Güzel bir hemşehri, yoldaş, insan: Metin İlgün
Elazığ Cezaevinde tutuklu bulanan Ergin Doğru, yaşamını yitiren EMEP MYK Üyesi Metin İlgün'ü yazdı.
Ergin DOĞRU*
İnsan yaşamı kendi devinimi içerisinde karmaşık duygularla baş başadır. Bazen kendimizi hissettiğimiz anda duyduğumuz bir haber ile yüreğimize ince bir sızı düşer, acı hissederiz.
Her ölüm erkendir derler ama bazı ölümler daha da erkendir. EMEP MYK Üyesi Metin İlgün’ün sonsuzluğa yolculandığı haberini gazeteden okuduğum zaman bu duyguların tümünü yaşadım. Yaşamın tüm kaos, karmaşa ve acılarına inat moralli durduğum anda Metin yoldaşın haberini okuyunca yüreğimin daraldığını ve onu bir daha göremeyeceğimin acısını hissettim. İşte o anda aklıma her ölüm erken olsa da bazı ölümlerin daha da erken olduğu geldi. Çünkü; Metin yoldaşın güneş ülkesine yolculuğu çok erkendi. Uzun süredir zindanda olduğum için Metin yoldaşın rahatsızlığından haberdar değildim. Belki de yüreğime düşen acı bundandı.
Metin yoldaşı, kendi yoldaşları en güzel cümlelerle anlattılar. Metin yoldaşla farklı siyasi yapılarda yer almış olsak da aynı toprağın, aynı sevdanın çocukları olarak benim için ne ifade ettiğini anlatmak istedim.
Metin yoldaş ile tanışmamız ’90’lı yılların ortasındaydı. Metin Göktepe’nin katledilmesinden sonraki eylemlerde var olan aşinalık tanışıklığa dönüştü. Dersimlilerin en güzel özelliklerinden biri de adeta birbirlerini çekmeleri birbirlerini güçlü hissetmeleridir. Bizim tanışmamız da böyleydi. Daha sonraki süreçlerde ben HADEP-BDP il yönetiminde görev yaparken o da EMEP il yönetimi ve merkezindeydi. Metin yoldaş o kadar çok yerdeydi ki belki başka yerlerde de görevliydi. İstanbul’da ilerici, demokratik kurumların ortak toplantılarına EMEP adına bazen o gelirdi. O toplantılarda sevgi dolu, gülümsemesi ve gülen gözleriyle hep kendini fark ettirirdi. Hiç konuşmasak bile birçok şeyi paylaşmış olurduk. Metin yoldaşı sadece il, merkez yöneticisi olarak değil her yerde görmek mümkündü. Bazen eylemlerde kortej düzenlerken bazen duvara afiş vururken onu görmek mümkündü. Kısacası Metin yoldaş devrimin hamalıydı. Bazen temsil eder, bazen düzenler, bazen en altta emek verirdi. Yani devrimin işi olduğu her yerde onu görebilirdiniz. Bu yüzden o devrimi sözde değil bizzat yaşamında pratikleştirerek yaşardı.
Bu konuda Metin yoldaşla ilgili bir anımı paylaşmak istiyorum. Bir gün çalışma yaparken Metin yoldaşı yanındaki genç arkadaşlarla afiş yaparken gördüm. Selamlaşıp kısa bir sohbet yaptıktan sonra yanından ayrıldım. Ayrıldıktan sonra yanımdaki arkadaşlara Metin arkadaşı örnek göstererek “İşte devrimin emekçisi olmak budur. Yaşına, konumuna bakmadan elinde fırça afiş vuruyorsa bu devrimi yaşamaktır” demiştim. Bir başka gün ise birlikte katıldığımız toplantıyı anlatmak isterim. Toplantılarda sakinleştirici, çözümleyici ve sonuç almaya dönük yaklaşımları onu hep özel kılardı. Devrimciler arası sorunların çözümünde adaletli yaklaşımı önemliydi. Böyle bir toplantıdan sonra bana vermiş olduğu destek değerliydi. Çoğu yapının farklı sebep, kaygı vs. yurtseverleri yalnız bıraktığı veya yalnızlaştırmaya çalıştığında onun, devrimci duruş, dayanışma göstererek oradakilere verdiği dersi hiç unutmam.
Sınıf siyaseti yürüten, devrimciliği yaşam tarzı haline getirmiş olan Metin yoldaş inancından ve Dersimli kimliğinden hiç uzak durmamış var olan bu kimliklerini yanlış yorumlayarak içinden geldiği değerleri küçümseyenlerden olmamıştır. Daha sonraki yıllarda Alevi örgütlenmesinde ve Demokratik Dersim mücadelesinde onun bu yanlarını da görme şansım oldu.
Konu Metin arkadaş olduğunda anlatılacak çok şey var lakin, bazen söz gerçeği anlatmakta yetersiz kalır. Metin yoldaşın ardından yazmak bu yüzden zordur. Ez cümle, benim tanıdığım Metin yoldaş iyi bir emekçi, devrimci, iyi bir Dersimli ve en önemlisi iyi ve güzel bir insandı. Onu sonsuzluğa uğurladık. O şimdi yüreğimizde o güzel gülümsemesiyle yarattığı anılar ile hep yaşayacak. Yolun değimiyle son sözümüz, biz senden razıyız Metin yoldaş…
* Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu- C-17 koğuşu
Evrensel'i Takip Et