31 Mart 2020 00:15

HDP'li Habip Eksik: AKP, Türkiye’yi ilaç şirketlerine mahkum etti

TBMM Sağlık Komisyonu Üyesi Doktor Habip Eksik, AKP iktidarları döneminde sağlık alanındaki önemli kuruluşların özelleştirme yoluyla tasfiye edildiğini belirtti.

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Koronavirüs salgını karşısında tüm dünya üretilecek bir ilaç ya da aşı haberini bekliyor. Türkiye ise bu üretimin epey gerisinden geliyor. Meclis Sağlık Komisyonu Üyesi ve HDP Milletvekili Doktor Habip Eksik, AKP iktidarları döneminde sağlık alanındaki önemli kuruluşların özelleştirme yoluyla tasfiye edildiğini belirterek, 1928 yılında kurulan Dr. Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsünün kolera aşısından kuduz aşısına kadar halk sağlığını ilgilendiren birçok alanda önemli çalışmalara imza attığını anımsattı. Kurumun AKP iktidarı döneminde kapatıldığını söyleyen Eksik, “AKP, Türkiye’yi ilaç ve aşı konusunda büyük ilaç şirketlerine peşkeş çekerek mahkum etti” değerlendirmesini yaptı. 

İktidarda 18’inci yılını geride bırakan AKP’nin sağlık alanındaki politikalarını HDP’nin Doktor Milletvekili ve aynı zamanda Meclis Sağlık Komisyon Üyesi Habip Eksik ile konuştuk. Iğdır Milletvekili Habip Eksik, AKP’nin sağlık alanındaki politikasını, "Diğer alanlardaki gibi piyasacı, rantçı, hastayı müşteri gören anlayış” ifadeleriyle tanımladı.

"HANGİ FİRMALAR İLACI TÜRKİYE’YE GETİRİYOR?"

AKP iktidarları döneminde sağlık alanındaki önemli kuruluşların özelleştirme yoluyla tasfiye edildiğini anlatan Eksik, “Türkiye’yi aşı ve ilaç konusunda büyük ilaç şirketlerine peşkeş çekerek mahkum etti” dedi. Eksik, buna ilk örnek olarak 1928 yılında kurulan Dr. Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsünün kapatılmasını gösterdi. Kolera aşısından kuduz aşısına kadar halk sağlığını ilgilendiren birçok alanda önemli çalışmalara imza atan enstitünün AKP iktidarınca kapatıldığını hatırlatan Habip Eksik şu soruları sordu: Bu aşıları hangi şirketler getiriyor? Bu aşıların komisyoncuları kimler?

Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) hastaneleri, ona bağlı eczanelere ilaç üretimi yapan fabrikanın da olduğunu hatırlatan Eksik, fabrikanın kâr yapmasına rağmen kapatıldığını söyledi. Eksik, “Zaten bu tür enstitüler ve fabrikalar kâr amaçlı da kurulmaz. Böyle kara günlerde sizin için müthiş şeyler başarırlar. Zarar etse bile bu tür kurumları ayakta tutmanız lazım” dedi.

İlaç konusunda Türkiye’nin üç-beş ilaç firmasına peşkeş çekildiğini söyleyen Eksik, “Dikkat edin bu ilaç firmalarının çoğu yabancı firmalardır… Yerli bir iki firma var ama onlar da çok direnemedi” dedi. Eksik, “İlaç fabrikası kapatıldıktan sonra, yabancı şirketlerden ilacı hangi firmalar getiriyor ve bunların ortakları AKP ile ne kadar ilintili?​” sorularını sordu.

AŞI ENSTİTÜSÜ VE İLAÇ FABRİKASI KAPATILDI

Dr. Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü ile SKK hastaneleri ilaç fabrikası ile ilgili tepkiler gelince Sağlık Bakanlığına bağlı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığının (TÜSEB) kurulduğunu anlatan Eksik şunları söyledi: Buranın bütçesini Meclis belirliyor. Kâr amacı gütmeden kamu yararına araştırma ve çalışmalar yapmaları beklenir ama maalesef doğru dürüst bir çalışma ortada yok. Çünkü AKP iktidarı TÜSEB’de liyakati değil yandaşlığı ve bazı cemaatlerden gelenleri alıyor.

