Avcılar'da servis aracının ezdiği öğrenci yaşamını yitirdi, veliler "İhmal var" dedi
Avcılar'daki Mehmetçik İlkokulunun bahçesinde servis aracının ezdiği 9 yaşındaki Eylül Mirzaoğlu, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. İhmal olduğunu belirten veliler "Kaza kaçınılmazdı" dedi.
Fotoğraf: DHA
İstanbul Avcılar'da bulunan Mehmetçik İlkokulunun bahçesinde servis aracı bir öğrenciyi ezdi. Hastaneye kaldırılan 9 yaşındaki kız çocuğu yaşamını yitirirken servis şoförü gözaltına alındı. Yaklaşık 1 yıldır öğrencilerle servis araçlarının aynı kapıyı kullandığını söyleyen bazı veliler, "Herhangi bir uyarıcı levha, tabela, insan yoktu. Kaza kaçınılmazdı" dedi.
Olay saat 12.45 sularında Mehmetçik İlkokulunun bahçesinde meydana geldi. 2. sınıf öğrencisi Eylül Mirzaoğlu, arkadaşıyla koşarak oyun oynarken bir anda durup eğildi. Mirzaoğlu'nun çözülen ayakkabısını bağlamak için eğildiği öne sürülürken bu sırada okul bahçesine giren servis aracı küçük kızı ezdi.
Aracın altında kalarak ağır yaralanan çocuk, ihbar üzerine gelen sağlık ekibinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Mirzaoğlu, hastanede yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
Okula gelen polis ekipleri bahçede inceleme başlattı. Servis şoförü Hüseyin Y. gözaltına alınırken kaza nedeniyle okulda eğitime 1 gün ara verildi.
"KAZA KAÇINILMAZDI"
Yaklaşık 1 yıldır öğrencilerle servis araçlarının aynı kapıyı kullandığını söyleyen veliler, duruma tepki gösterdi.
Bir 4. sınıf öğrencisinin babası Gökhan Kar, "Çocuklar da etkilendi, ağlıyorlar. Daha önce burada bir kapımız vardı, sıvası görünüyor, belli oluyor, bu kapı kapatıldı, böyle oldu. Öğrencilerle servisler aynı yeri kullanmaya başladı. Eskiden servislerin gireceği zaman o kapı kapanır, öğrenciler oradan giremezdi, sonra öğrenciler alınırdı. Servislerle birlikte öğrencileri aldılar, kaza kaçınılmaz oldu" diye konuştu.
"İHMAL VAR"
Bir diğer veli Dilek Çalışkan da servis araçlarıyla öğrencilerin aynı kapıyı kullanmasına tepki gösterdi. "Bir ihmal var tabii ki" diyen Çalışkan, "En azından giriş çıkış saatlerinde servislerin çocuklarla aynı anda girmemesi gerekiyor. Sokakta bekliyor olması lazım. En azından bir personel 'dur, bekle' demeli. Herhangi bir uyarıcı levha, tabela, insan yoktu" dedi.
"ŞOFÖR KAÇMASIN DİYE UĞRAŞTIK"
Olay anını anlatan bir vatandaş ise "Saat 12.45'ti. Şu kapıya geldiğimde olayı gördüm. Çocuğu kanlar içinde gördüm, yapacak bir şey kalmamıştı. Şoför kaçmasın diye uğraştık. Şoför de çok pişmandı. Bilgili değildi. O da feryat etti ama yapılacak bir şey yoktu" ifadelerini kullandı.
"ÖNÜMDE ÇOCUK OLDUĞUNU GÖRMEMİŞTİM"
Gözaltına alınan sürücünün polise verdiği ifadesi yayımlandı. Servis şoförü Hüseyin Y. ifadesinde, " Araç içerisinde bulunan öğlenci öğrencileri okulun içerisine bırakacaktım. Servis için ayrılan bölüme geri geri manevra yapmam gerekiyordu. Aracımla rampadan çıktıktan sonra sağa doğru manevra aldım. Birinci viteste rolentide giderken bir anda aracın arka kısmında hosteslik yapan Serap Gümüşalan'ın 'çocuk çocuk' diye bağırdığını duydum. O esnada da aracın bir şeyin üzerinden geçtiğini hissettim. Hemen frene bastım ve aracımı durdurup istop ettim. Çevrede bulunan veliler aracın bulunduğu yere koştular. Ben sonrasında şoka girdim. Orada bulunan birisi beni bir dükkanın içerisine oturttu. Olaydan sonra gelen polis ekipleri beni polis merkezine getirdiler. Ben her günkü gibi aracımla manevra yaparak geri geri alanıma girmek istedim. Bana ne okul yöneticisi ne de şirket yetkililerim okulda durmamız ve girmemiz gereken alanı krokili bir şekilde göstermedi. Okul yöneticisi aracımla girdikten sonra geri geri tekrar okuldan çıkacağımı belirtmedi. Okul İle servis şirketi arasında yapılan sözleşmenin içeriğini bilmiyordum. Serap 'çocuk çocuk' diye bağırana kadar önümde çocuk olduğunu görmemiştim. Olaydan dolayı üzgünüm. Yaşanmasını istemezdim. Diyeceklerim bundan ibarettir." diye konuştu. (İstanbul/DHA)