YTÜ uzaktan eğitimde sınıfta kaldı
Öğrencilerin %71.5’inin okulun uyguladığı sistemi geçme notunun altında bırakması (FF,FD ve DD) üniversitenin acil ve etkili önlemler alabilme yeteneğini geliştirmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Vijay Verna/ Blush
Meryem SEYYAH
YTÜ
Uzaktan eğitim süreci biz öğrencilerin çok büyük bir çoğunluğunu farklı üniversitelerde de olsak aynı sorunlar etrafında mağdur etti. İktidarın özellikle sosyal medyaya çeşitli sınırlamalar getirmeyi planlamasını hemen öncesinde yaşadığımız mağduriyetleri özelikle bu platformlardan dile getirmeye çalıştık, çalışmaya da devam ediyoruz. Bu mecralardan yan yana gelmelerimizin getirdiği kazanımların, temel hak ve özgürlüklerimizi korumamıza olanak sağlayan bir ortam oluşturduğunun da farkındayız. Üniversitemiz, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde final haftasının sona ermesiyle uzaktan eğitim sürecinin sonlandığını söyleyebiliriz. Ancak tüm bunların geride kalması yaşanan sorunların ve YTÜ yönetiminin süreci yönetimdeki başarısızlığının üstünü örtmek bir yana bir de öğrenci gözüyle eleştirilme ve değerlendirme ihtiyacı doğuruyor. Bu yazımızda Yıldız Tech twitter hesabının düzenlediği ve üniversitemizin 38 farklı bölümünün 440 öğrencisi tarafından doldurulan anketleri inceleyerek uzaktan eğitim sürecini değerlendireceğiz.
EKİPMAN EKSİĞİ OLANLARA ÖNLEM YOK
Pandemi sürecinin en başına dönecek olursak, iktidar olası bir salgın durumunda sürecin yönetilmesine dair herhangi bir planlama yapmadığını görüyoruz. Önce KYK yurtlarından gece yarısı hızlıca gönderilen arkadaşlarımız sonrasında ise üç hafta tatil edilen okulların aniden kapatılma kararı bu süreçte bizleri ne yapacağını bilememe duygusunun içine sürüklemişti. Ayrıca üniversitemizin de uzaktan eğitimi nasıl sürdüreceğine dair herhangi bir planlaması yoktu. Uzun bir süre sonunda uygulanan onlinekampus sitesinde en başından beri ders esnasında kopmalar yaşanıyor, dersler oldukça verimsiz işleniyordu. Anketi dolduran 440 öğrenciden 55’inin teknik ekipmanı yok, üniversite yönetiminin buna dair bir önlemi (herkes için ücretsiz internet paketleri, ihtiyacı olan öğrenciler için teknik ekipman desteği vb.) olması gerekirken teknik ekipmanı, internet erişimi olmayan veya aile evinde çalışma ortamı bulunmayan arkadaşlarımızın bu eksiklikleri üniversitemiz tarafından “evde nasıl verimli çalışılır?” mailleri haricinde görmezden geliniyor. Çözüm olarak okul dondurma gösteriliyordu. Ve bu durumda işlenen derslerin, okunulan okulun en temel muhatabı ve bileşeni olan bizlerin fikirleri ve ihtiyaçları tespit edilmediği gibi aynı yüzde doksanımızın istemediği millet bahçesi sürecinde olduğu gibi karar ve eleştiri mekanizmasının dışına itildik.
VERİMSİZ DERSLER, YETİŞMEYEN SINAVLAR
Anketin bizlere gösterdiği diğer bir şey de öğrencilerin %87.5’inin uzaktan eğitimi verimsiz bulması. Sürecin başından beri yaşanan bağlantı, ses gibi sorunların çözülmemesi, gösterilen rahatsızlıklara rağmen alt yapıya dair herhangi bir önlemin alınmaması, okulun temel bileşeni olan bizlerin talep ve şikayetlerinin görmezden gelinmesi bizlere kendi taleplerimizi iletmeyi sağlayacak bir mekanizmanın elzem olduğunu gösteriyor. Alınan özensiz kararların beraberinde getirdiği tam anlamıyla fiyasko bir sınav/değerlendirme süreci ise anketi dolduran 440 öğrencinin %93.6’sının sınavı yetiştirememesine ya da sınav kağıdını yollayamamasına neden oldu. Üstelik bu azaltılan sınav sürelerinin en az on dakikası sisteme girmeyle harcanıyor, sisteme girebilen sınava giremiyor, sınava girebilen ise teknik hatalardan kaynaklı soruları göremiyordu. Ve bu yaşanan sistem sorunlarının sorumluluğu bizlerdeymiş gibi “ispat edebilirseniz mazeret sınavına girersiniz” denilerek sorunların üstü kapatılıyordu. Öğrenciye olan güvenin olmamasının hatta öğrenciye dürüst olması için bile şans tanınmamasının getirdiği sınav modeli bilginin ölçülmesini sağlamadığı gibi olabildiğince az soru çözülmesine neden oluyor.
Pandemi sürecinin yarattığı kaygı ve panik ortamının yanında sınav modelinin özensiz uygulanması ve uzaktan eğitimin verimsiz olması beraberinde akademik kaygı ve panik ortamını yaratıyordu. Tüm bu uzaktan eğitim/sınav sürecinin sonuna yaklaşmışken öğrencilerin %71.5’inin okulun uyguladığı sistemi geçme notunun altında bırakması (FF,FD ve DD) üniversite yönetiminin acil ve etkili önlemler alabilme yeteneğini geliştirmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
ÖĞRENCİLERİN BULUNDUĞU KARAR MEKANİZMALARI ACİLİYETİNİ KORUYOR
Diğer bir yandan yaşanan tüm sorunlara karşı anketin talep kısmına yazılan önerilerin gerçekleştirilmesi etkili bir çözüm sunabilirdi. Üstelik üniversitemizin güz dönemi için uzaktan eğitim düşündüğü dedikodusuna istinaden bu talepler (sınav sürelerinin arttırılması, online sınavlar yerine ödevler verilmesi, sistemsel sıkıntı yaşanan sınavlarda bizleri mazeret sınavına mecbur etmek yerine sınav sırasında gönderilen maillerin kabul edilmesi, aile evinde ders çalışma ortamımızın ya da internet erişimimizin yeterli olmadığı göz önüne alınarak adil bir ölçme yapılması gibi) yeni sorunlara gebe kalınmaması için hayati önem taşımaktadır.
Anketin her sorusunun bizlere gösterdiği önemli sonuçlardan biri de yukarıda sıklıkla belirttiğimiz gibi karar ve eleştiri mekanizmasına biz öğrencilerin de dahil edilmesinin aciliyetidir. Bu aciliyet yaşanan sorunların sorumluluğunun beraber alınmasını ve bu sıkıntıların beraber çözülmesinin de yolunu açacak, yaşanan pandemi sürecinin getirdiği çeşitli alanlardaki kısıtlamalarının önüne geçecektir.