Kendisinin hekimlik de yaptığını söyleyen Eksik, “AKP’nin sağlık politikasının hasta etmeme üzerine değil hasta edip tedavi etme üzerine” olduğunu belirtti.

Hastanelerin acil bölümüne Türkiye nüfusunun bir buçuk katı başvurunun olduğunu hatırlatan Eksik, “Resmen insan sağlığı yabancı firmalara peşkeş çekildi ve onların insafına bırakıldı. Zaten kendi bekalarını da bu lobilerle kurdukları kirli ilişkilerle yürüttüklerini de net bir şekilde görebiliyorsunuz” ifadelerini kullandı.

Eksik, “Sağlık emekçilerinin özlük haklarını, iş güvencesini siz yok ederseniz, o insanları hiçbir hakkı olmayan emir kulu gibi görürseniz, o insanlar bu kez halkın sağlığını da koruyamaz. Çünkü mevcut sistemi devam ettirmek zorunda kalıyorlar” diye konuştu.

"AKP KORONAVİRÜS KRİZİNİ FIRSAT OLARAK KULLANMAK İSTİYOR"

AKP’nin krizleri kendi iktidarı için fırsata dönüştürme anlayışında olduğunu hatırlatan Eksik, “Koronavirüs salgınına dair süreç şeffaf yürütülmüyor. Yeteri kadar test yapılmayarak buz dağı gösterilmek istenmiyor” dedi.

Hastanelerin durumuna işaret eden Eksik, “Iğdır seçim bölgem. 200 bin nüfusu var. Iğdır’da 18 yoğun bakım yatağı var. Ardahan’da ise durum ondan da beter, sadece 14 yatak var. Ağrı’da 20’ye yakın yoğun bakım yatağı var. AKP şehir hastanelerini belli bölgelere yoğunlaştırdı. Iğdır gibi küçük şehirlerdeki hastalar kaderlerine terk edildi” dedi.

Dr. Habip Eksik, koronavirüs salgınıyla ilgili yaygın testin bir an önce yapılmasını talep etti. Yeterli sayıda yoğun bakım yatak sayısı olmayan şehirlerde derhal yatak sayısını artıracak önlemler alınması gerektiğini söyleyen Eksik, “Gerekirse kullanılmayan kamu binaları hastaneye çevrilebilir” dedi.

"İL SAĞLIK MÜDÜRLERİ İSTİFA DİLEKÇELERİYLE GÖREVE BAŞLIYOR"

Habip Eksik’in önemli bir iddiası ise il sağlık müdürlüğü atamalarıyla ilgili oldu: “Türkiye’de her il sağlık müdürlüğüne atanan kişi önceden istifa dilekçesini imzalar. Sağlık alanındaki bütün yöneticiler önceden istifa dilekçelerini imzalayıp hazırlar. İhaleleri AKP’nin istedikleri tarzda yapmadıkları anda istifa dilekçeleri devreye sokulur. Üç ay önce Iğdır’da il sağlık müdürlüğüne genel cerrah atandı. Atanan doktor ‘Yapılan ihaleler doğru değil’ diyor, dosyaları istiyor. O gün hemen gece görevden el çektiriyorlar. Önceden verilen dilekçeyi işleme koyuyorlar. Bizzat o kişiyle de görüştüm. Davacı olacağını söyledi. Meslektaşım olduğu için kendisini arayıp böyle bir şey imzaladın mı?​’ diye sordum. ‘Maalesef imzaladım’ dedi.”

ÖNCEKİ HABER

Oyuncu, yönetmen ve senarist Nurtekin Odabaşı hayatını kaybetti

SONRAKİ HABER

İtalyan sendikacı, Kovid-19 salgınında üretimde ısrarın sonuçlarını anlattı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa