Ankara Tabip Odası: Kovid-19 tanısı konulmayanlara ilaç tedavisi çok riskli
Kovid-19 salgınının kontrolden çıkmasına ilişkin açıklama yapan Ankara Tabip Odası, tanı konulmamış kişilere tedavi uygulamasının halk sağlığına ilişkin çok büyük riskler yarattığını belirtti.
Filyasyon ekibi | Fotoğraf: DHA
Ankara Tabip Odası (ATO), evde karantina altındakilere verilen hidroksiklorokin ve favipravir ilaçlarının yan etkilerine dikkat çekerek, Kovid-19 tanısı konulmamış kişilere de tedavi uygulamasının halk sağlığına ilişkin çok büyük riskler yarattığını vurguladı.
ATO, Kovid-19 salgınının kontrolden çıkmasına ilişkin açıklama yaptı. Bakanlığın açıkladığı tablonun gerçeklerden uzak olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Ankara genelinde iki hastane hariç tüm hastaneler pandemi hastanesine dönüştürüldü. Yatan hasta servisleri doldu, hastalar aynı odalara tıka basa yatırılmaya çalışılıyor. Kovid-19 polikliniklerinin önünde saatlerce beklenen kuyruklar var ve insanlar artık test yaptıramadan muayene olmaktan vazgeçerek geri dönüyor. Ağır hastalar yoğun bakım yatışı için acil servislerde ve şartları yetersiz servislerde tedavi almaya çalışıyor. Hal böyleyken Sağlık Bakanlığı şeffaf şekilde verileri açıklayarak durumun ciddiyetini ortaya koymamakta ısrar ediyor” denildi.
BU BİR FİLYASYON UYGULAMASI DEĞİL
Bakanlığın son zamanlarda filyasyon ekiplerinin sayısını artırdığı kaydedilen açıklamada, filyasyon ekiplerinin evlere dağıttığı ilaçlarla pek çok Kovid-19 hastasının evde hidroksiklorokin ve favipravir tedavisi aldığını aktarıldı. Bakanlığın yayınladığı algoritma ile sadece Kovid-19 hastalarına değil, bu hastaların test yapılmamış ya da testi negatif olsa dahi temaslı olduğu kişilere de bu tedavinin uygulanmaya başlandığı belirtilen açıklamada, “Bu bir filyasyon uygulaması değil; tanı konulmamış ve ayırıcı tanı yapılmamış kişilere yönelik uygunsuz bir tedavi uygulaması olup halk sağlığına ilişkin çok büyük riskler barındırmaktadır” denildi.
Hidroksiklorokin tedavisinin güncel verilere göre Kovid-19 nedeniyle hastanede yatan hastalar için önerilmediği belirtilen açıklamada, üstelik diğer ilaçlar ile birlikte kullanımının artan yan etki profili nedeniyle önerilmediği vurgulandı. Favipravir tedavisinin ise daha önce bazı Asya ülkerinde influenza tedavisi için kullanıldığı aktarılan açıklamada, henüz Kovid-19 hastalığı için bilimsel olarak etkinlik ve güvenlik verisinin sınırlı olduğu ifade edildi.
Öte yandan birinci basamak sağlık hizmetlerinde tam bir keşmekeş yaşandığına dikkat çekilen açıklamada, "Tedavi planlanırken hastalara rapor düzenlenmemekte ve tedavi gidişatı hakkında yeteri kadar bilgi verilememektedir. Bu nedenle ilacın devamını reçete ettirme ve rapor talebi ile Kovid-19 pozitif hastalar ASM’lere başvurmakta ve salgının yayılmasına ön ayak olunmaktadır. Yine karantina süreçleri kontrol PCR testi görmeden bitirilmektedir. Bulaş süresinin değişken olabildiği bilimsel olarak gösterilmişken kontrol test yapmadan ya da belirlenecek en güvenli izolasyon süresi tamamlanmadan karantina süreçlerini bitirmek hem salgın kontrolünü zorlaştırmakta hem de hastalar ve yakınları için güvensizlik ortamı oluşturmaktadır" denildi. Sağlık Bakanlığına şeffaf, akılcı ve bilim kurallarına uygun şekilde salgını yönetme çağrısında bulunulan açıklamada, Ankara’da kapatılan ve şehir hastanesine taşınan hastanelerin derhal açılması gerektiği vurgulandı. (Ankara/EVRENSEL)