"1999'da hazır değildik, hâlâ hazır değiliz"

Hasan KARTAL
Ç. Çağan ADIGÜZEL
Kocaeli

‘99 depremini bütün yakıcılığıyla yaşamış bir kent Kocaeli. Derince’nin Yenikent Mahallesi ise kentin diğer bölgelerine kıyasla depremin yıkımını daha hafif atlatmış. Buna rağmen 21 yıl sonra da olsa deprem kelimesi bile insanlarda endişeye neden oluyor. Elazığ’da yaşanan depremin ardından “Depreme hazır mıyız?” sorusunu yönelttiğimiz Yenikentlilerin cevabı "Hazır değildik, hala da hazır değiliz” oldu.

Yenikent Pazarı’nda konuştuğumuz Ayşegül, toplanma alanlarına dair bir fikri olup olmadığını sorduğumuzda “Tahminen halı sahalar, açık alanlardır diye düşünüyorum. Bize deprem konusunda bir eğitim, bilgi verilmedi, belki okullarda çocuklara verilmiştir” diyor. Türkiye’de binaların depreme hazır olmadığının düşünen Ayşegül, “Binaların durumunu iyileştirmek için insanların imkânı yok, devlet de hepsine yetişebilir mi kuşkuluyum” diye konuştu.  

İsminin yayınlanmasını istemeyen bir kadın ise ülkenin her yerinin sallandığını belirterek “Endişeliyiz. Tedbirimiz de yok. Her gün ‘deprem mi olacak’ diye yaşamak da psikolojimizi bozuyor” dedi. Yaşadığı binanın 30 yıllık olduğunu belirterek “Durumunu mühendisler bilir. Binalar kontrol edilse denetlense can kayıpları da en aza iner” düşüncesinde. Mahalledeki toplanma alanlarına dair ise, “Her yer dolu. Sadece okulun bahçesi var, 99’da da orada çadırda kaldık. Değişen bir şey yok yani” dedi.

"TOPLANAN PARALARIN NERELERE AKTIĞI ORTAYA ÇIKTI"

Kocaeli’nin depreme hazır olmadığını ifade eden Köksal isimli yurttaş ise “Depremde toplanan paraların da başka yerlere aktığı ortaya çıktı. 20 yıl önce güçlendirilmesi gereken binalar hala güçlendirilmemiş, olduğu gibi duruyor” dedi. Yetkililere tepkili olan Köksal, depremde ölmenin kader olmadığını belirterek “Önlem alınırsa can ve mal kaybı azalır” ifadelerini kullandı.

99 depreminde Derince’de evlerinin yıkıldığını anlatan bir yurttaş ise “Evimiz yıkıldı, ne müteahhite ne de başka kimseye bir şey oldu. Bir sürü akrabamızı kaybettik. Hazır değildik, hâlâ da hazır değiliz. Deprem vergileri nereye gidiyor hiçbir fikrimiz yok. ‘Biz harcanacak yere harcadık’ diyorlar ama harcanan bir şey yok” değerlendirmesinde bulunarak insanların depremden sonra nerede toplanacağını ve ne yapması gerektiğini de bilmesi gerektiğini söyledi.

İMO: BİNALARIMIZLA İLGİLENMEMİZ GEREKİYOR

İnşaat Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Başkanı Kahraman Bulut, yapı stokunun yüzde 50’sinin hala depreme dayanıksız olduğuna dikkat çekerek “Kocaeli’de depremde ağır hasar alan 30 binamız hala ayakta ve içerisinde insanların yaşadığını biliyoruz” dedi. Kocaeli’de yaşayan 2 milyon insanın 1 milyonunun hala depreme dayanıksız yapılarda yaşamaya devam ettiğini belirten Bulut, “Bu sorunu öncelikle çözme görevi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yerel idarelere ait. Risk oluşturan, hasarlı binaların yıkılması gerekiyor. Kartal'daki Yeşilyurt apartmanı gibi belki de deprem bile olmadan burada aniden ‘şu bina yıkıldı’ diye duyacağız. Bu haberleri almamak için Kocaeli'de yapı stokunun teknik olarak tespitlerinin ve ona göre de master planlarımızı yapmamız gerekiyor” dedi. Binalarla ilgilenilmesi gerektiğini söyleyen Bulut, “Önceliğimiz binalarımız olmalı. Çünkü depremlerde büyük can ve mal kayıplarımız hasarlı binalarda meydana geldi” dedi.