayı alınmadan sözleşme imzalanamaz.
SENDİKA TEMSİLCİLERİNİN ATANMASI
- Sendika işyeri işçi temsilcileri fabrika içerisindeki işçiler arasında yapılan seçim sonucunda kazanan işçilerden oluşur. Seçimle belirlenen işçi temsilcisini geri çağırma ve görevden alma yetkisi ilgili fabrika işçilerine aittir.
Evrensel gazetesi aracılığıyla bu mektubumuzda birçok eksiği olmakla birlikte önümüzde başta biz metal işçilerinin çalışma ve yaşam koşullarımızı belirleyecek olan MESS grup sözleşmesine ortak taleplerimizi, ortak mücadelemizi ana hatlarıyla yazmaya çalıştık. Evet geç kaldığımız doğrudur ama eğer biz Gebze’de Kroman’la Sarkuysan’ı ,Sarkuysan’la Autoliv’i, Autoliv’le Zf Sachs’ı velhasıl Türk Metal, Birleşik Metal-İş demeden birliğimizi sağlar, sesimizi, ellerimizi ve adımlarımızı birleştirirsek ancak o zaman masada duran mikrofondaki ses bizim sesimiz olur. Yoksa sahibinin sesi şimdiden fısıldıyor: Satış, satış, satış!..
Evrensel'i Takip Et